Başarmak İçin “Âşık” Olmak Gerekir
Herkes başarı ister. Hayatta, işte, kariyerde, reklamda ve birçok alanda herkes başarı yollarını arar. İnsanlar var oldukça da bu istek bitmez. Fakat kim olursa olsun bir şeyi başarmak isterse bazı bedelleri göze almalıdır. Bu sadece dünyevi işlerde değil, fikirsel anlamda da böyledir. Bir fikrin mensupları, davasına bağlı olduğu ve hizmeti kadar mesafe kat eder. Hangi fikir olursa olsun mensupları ona âşık olduğu kadar mesafe kat eder. Bu beşeri davalar için de ilahi davalar için de geçerlidir. Hatta bunun sünnetüllah olduğunu söyleyebiliriz.
Kim kendi davasına hakkıyla hizmet ederse başarıyı yakalayacaktır. Kendi çapı ve etkisi kadar başarılı olacaktır. Bunun için de olumsuzluklara takılmamak gerekir. Belki bunların arasında en etkili olan unsur olumsuz telkinlere kulak tıkayıp aşkla yola devam etmektir. Çünkü çalışma alanında engeller ve umutsuzluk aşılayanlar çıkacaktır. Önemli olan moral bozanlara, umutsuzluk aşılayanlara takılmamaktır.
Hatta bununla ilgili meşhur bir kurbağa hikâyesi vardır. Hikâye şudur: Bir gün kurbağalar kendi aralarında zorlu bir yarış düzenlemişler. Kendine güvenenler bu yarış için hazırlık yapmışlar. Yarışın hedefi, çok yüksek bir kulenin tepesine çıkmakmış. Yarışı izlemek için de yüzlerce kurbağa toplanmış. Yarış başlamış ve müthiş bir uğultu yükselmiş. Yarışa katılmayan kurbağalar kendilerine güvenmedikleri gibi hiçbir kurbağanın da kulenin tepesine çıkacağına inanmıyormuş. Ve bu yönde tezahürat yapıyorlarmış. Çıkamazsınız, başaramazsınız, düşersiniz, sloganları atıyorlarmış. Bu sloganlar karşısında yarışmacılar azimleri kırılmış ve birer birer yarışı bırakmışlar. Fakat aralarındaki kurbağalardan biri inatla kuleye tırmanmaya devam ediyormuş. Ve son bir gayretle kulenin tepesine çıkmayı başarmış. Hem yarışmacılar hem de seyirciler hayretler içerisinde bu kurbağanın nasıl başardığını merak ediyorlarmış. Aralarından biri kurbağaya yaklaşarak, bunu nasıl başardığını? sormuş. O anda anlamışlar ki kulenin tepesine çıkan kurbağa sağırmış. Tüm ümitsiz bağrışmaları duymuyormuş.
İşin hakikati budur. Bir işte başarılı olmak için olumsuzluklara kulak asmamak gerekir. Umutsuzluk pompalayanlara takılmamak gerekir. Hatta onları mahcup etmek gerekir.
- Olumsuzluklara takılmamak: Tüm olumsuzluklara ve farklı ihtimallere karşı hazırlıklı olmak başarının sırlarındandır.
-Konforu bırakmak: Nefsin isteğine bağlı alanımızı terk edebilmek ve rehavetten kurtulmak başarının sırlarındandır.
-Harekete geçmek: Âşık olduğu fikri hayata geçirmek için hareket halinde olmaktır.
-Zamanı iyi kullanmak: Doğru ve planlı bir şekilde zamanı değerlendirmektir.
Buna benzer birçok özellik anlatılabilir ancak en önemlisi, kendi davasına inanmak ve ona âşık olmaktır. Netice olarak; aşk başarıyı getirir. Âşık olmayanlar Mecnun’u anlayamazlar. Leyla için yollara da düşmezler. Mecnun gözüyle Leylayı görmeyenler Leylanın kıymetini de bilmezler. Mecnun gibi kendi davasına âşık olmayan bireyler başarılı olmasını beklemesinler.