-179°C gibi aşırı düşük sıcaklıklara sahip bu gizemli dünyada yapılan araştırmalar, hidrojen siyanür kristallerinin sıvı hidrokarbonlarla karışabilir olduğunu ortaya koydu. Bu da, Titan’ın yüzeyinde yer alan göl ve denizlerin kimyasal yapısına dair çığır açan bir gelişme anlamına geliyor.
Bu heyecan verici keşif, NASA ve Kaliforniya’daki Jet Propulsion Laboratory (JPL) ile İsveç’teki Chalmers Üniversitesi'nden bilim insanlarının ortak çalışması sonucu gerçekleşti. NASA laboratuvarında yapılan deneylerde ortaya çıkan sıra dışı veriler, İsveçli bilim insanlarının gelişmiş bilgisayar simülasyonlarıyla çözüldü.
Araştırmacılar, kutupsal olmayan metan ve etan moleküllerinin, kutupsal hidrojen siyanür kristallerinin içine sızabildiğini ve “ortak kristal” adı verilen yeni bir yapının oluştuğunu gözlemledi. Bu durum, sadece Titan’daki gibi son derece düşük sıcaklıklarda meydana gelebiliyor.
Titan, Satürn'ün en büyük uydusu ve ilk zamanlarındaki Dünya'ya oldukça benzeyen atmosfer yapısıyla dikkat çekiyor.
Çalışmanın lideri Profesör Martin Rahm, "Bu keşif, sadece Titan’da değil, evrenin diğer soğuk bölgelerinde de kimyayı anlama biçimimizi kökten değiştirebilir," açıklamasında bulundu.
Araştırmacılar, bu olağanüstü teoriyi 2034 yılında Titan’a iniş yapması planlanan Dragonfly uzay aracı ile yerinde test etmeyi hedefliyor.
