Şu müslüman memlekete musallat edilmiş malum siyasi cenahın siyonist sermaye ve onunla alakalı küresel meşruiyet ve destek arayışını hiçbir ayet değiştirmedi, Hakkı görmeyen gözlerinde Hamas hala terör örgütü.
Bu tavırları değişmediği gibi, anamuhalefetin yeni lideri Filistin’e gitmekten söz ediyor. Yalnız işgal çetesi, Mahmud Abbas bile olsa elalemin taziye sunması için de izin vermiyor.
Hani eskiden yine muhtemelen ataları maymunlara ve hınzırlara çevrilen azgın siyonist kafalıların bu memlekete soktuğu deli saçması bir hurafeye göre; bir alevinin sünni olabilmesi için kiremitin üzerinde yedi defa yıkanması ve o kiremitin de erimesi gerektiğinden söz edilirdi. Yani güya imkansızlıktan bunun gibi fitnelerle kinaye yapılıyordu.
Bugün tüm yaşananlara ve yüz yıllık öyküye rağmen her fırsatta Hamas’ın terör örgütü olduğunu bağıra bağıra söyleyenlerin ikna olması da buna benziyor.
Hamas’ın, esirlere kendi aileleri gibi bakması da onları enterese etmiyor. Tıpkı çoluk çocuk onbinlerce sivilin ne şekilde katledildiğini hiç umursamadıkları gibi.
Taşlardan daha katı olan kalplerini hiçbir şey yumuşatmıyor. Amerika ve Avrupa halklarının üzüntüleri, gözyaşları, tepkileri de bunları ilgilendirmiyor.
“Cehennem için de insanlardan ve cinlerden pek çok kimse yarattık ki onların kalpleri vardır, onlarla anlamazlar, gözleri vardır onlarla görmezler ve kulakları vardır onlarla duymazlar. Bunlar hayvanlar gibi hatta daha aşağıdırlar. İşte bunlar gafillerdir.” (A’raf 179)
Ne garip bir devran.
Bir tarafta hisleri hiç çalışmayanlar. Hemen yanıbaşında hislerine yenilmeyenler.
Bir tarafta dünyada da ahirette de helak olacaklarını bildikleri halde habire zulümde ısrar edenler.
Öte yanda dünyalıklarını da canlarını da Allah’a satıp, korkmadan, gevşemeden Hak yolunda direnenler.
Bir tarafta mazlum kardeşlerine yardım etmek için zalimin onayını bekleyenler.
Diğer tarafta zalimin anladığı dilden konuşup onları ateşkese mecbur edenler.
Bir tarafta işgal rejiminin asla sarsılmaz, yenilmez, yıkılmaz ve boyun eğmez olduğuna yakinen iman eden Arap krallar ve diğer kimi yöneticiler.
Diğer tarafta, dünyayı israil sonrası için hesap yapmaları konusunda uyaran izzetli erler.
Ve Elon’un, şunun bunun bu saatten sonra nasıl bir tavır takınacağının pek bir önemi de kalmadı.
Çünkü güneş batıdan doğmaya başladı. Ve bu güneş öyle üflemekle sönmez.
Yakında batılıların Kur’an-ı bizden çok daha güzel anlayıp tefsir ettiklerine şahit olacağız.
Bu dirilen ruhların kapitalist sermayelerini nasıl da başlarına çaldıklarına şahit olacağız.
Allah’ın izniyle Kapitalizm, tarihin çöplüğüne giden komünizm gibi değil çok daha görkemli bir şekilde yıkılacak.
Orada yıkılışın simgesi Lenin ve Stalin’in heykellerinin yıkılmasıydı.
Burada ise semboller devrilmeye başladı bile. Demir kubbe delindi, tankları parçalandı, algıları çöktü, sihirleri bozuldu.
Bundan sonra dolarları boşalacak, yularları gevşeyecek ve kalmayan değerleriyle dağılıp gidecekler.
Ölüm sadece mazlumlara has olsaydı, tüm yazıp söylediklerimiz bir hamaset ve temenni olarak yorumlanabilirdi. Fakat hiç kimseyi es geçmeyen ölüm gerçeği, şimdi kimlerin kimin eliyle nasıl öldüğünün fırtınasıyla tüm dünya halklarının küle döndürülen muhakemelerini savurup duruyor.
“Böyle öldürülmemeli insan, böyle kıyılmamalı hayata.”
Şu anda tüm alem kendi içinde dışında bu cümleleri fısıldıyor.
Ve nasıl ki bundan on yıl önce Hamas’a terörist diyen malum yapıyı ne Obama ne de “güneydeki ülke” gazabı ilahiden koruyamadıysa, bugünün terör tellalları da yarın “terörist” muamelesi görmekten kurtulamayacaklardır.
"Küllü âtin karîb / Her gelecek yakındır."