Dünya

Ülkede ırk sayımı yapılıyor: Orta Doğulu musunuz?

1790’dan bu yana süren ırk sayımı tartışması yeniden gündemde.

Abone Ol

ABD Nüfus Bürosu, 2030’da yapılacak nüfus sayımıyla birlikte ırk ve etnik köken sorularında büyük değişikliğe gitmeye hazırlanıyor. Yeni format, “Hispanik köken” sorusunu ırk sorusuyla birleştiriyor ve ilk kez “Orta Doğulu veya Kuzey Afrikalı (MENA)” kimliği için ayrı bir kategori oluşturuyor.

Bu adım, ABD tarihinde ilk kez Orta Doğulu kimliğin “Beyaz” sınıfı altında değil, bağımsız bir ırksal kategori olarak tanınması anlamına geliyor.

ABD, 1790’daki ilk nüfus sayımından itibaren ırkı ölçüyor. O dönemde sayım formlarında “özgür beyaz erkekler”, “özgür beyaz kadınlar”, “diğer özgür kişiler” ve “köleler” gibi ifadeler yer alıyordu.
Aradan geçen iki yüzyılda siyaset, göç ve ırk algısındaki değişimler, bu kategorilerin de sürekli evrilmesine yol açtı.

Nüfus sayımında kullanılan ırk ve etnik köken kategorileri, yalnızca istatistiksel değil, politik bir araç olarak da değerlendiriliyor. Çünkü bu veriler, kongre bölgelerinin sınırlarını, kamu kaynaklarının dağılımını ve azınlık politikalarını doğrudan etkiliyor.

Nüfus Bürosu şu anda iki ayrı soru yöneltiyor:

“Hispanik, Latin veya İspanyol kökenli misiniz?”

“Irkınız nedir?”

Ancak 2030 sayımında bu iki soru birleştirilecek. Böylece “Hispanik” kimliği artık “beyaz, siyah, Asyalı” gibi ırk kategorileriyle aynı düzlemde yer alacak.

Yeni formda yer alacak yedi ana grup şöyle olacak:

Amerikan Yerlisi veya Alaska Yerlisi

Asyalı

Siyah veya Afrikalı Amerikalı

Hispanik veya Latin

Orta Doğulu veya Kuzey Afrikalı

Yerli Hawaiili veya Pasifik Adalı

Beyaz

Katılımcılara birden fazla grup seçme ve kökenlerini ayrıntılı belirtme hakkı verilecek.

Pew Research Center’ın Haziran 2024 tarihli araştırmasına göre, Amerikalıların yalnızca %20’si bu değişikliklerden haberdar, yalnızca %3’ü konuyu “çok iyi bildiğini” söylüyor.

Aynı ankete göre Amerikalıların %46’sı hükümetin nüfus sayımında ırk sormasını desteklerken, %33’ü buna karşı çıkıyor. %21 ise kararsız.

Destek oranları demografik farklara göre değişiyor:

Beyazların %48’i, Asyalıların %54’ü, siyahların %45’i ve Hispaniklerin %40’ı ırk sorusunun gerekli olduğunu düşünüyor.

Cumhuriyetçiler (%52) Demokratlara (%43) göre daha fazla destek veriyor.

Erkeklerin (%52) kadınlardan (%41) daha yüksek oranda destek verdiği görülüyor.

50 yaş altı yetişkinlerde destek oranı %52, 50 yaş üstünde ise %40.

Irk sorusunu destekleyenlerin %38’i, bunu “istatistiksel ve demografik amaçlarla” gerekli buluyor.
%16’sı toplumsal farklılıkları belgelemek, %4’ü politikaları şekillendirmek, %4’ü ise ırksal eşitsizlikleri görünür kılmak amacıyla destekliyor.

Demokrat seçmenler arasında “ırk ayrımcılığını tespit etme” gerekçesi Cumhuriyetçilere göre daha sık dile getiriliyor.

Irk sorusuna karşı çıkanların %26’sı “ırkın önemsiz olduğunu” düşünüyor.
%12’si “hepimiz insanız, tek bir ırk var” diyor.
%9’u gizlilik endişesini, %9’u ise verilerin ayrımcılığı artırabileceği riskini öne sürüyor.

Siyah Amerikalılar (%18), beyazlara (%7) göre ırk verisinin önyargıya yol açabileceğinden daha fazla endişe duyuyor.

Bazı Demokrat katılımcılar ise “verilerin siyasi amaçla kullanılabileceğini” belirterek Trump dönemine atıfta bulundu:

“Trump ırkı bir silah haline getirdi; artık bu veriler eskisi gibi kullanılamaz.”