Maaş zamları yeterli mi?

Haziran ayı enflasyon rakamlarının açıklanması ile birlikte memurlar ve memur emeklilerinin alacağı enflasyon zammı da belli oldu. Buna göre memurlar, temmuz ayında alacakları yüzde 4'lük toplu sözleşme zammına ek olarak yüzde 2.89 oranında enflasyon farkı zammı alacak. Böylece temmuz ayında memur maaşlarına yapılacak zam yüzde 6.89 olacak.

Memurlarla hükümet arasında imzalanan toplu sözleşmeye göre, 2017 yılı ilk altı ayına ilişkin enflasyon artış oranının yüzde 3'ten fazla çıkması durumunda fazla çıkan kısım maaşlara zam olarak yansıyacaktı.

Tüketici Fiyatları Endeksi'nin (TÜFE) 2017 yılının ilk altı aylık döneminde yüzde 5.89 artması nedeniyle, yüzde 3'ü aşan yüzde 2.89'luk bölüm memurların Temmuz maaşlarına ilave edilecek. Memurlar ayrıca Temmuz'da toplu sözleşmeleri gereği yüzde 4 oranında önceden belirlenen zammı alacak. Böylece memur maaşlarına yapılan zam yüzde 6.89'u bulacak.

Beklenti anketlerindeki yüzde 0.30'luk enflasyon tahmini gerçekleşseydi, ilk 6 aylık enflasyon yani SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin Temmuz zammı yüzde 6.48 olacaktı.

Yeni zamma göre bir hizmetlinin maaşı, 179,20 TL zamla 2.780,20 TL olacak. 1/4 derecesindeki bir öğretmenin maaşı, 239,28 TL zamla 3.712,28 TL olacak.

Beklentilerin üzerinde zam gelse de yeterli değil ve alınan maaş yine yetmeyecek. Çünkü gelen maaş belli olduğu için giden para da bellidir. Memur önceden alacağı parayı bildiğinden taksit ve harcamalarını ona göre belirler.  Kendini taksitlere boğar ve ay başı geldiğinde maaşından elinde bir şey kalmaz. Hatta kimisi borçlu bile çıkar. Harcama ve gelen maaş birbirini karşılamaz. Kimi evde iki memur çalışır. Aldıkları toplam para nerdeyse 10.000,00 TL'yi bulur. Ancak maaş yine yetmez.

Maaşın, maaş zamlarının yeterli gelmeyişi kanaatkârsızlıktandır. Kişi varlığı ile yetinmez. Bir dairesi varsa ikincisini almaya çalışır. İkincisi var eskisini satar yenisini almaya çalışır. Günümüz şartlarında arabasız da olmaz. Karı koca ikisi çalışıyorsa erkekle beraber kadına da araba lazımdır. Arabanın modeli yeni olmalı, özellikler ful+ful olmalı derken borçlanmalar taksitler ve ay başı geldiğinde elde avuçta hiç bir şey kalmaz.

İnfak mı zaten ona hiç para kalmaz. Taksit ve harcamalardan ona sıra mı gelir? Veren ise en asgari düzeyde verir. Ve dolayısıyla paranın bereketi kalmaz. Bana göre memur bu kadar ücret aldığı halde yine fakirdir. Bitmeyen emellerinin ve taksitlerinin fakiridir. Daire veya araç sahibi olamayacak mıyız diye bana çıkışabilirsiniz. Elbet daire de alacağız, araba da alacağız. Ancak ayağımızı yorganımıza göre uzatacağız. Kanaatkâr olacağız ve gücümüzü aşan borç ve taksitlerin altına girmeyeceğiz. İnfakımızı da ihmal etmeyeceğiz ki varlığımız bereketlensin.

1.500,00 TL asgari ücret aldığı halde geçinebilen ve infakını da hiç ihmal etmeyen bir kişinin varlığı mı daha bereketli yoksa 10.000,00 TL aldığı halde kendisini taksitlere boğan ve infakını ihmal edenin varlığı mı daha bereketli? Elbet 1.500,00 TL alanın daha bereketli, bunda hiç şüpheniz olmasın.

Bu yüzden yapılan zamlar yine memura veya memur emeklisine yetmeyecek. Çünkü gelen maaş belli ve harcanacak yerlerde belli, emeller bitmez diyor ve sizi Allah'a emanet ediyorum.