Faiz oranları sıfırlanamaz mı?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her fırsatta Merkez Bankası`nı, faizleri indirmediği için eleştiriyor ve faiz oranlarının düşürülmesini istiyor. Merkez Bankası ise bu konuda direniyor. Merkez Bankası bağımsız bir kuruluş olmasına rağmen, Erdoğan`ın baskıları neticesinde şu anda Merkez Bankası başkanı olan Erdem Başçı, evinin bulunduğu lojmanı, çocuklarının okuluna uzak bahanesiyle boşaltmak zorunda kaldı.  

Ekonomi patronu Babacan, Merkez Bankası başkanına sahip çıkarak, “Merkez Bankası`nda gayet yetkin bir ekibimiz var, ekibimize güveniyoruz... Doğru zamanda doğru kararlar aldıklarına inanıyoruz” dedi.

Erdoğan`ın Merkez Bankasını sıkıştırmasının temelinde, faiz uygulamasını, inancı gereği içine sindirememesinden kaynaklanıyor. Erdoğan, Bakara süresindeki 275,276,278 ve 279`uncu ayetleri ve bu konuda gelen hadisleri okumuş ve onlara inanıyor. Ancak bunu direk ifade etmiyor. Bu ayetlerde Allah (c.c.) şunu buyuruyor:

“ Riba (faiz) yiyenler, kabirlerinden ancak şeytan çarpmasından hırpalanmış bir kimse gibi kalkarlar. İşte bu, onların: “Oysa alışveriş riba gibidir.” demeleri sebebiyledir. Ve Allah, alışverişi helâl, ribayı (faizi) haram kılmıştır. Bundan sonra, Rabbinden kendisine öğüt gelen kimse (ona uyarak) artık (faizden) vazgeçerse, o taktirde geçmiş olan (önceden aldığı faiz) onundur ve onun işi (onun hakkındaki hüküm) Allah`a aittir. Ve kim de (faizciliğe) dönerse, işte onlar, ateş ehlidir. Ve onlar orada ebedî kalacak olanlardır. Allah, ribayı eksiltir (onun bereketini giderir) ve sadakayı artırır (onu bereketlendirir). Ve Allah günahkâr kâfirlerin hiçbirini sevmez.”  (Bakara 275,276)

“Ey iman edenler! Allah`a karşı takva sahibi olun. Eğer (gerçek) müminlerseniz, ribadan (faizden) arta kalan şeyi (faizin bakiyesini) bırakın (bakiyeyi almayın). Bundan sonra eğer (bunu) yapmazsanız, o zaman Allah ve O`nun Resûl`ü tarafından savaşa maruz kalacağınızı bilin (savaşa hazır olun). Ve şayet tövbe ederseniz o taktirde ana malınız (sermayeniz) sizindir. Ve zulmetmezsiniz ve zulmedilmezsiniz. “ (Bakara 278,279)

Ülke ekonomisini yönetenler ise meseleye bu açıdan değil de uluslar arası uygulama ve sistemin üzerinde kurulduğu tarihten bu yana gelen uygulamalar neticesinde temelleri faiz üzerine kurulu banka ve binlerce faizli mevduat hesabı olanları göz önünde bulundurarak diretiyorlar.

Faizleri tamamen sıfırlamak, ticarette ve bankacılık sisteminde bir devrimdir. Faizli bankalar ve faizli mevduat sahiplerinin sonudur. Aynı zamanda Türkiye`de bankacılık sisteminin üzerinde kurulduğu temelin yıkılmasıdır.

İşte bu sebeple değil, tamamen faizleri sıfırlamak aşağı çekmek bile önce iman sonra da yürek ister. Sadece Erdoğan`ın imanlı ve yürekli olması yetmez. Ekonomi patronlarının da bu inanç ve yürekte olması gerekir.

Faizleri tamamen sıfırlamak, ilk etapta zor olabilir. Ancak İslam`da tedricilik vardır ve tedricen yani kademe kademe, puan puan faizler aşağı çekilerek sıfırlanabilir. Önemli olan yukarıda sıraladığımız ayetlere inanmak ve faizin içinde olduğu her muamele ve ticaretin sonunun yok oluş olduğuna inanmaktır.

Erdem Başçı, kendisini ABD ve benzeri ülkeleri örnek göstererek savunmakta, Babacan,  TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu gibileri de konjonktür gereği kendisine arka çıkmaktadır.

Başçı: “Tarihe baktığınızda her zaman enflasyon problemine karşı uygulanabilir bir çözüm vardır. Çoğu insan bunu unutuyor ama ABD`de enflasyon 1970`li yıllarda petrol fiyatlarından dolayı çift haneye çıkmıştı ve bunun bir çözümü vardı. Çözümü hızlı ivedi bir şekilde parasal sıkılaştırmaya gitmekti. Paul Volcker bunu yaptı. Para arzını sıkılaştırarak bankalar arası gecelik faizi yeterli yüksek seviyeye çekti ve bu sayede enflasyon beklentisi ve enflasyonun kendisi hızlı bir şekilde sadece bir sene içinde düştü. Çarpıcı sonuçlar yaşandı. Uzun vadede bunun ABD ekonomisine ve küresel ekonomiye faydaları oldu.” diyerek enflasyonu faizi yüksek tutarak düşürebileceğini savunuyor.

Yüksek enflasyonla devam etmek belki mümkün, ama faiz ile asla. Enflasyon her zaman düşürülemeyebilir. Ama faiz düşürülmek zorundadır. Çünkü bunun aksi Allah ve Resulüne savaş açmaktır.

Allah`a emanet olun.