• DOLAR 34.366
  • EURO 37.106
  • ALTIN 2991.099
  • ...

Dolar ve altındaki yükseliş devam ediyor. Altının gramı 120 Tl`yi aştı. Dolar ise üç bine dayandı. Peki, bu yükseliş devam eder mi?

Dolar ve altındaki yükselişte bahara girmenin bir miktar etkisi var. Her sene Ocak, Şubat aylarında düşük seyreden piyasalar Mart ile beraber açılmaya başlar ve Mayıs`ta doruğa çıkar. Bu durumun tersine seyreden durum Ahmet Davutoğlu`nun Başbakanlıktan indirilmesidir. Halbuki Davutoğlu, 7 Haziran seçiminde olmasa da 1 Kasım seçiminde iyi bir mod ve performansla % 49.5 oy aldı ve başbakanlık sürecinde başarılı bir başbakanlık sergiledi. Halk da Davutoğlu`na alışmıştı ve gidişattan memnundu. Tabi ki piyasalar da halkın bu memnuniyetini ifade edercesine iyi seyrediyordu. Ancak halkın hiç tahmin etmediği ve beklemediği bir şekilde Davutoğlu başbakanlıktan indirildi. Her ne kadar kendisi ben partiyi kongreye taşıyorum dese de halk bunu indirilme olarak algıladı.

Davutoğlu`na başbakanlığın bıraktırılması, başkanlık sisteminin fiili başlangıcı olarak kabul edilebilir. Yeni bir döneme geçiş olarak da kabul edilebilir. Ancak şunu net olarak söylemek gerekir ki, PKK ile mücadelenin çok hızlı devam ettiği, Suriye`den Kilis`e füzelerin arka arkaya düştüğü bir zamanda halkın kısa bir zaman dilimindeki bir siyasi belirsizliğe tahammülü yok. Halkın ve piyasaların, genel olarak durumdan memnun olmadığını söyleyebilirim. Bu, Erdoğan`ın tek adam olma hedefine doğru koşması olarak da yorumlanıyor.

Millette bir hoşnutsuzluk var ve gözünü 22 Mayıs`ta yapılacak AK Parti kongresine dikmiş durumda. Altın ve dolar da aynı şekilde gözünü 22 Mayıs AK Parti kongresine dikmiş vaziyette. O güne kadar kimin genel başkan ve başbakan olacağı belirsizliğini fırsat bilerek yükselişlerini sürdürecekler. Ancak bu durum geçici ve 22 Mayıs`tan sonra durulacak. Belirsizlik yerini yavaş yavaş istikrara bırakacak. Aşağı yönde bir seyir de izleyebilir.

Ekonomi yönetiminde bir değişiklik Davutoğlu`nun gidişi ile olmadı, olmayacak. Olması da beklenmemelidir. Dolayısıyla, ekonomik hedef ve politikalarda da bir değişme ve sapma olması beklenmemelidir. Daha iyisi olur mu? Bu da şu an belirsiz. Cumhurbaşkanı ve AK parti hükümeti başkanlık sistemini iyi biliyor olabilir ve bunun en iyi seçim olduğunu belirtebilirler. Ancak, halk henüz aynı kanaatte değil. Halkın önünde şu an bir belirsizlik var ve başkanlık sisteminin ne götürüp ne getireceğini tam bilmiyor. Başkanlık sisteminin tek çıkış yolu olduğu kanaatine de henüz varmış değil.

Halkın istediği tek şey var. En iyi şekilde yönetilmek. Kendisini en iyi şekilde yönetecek bir lider ve hükümet istiyor. İstikrar istiyor. Ekonomik büyüme ve kalkınma istiyor. Terörle mücadele istiyor.

Halk terör istemiyor. Çatışma istemiyor. Kaderinin ve sokaklarının terörün insafına bırakılmasını asla istemiyor. Sokaklarında barikatlar, tuzaklı patlayıcılar istemiyor. Evlerinin fare yuvasına çevrilmesini istemiyor. Şantiyesinin basılmasını ve milyarlarca haraç ödemek zorunda kalmak istemiyor. Fabrikasının günlerce kapalı kalmasını istemiyor. Kepenk nedeniyle işyerinin günlerce kapalı kalmasını istemiyor.

Tüm bunlar için belirsizliğin ortadan kalkması gerekiyor. Güçlü ve istikrarlı bir yönetim gerekiyor. Halkın kafasındaki karışıklıkların giderilmesi gerekiyor. Halkın bu istekleriyle paralel olarak piyasalar da güçlü ve istikrarlı bir yönetim istiyor. Kendi içinde çatışmalı bir yönetimden hoşlanmıyor. İki kafalı bir yönetim de istemiyor. İşler iyi gittiğinde bu gidişata müdahale edilmesini kesinlikle olumlu karşılamıyor.