• DOLAR 34.615
  • EURO 36.353
  • ALTIN 2972.924
  • ...

Nükleer silahlardan söz edilince ilk akla gelen, Amerika’nın 1945’te Hiroşima ve Nagazaki’ye attığı atom bombalarıdır. Katliamın yıldönümünde bu bombalar enine boyuna konuşuldu. Bu bombalar yüz binlerce sivilin vahşice öldürülmesine sebep olmuştu. Bu bomba insanlık tarihinin en yıkıcı ve dehşet verici silahıydı. ABD, savaş üstünlüğü için hiç çekinmeden bu silahı kullandı. Peki, ABD bu bombayı kullanırken sadece savaş üstünlüğü elde etmek için miydi? Hiç sanmıyorum. Belki savaş üstünlüğünü elde etmek bir neden olabilir ancak bu kesinlikle tek sebep değildir. Çünkü Japonlar teslim bayrağını çekmeye hazırlanıyorlardı. Ve ABD bunu biliyordu. Hatta sadece Amerikalılar değil İngilizler ve Ruslar da bunu biliyordu. Buna rağmen dönemin ABD Başkanı Truman, atom bombası atma emrini vermişti. Peki neden?

                ABD’nin atom bombası atmasının asıl hedefi; kendi küresel egemenliğini ilan etmek içindi. Dünyada nükleer bombaların tek sahibi olduğunu ilan etmek ve tüm dünyaya gözdağı vermek içindi. Bu öyle bir zalimlikti ki kendi küresel rolü için yüz binlerce insanı katletmekten çekinmeyen bir düşünceydi. Bugün de kendi küresel rolleri için binlerce sivil insanı katletmekten geri durmayan rollerine devam etmektedir. Yani büyük şeytanlığın rolü değişmemiştir. Evet, Hiroşima ve Nagazaki’deki katliamın ana amacı, dünyanın diğer güçlerine karşı bir güç göstergesiydi. Teslim olmaya hazırlanan Japonlar, atom bombasının atılmasıyla koşulsuz bir teslimiyete mecbur bırakılmıştı. 

Fakat büyük şeytan Amerika’nın atom bombası atmasının amacı, sadece Japonların koşulsuz teslim olma meselesi değildi. Asıl amacı, kendine rakip olarak gördüğü Sovyetler Birliğine en üst perdeden kanlı bir mesaj göndermekti. O dönemde rakip bir güç olarak büyüyen Sovyetler Birliği de mesajı en iyi şekilde almıştı. Zaten bu saldırıdan altı ay sonra 1946 yılında denge oluşturmak için bilim adamları üzerinden bilgi sızdırarak nükleer silah üretmeye çalıştılar. Ve üç yıl sonra 1949’da Ruslar da nükleer silah sahibi oldular. Şu anda ABD ve Rusya dünyada en fazla nükleer silahı elinde bulunduran iki güçtür. Aynı şekilde kendi konumunu muhafaza etmek ve diğer ülkeleri dengelemek için birçok ülke bu silahları elinde bulundurmaya başladı. Ve şu an dünyayı üç sefer yok edebilecek kadar nükleer silah bulunmaktadır. Gayri resmi olarak nükleer silahları elinde bulunduran devletleri saymıyorum.

                Sonuç olarak; bugünlerde Ukrayna ve Rusya üzerinden zaman zaman konuşulan nükleer silahlar dünyayı bekleyen en büyük tehlike olarak ortada duruyor. Çünkü insanların kendi kendini yok edebileceği tek güç nükleer silahlı güçtür. Peki, bu durumun sorgulanması gerekmez mi? Tek bir atışla milyonlarca insanın öldürülebileceği bir silahı üreten zihniyetin sorgulanması gerekmez mi? Aslında başta ABD olmak üzere batı uygarlığı nükleer silah üreterek tüm insanlığa çok korkunç bir miras bırakmıştır. Bu korkunç mirası ortadan kaldırmanın tek yolu; yine nükleer silahları ortadan kaldırmaktır.