Siyonist rejimin Yüksek Mahkemesi, işgal altındaki Batı Şeria’nın kuzeyinde yer alan Tulkerem kentine bağlı Nur Şems Mülteci Kampı’nda 25 binanın yıkımına onay verdi. Karar, kampta yaşayan Filistinlilerin zorla yerinden edilmesini ve mülteci kamplarının boşaltılmasını hedefleyen daha geniş bir politikanın parçası olarak görülüyor.
Hak örgütü Adalah tarafından yapılan açıklamada, mahkemenin 24 Aralık gecesi, Nur Şems Kampı sakinleri ve Adalah tarafından sunulan itiraz dilekçesini reddettiği bildirildi. Dilekçe, işgalcilerin yaklaşık 25 sivil binayı yıkma planına karşı sunulmuştu. Mahkeme heyetinin, savcılık ve askeri istihbarat tarafından sunulan "gizli dosyalara" dayanarak karar verdiği, bu bilgilerin ne kamp sakinleriyle ne de savunma avukatlarıyla paylaşılmadığı aktarıldı.
Adalah, mahkemenin, işgalcilerin "askeri gereklilik" iddiasını benimsediğini ancak duruşma sırasında savcılığın dahi söz konusu binaların tamamen sivil yerleşim alanları olduğunu ve askeri amaçlarla kullanılmadığını kabul ettiğini vurguladı. Buna rağmen mahkeme, gelecekteki askeri hareketlerin "kolaylaştırılması" gerekçesini yeterli bularak yıkım kararını onadı.
Kararda, bölgede bir yılı aşkın süredir herhangi bir çatışma yaşanmadığının kabul edilmesine rağmen, işgal ordusuna geniş takdir yetkisi tanındı. Mahkeme, müdahalenin ancak "istisnai" durumlarda mümkün olabileceğini savunarak bu davanın söz konusu kapsama girmediğini öne sürdü.
Mahkeme ayrıca, ailelere yalnızca 72 saatlik bir süre tanınmasını da yeterli buldu. Oysa Nur Şems Kampı sakinleri aylardır zorunlu göç ve baskı altında yaşıyor. Adalah’ın Hukuk Direktörü Dr. Suhad Bişara, bu kararın uluslararası insancıl hukuka açıkça aykırı olduğunu belirterek, yıkım sonrası yeniden inşa izni verilmeyecek olmasının, fiilen geri dönüşün engellenmesi ve kampın boşaltılması anlamına geldiğini ifade etti.
Yıkım kararlarının hayata geçirilmesi halinde, Nur Şems Kampı’ndaki yapıların yaklaşık yüzde 50’sinin ya tamamen yok edileceği ya da ağır hasar göreceği belirtiliyor. Herhangi bir barınma alternatifi sunulmadan yüzlerce Filistinlinin evsiz bırakılacağı uyarısı yapılıyor.
Bu karar, son aylarda Cenin, Nur Şems ve Tulkerem’deki mülteci kamplarına yönelik toplu yıkımları meşrulaştıran yargı kararlarının devamı niteliğinde. Siyonist yargının, "gizli güvenlik gerekçeleri" adı altında bu yıkımları onaylaması, zorla tehcir ve geri dönüşü engelleme politikasının kurumsallaştırıldığı yönündeki eleştirileri güçlendiriyor.
