Kış çetin geçiyor

Memleketin neredeyse tamamı karla kaplandı ve hala da çoğu yerde kar yağışı devam ediyor. Kimi yerde karın yüksekliği evlerin boyunu aştı, arabaları altında bıraktı. Yollar kapandı. Ama ilginç olan bir durumu Çermik üzerinden Siverek tarafına geçince fark ettim.  Çermik Siverek arasında tam Urfa il sınırı yazdığı yerden itibaren karla kaplı bembeyaz örtünün yerini kapkara taşlar alıyor. Mevla`nın takdirine şaşmamak elde değil. İl sınırını çizenleri tebrik etmek lazım doğrusu.

Kar rahmettir, berekettir. Üzerine yağdığı toprakta suyun ta derinliklere ulaşmasını sağlayarak toprağın nemlenmesini ve o sene mahsullerin bereketlenmesini sağlar. Zararlı otçukları öldürür. Yeraltı su kaynaklarının bollaşmasını, dere sularının uzun süre akmasını sağlar. Uzun süre akan bu dereler ta uzaklardaki memleketlere, yağışın çok olmadığı beldelere ulaşarak oralardaki canlıların su ihtiyacını karşılar. Göletleri doldurarak o yörede yaşayan insanların ekinlerine, hayvanlarına ve kendilerine abı hayat olur. Baraj göllerini doldurarak enerji ihtiyacının karşılanmasını kolaylaştırır. Şehirlerin susuz kalmasını önler.

Kışın ağır şartlarına hazırlıklı olanlar kazandılar. Kışlık mamullerin satışında bu sene patlama yaşandı. Eldeki stoklar tüketildi. Yetmedi ek üretimlere gidildi. Trafiğe çıkan araçlar zincirsiz çıkamadığından araba zincirlerinin satışında bir patlama yaşandı. Yakalar, bereler, eldivenler, kalın kazaklar vb. birçok kışlık mamul yok sattı.

 Önemli olan kişinin her zaman negatifleri kendi lehine pozitife çevirebilmesidir. Kışın ağır şartlarını lehlerine çevirebilenler kazandı. Çeviremeyenler için ise kışın ağır şartları bir felaket oldu.

Her yağış rahmet olduğu gibi kimi zaman da felakete dönüşebiliyor. Her şeyin itidal ve vasatı, ihtiyaç kadar olanı güzeldir. Aşırısı zarardır. Karın da aşırı yağması kimi insanlar için felakete ve afete dönüştü.

 Baraj gölleri, her sene aynı çile, kapaklar açıldı. Sellerin altında nice insan can verdi. Ev bark sel sularının altında kaldı. Açılmayan kimi baraj kapakları ise patladı ve baraj işçilerini sulara gömdü.

Yollara tedbirsiz çıkan, araçlarının lastiklerine zincir takmayan ve acele eden nice şoför kazalara karıştı, ölümlere ve büyük çaplı maddi hasarlara sebep oldu. Çok kişi bu kazalarda can verdi. Allah hepsine rahmet etsin.

Doğu illerinde özellikle Van da depremin getirdiği ağır şartlarla beraber kışın ağır şartları hayatı felç etti. Soğuk kış günlerinde evde cayır cayır yanan sobanın önünde dahi soğuktan dayanamazken, çadırlarda, karın altında yaşayan kardeşlerimizin Allah yardımcısı olsun. Kışın ağır şartlarını belki en iyi onlar yaşıyorlar. Kimi zaman suları donduğundan akmıyor, kimi zaman elektrikleri kesiliyor. Kimi zaman bir battaniyenin altına beş kişi sığınmak zorunda kalıyor.

Kışın ağır şartları yakacağı tüketti. Odun kömür bitti. Hani derler ya “Mart kapıdan baktırır. Kazma kürek yaktırır.” Bu atasözü gerçek oldu. Millet kazma kürek saplarını bile yaktı. Kimisi ısınayım derken evini yaktı. Beraberinde evin yedi tane canını, anne babasını ve tüm kardeşlerini yaktı. Kimisi ısınayım derken sobaya attığı kömürden kendisi ile beraber tüm aile fertlerini zehirledi. Şehirlerde doğalgaz faturaları tavan yaptı. Doğalgaz faturası evin kirasını geçti.

Köy yerlerinde hayvan yemleri tükendi. Elde avuçta ne varsa hayvanların önüne konuldu. Yetmedi çevre köylere saman aramaya çıkıldı. Samanlıklara takviye yapıldı.

Kısacası kış ağır geçti, ağır geçiyor.  Ama çok karamsarlığa gerek yok. Önümüz bahar, bu ağır kış şartları hafifleyecek, karların yerini yemyeşil otlar, mera ve çayırlar alacak bu ağır kış şartları yerine gülü, nergis kokan güzel bahar gelecek inşallah.

Darda olanların Allah yar ve yardımcısı olsun. Allah`a emanet olun.