• DOLAR 34.484
  • EURO 36.416
  • ALTIN 2953.761
  • ...

Hz. İbrahim'in (as) tevhid mücadelesinin ilk evresi tefekkürdür. İrfan ve bilgi düzeyinde ciddi arayış... Bunu Gazze, on sekiz yıl süren ambargo yılları boyunca İbrahim’ce yapmış...

   Kendi dışındaki tüm dünyaya “Gerçek şu ki, ben bir muvahhid olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana çevirdim. Ve ben müşriklerden değilim.”(En’âm, 6) ilanını deklare etmiştir. Hazırlanmış, kuşanmış, kurulmuş, donanmış ve durmamış.

 

   İkinci evresi ilan-ı hakikat, tevhidin haykırışı... Anlam ve idrak kayması yaşayarak zalim ve gaddar olan ceberrut Nemrut ve cahil, çıkarcı, yalaka halkına hakikat-i imaniyeyi hatırlatma zamanı.. Şirkten ve küfürden arındırma... Gazze, HAMAS bu hakikati tüm platformlarda en gür bir seda ile hatırlatmıştır. İlay-i kelimetullah düsturunu haykırmış... Batılı, şirki, küfrü ve aldanmışlık çukurunda debelenen her bir Müslümanı aydınlatmaya, uyandırmaya gayret etmiştir. Uluslararası süper zalimlere karşı kıyam etmiş ve onların tüm çirkefliklerini bütün uluslara aşikar etmiş.  Zamane putlarına ve puthanelere karşı İbrahimî bir balyoz olmuştur.

Malumunuz puthane çağındayız.

Metaputu

Çıkarputu

Uluslararası dengeputu

Diplomasiputu, devletputu, reyputu,

Eneputu

Konforputu ve daha nice putlar...

 Tevhid mücadelesinin en önemli evresi ise ihlâs...

“İbrahim'i, İshak'ı ve Yakub'u da hatırla. Gerçekten Biz onları, katıksızca (ahiretteki asıl) yurdu düşünüp-anan ihlâs sahipleri kıldık” (Sad, 45-46) 

 

   Ahirzamanın kaybettiği asıl, ihlâs... Allah için... Sadece ve sadece Allah için... Gazze'nin her karışına işlenmiş, her anında inkişaf eden o muazzam sır, ihlâs... Dünyanın eneye, menfaate kurban ettiği, Gazze'nin ise ölümüne sarıldığı hakikat, ihlâs. Rızaya ermek için her şeyden vazgeçebilmek.

Ölümlü dünyada Allah için ölümü göze almak... Hatta ihlâs, dünya hayatı ebedi bile olsa Allah için ölüme gidebilmektir/gülebilmektir.

 

   Diğer bir evre, istikamet ve istikrar... Nemrut ateşler yakıp tehdit etse de ateşe merhaba diyebilmek... Sabır ve sebat, kararlılık ve vazgeçmemek... Ateş serin ve selamet oluncaya kadar sadece Rabb-i Azim'e iltica etmek... Sevdiklerini, evladını ailesini, kimsenin olmadığı/yardım etmeyeceği ıssız ve de susuz bir çöle bırakmak! Dirayet, direnç ve direniş. Tıpkı Gazze. Tüm sevdiklerini savunmasız, susuz, kimsesiz bırakarak Allah için mücadeleye duran Gazze. Dokuz aydır ölüm yağdıran bombalara rağmen tek milim bile şaşmamak. Vahşete, soykırıma, ateşlerde yanmaya rağmen istikamette kalmak, istikrar göstermek. Evet, Gazze Hz. İbrahim'in (as) muvahhid varisleri...

 Sabır ve sebatta ümmete ders veren tevhid muallimleri... Sabrı utandırırcasına... Sabrın kendisi bile GAZZE’nin sabrına sabredemeyecek kadar aciz kalmış... Sabrın en ulvî derecesine yetişmiş...

 

 Diğer evre, İsmail’ini kurban edebilme... Adanmak ve adamak... Kurban olmak...

   "Ey oğulcuğum, rüyamda seni kurban ettiğimi gördüm, buna ne dersin?" dedi. Hz. İsmail; "Babacığım, emrolunduğun şeyi yap, inşallah beni sabredenlerden bulacaksın, diye cevap verdi." (Saffat, 102)

 Gazze gözünü kırpmadan elli bin İsmail’ini kurban veren muhkem bir irfangah... Vefanın, velanın membaı... İbrahim ve İsmail yetiştiren muhteşem bir mektep... İtaat ve teslimiyet... Şeref ve izzet...

   Tevhid mücadelesinin son evresi şükür ve tevekkül... "Hasbunallah ve ni'mel vekil" sırr-ı azimin keşşafıdır Gazze... Hem eşsiz bir tevekkül hem de emsalsiz bir şükür... Gazze tevekkül ve şükrün zirvelerinde gezinerek Cennetlere erişen kamillerin diyarı...

  Kim tevhid mücadelesine adanmışsa Gazze'yi örnek alsın ve başına geleceklere hazırlansın. Hazırlansın ki onun için Adn, Firdevs, Havz-ı Kevser hazır bekleye... Müjdeler muştulana.. Rıza göstere ve rızaya ere... O(cc) razı olacaksa varsın tüm dünya düşman olsun. O(cc) rıza gösterecekse varsın dünya sessiz, gayretsiz olsun.