• DOLAR 34.622
  • EURO 36.335
  • ALTIN 2917.067
  • ...

Her alanda olduğu gibi siyasi kulvarda da farkındalık önemlidir. Birbirine benzeyen partilerin çokluğu vatandaşın tercihte zorluk yaşamasına da sebebiyet veriyor.

‘Hepsi birbirinin aynısı…’ diye başlayan cümleleri çokça duyarız. Vatandaşın burada demek istediği, aslında hangisi olursa olsun köklü bir değişimin olamayacağı hususudur.

Her partinin gündelik olaylara karşı tutumu farklı olabilir, ancak bu, vatandaşın istediği temel değişim değildir.

Partilerin devasa bütçelerle vatandaşın algısıyla oynadıkları ve tercihini etkilemede ‘maharetli’ davranabildikleri bilinen bir gerçektir.

Sadece tek bir vaat üzerinden önemli oranda oy oranı elde edilebildiği gibi tek bir hususiyet üzerinden de oylar eriyip gidebiliyor.

Asgari ücrete zam vaadi veya her eve maaş propagandası önemli ölçüde oy getirdiği gibi, market poşeti için belirlenen 25 kuruşluk ücret, oyların önemli ölçüde erimesine sebebiyet verebiliyor.

HÜDA PAR’ın farkındalığı salt güncel bir mesele üzerinden değerlendirilmiyor. HÜDA PAR sistemde gördüğü bütün aksaklık ve eksikliklere neşter vurulmasını vadediyor.

Bunu da halkın değerleriyle barışık yeni bir anayasanın oluşmasıyla gerçekleşebileceğini ifade ediyor ve bu konudaki ısrarını ortaya koyuyor.

Ekonomi modeliyle ilgili neredeyse bütün partilerden farklı düşünüyor. Kapitalist ekonomi modelinin rötuşlarla ıslah edilemeyeceğine inanıyor. Eğitim müfredatının sadece teknik eleman değil, ‘insan’ yetiştirecek boyut ve yetkinlikte olması gerektiğini savunuyor.

HÜDA PAR her zaman için ‘Önce İnsan, Öncelik Adalet’ diyor. İnsan merkezli siyaset yapan partinin manevi değerlerle ilgili hassasiyeti en üst perdededir.

Zulme ve zalime karşı net duruşu Gazze meselesiyle de kendini gösterdi. Bütün yönleriyle mazlumlardan yana olduğunu bütün teşkilatlarıyla ortaya koydu. Hem nalına hem mıhına gibi bir kişiliksiz tavrın içerisinde olmadı.

Siyonistlerle ticaret yapılmasın, boykot uygulansın, çifte vatandaş olup Filistin topraklarında vahşet sergileyen yerli siyonistlerden hesap sorulsun, dedi.

Savaşlardan mağdur olan muhacir/mültecilerle ilgili günün havasına göre öyle gelişi güzel ‘artık gitsinler’ demedi.

Irkçılık yapanlarla ilgili ikircikli davranmadı. Bunun ülkenin/milletin güvenliğini tehdit ettiğini vurgulayarak diğer partilerden farklı, net tavrını ortaya koydu.

Bugün Kayseri vs. yerde yaşanan olayların sebebi, partilerin bu tip güruhlara karşı net duruş sergilememelerinden kaynaklı olsa gerek.

İşte her yönüyle farkındalığını ortaya koyan HÜDA PAR yarın ‘Adil Sistem, Hakça Paylaşım’ temasıyla 5. Olağan Büyük Kongresini gerçekleştiriyor.

Kongreyle partinin ana kadrosunda gerçekleşecek muhtemel değişimin, partinin siyasi çizgisini korumakla birlikte, onu daha aktif bir evreye taşıyacağını düşünüyorum.

Çünkü buraya gönül vermiş her dava erinin gayesi ve amacı; halkın destek ve teveccühüyle Hakk’ın rızasına götürecek çalışmaların içinde bulunmaktır.

Her aşamada anlaşıldı ki, Temiz Siyasetleriyle farkındalıklarını ortaya koyan bu Hür Erlerin davası, bir parti davası değildir.

HÜDA PAR bir dava partisidir. Ve o davanın müntesiplerinin her birinin hassasiyeti ümit veriyor, güven veriyor. Bu konuda herhangi bir endişeye mahal yoktur.

HÜDA PAR’ın kongresi hayırlı olsun, hayırlara vesile olsun.