Dünya Savaşları bize neler öğretmişti

Dünyamız, 1918 ve 1945’lerde biten iki Dünya savaşı yaşadı.

On milyonlarca cana mal olan, dünya kaynaklarını heba eden bu savaşlarda, dünya ezilenlerinin özellikle de Müslüman halkların payı ve dahli yoktu.

Savaşın sebebi, dünyayı paylaşamayan azınlık; ama asi azgın yapılardı. Yapı diyorum çünkü kendi ülkelerindeki halkların çoğunluğu da savaş karşıtıydı.  

Aslında dünyada herkese yetecek kadar nimet vardı ama paylaşılamıyordu. “Bir kişiye dokuz, dokuz kişiye bir pul” meselesi..

İnsanoğlunun tarihteki macerası maalesef sürekli böyle olagelmiştir

Dünyada yaşanan acı, dram, cinayet ve kanunsuzlukların her biri milyon tekrarla yaşanmıştır. “Affedersin, bilmeden oldu..” diyebileceğimiz bir kötülük, suç ve günah kalmamıştır.

Mesela cinayet, gasp ve korsanlığın ne olduğunu; bir makineli tüfeğin dakikada kaç mermi atacağını; hangi silahın canlılara ne zararlar vereceğini; mevcut atom bombalarının dünyadaki yaşama hatta dünyaya ne zararlar vereceğini kusursuz biliriz.

Bütün bunları her kes bilir ama sorun bu da değildir. Asıl sorun; iyiler, kötülerden ezici bir şekilde çok oldukları halde, kötülerin hayatı şekillendirmesidir. Sorun, dünyayı tehdit eden savaşların her defasında daha vahşi tecrübelerle tekrar edilmesidir. 

 Yakın geçmişte, iki dünya savaşıyla sarsıldık. Dünyadaki medeniyet ve güzelliklere değer katacak, insanlığı medeniyetin merkezine taşlayacak zenginlikler, para kaynakları; kurşun, bomba, zehir.. olarak insanlığın başına yağdı. Hazinelerini yakan bir insan, deli muamelesi görür, muhtemelen tımarhaneye güttürülür. Savaşlara harcanan kaynakların, heba edilen akıl ve zamanın izahı nedir?

İşte bütün bunlara rağmen bir Üçüncü Dünya Savaşı yine kapımızda! bu felaketin sebebi; doymak bilmeyen Ros’un Potin’i, Amerika’nın Bidon’u ve her kriz, kaos ve savaşın Bembeyaz’ı olarak sahile çıkan Siyonist Sermaye olsa da almamız gereken dersler var.

Geçen iki tane dünya savaşı şunları öğretti:

İçerde adaleti sağlayamayan devletlerde iç savaş eksilmez! Medeniyet ve hizmet alanında söyleyecek sözü, yapacak işi, üretecek projesi kalmayan devlet; içerde ceza, dışarda racon keser derken komşu devletlerle savaşır! Herkesin olan dünyayı ve zenginliklerini başkalarıyla paylaşmasını bilmeyen devlet ve zihniyetler de dünya savaşlarına sebep olur!

Tam da bu sebeplerden ötürü; birçok devlette iç savaşlar eksilmiyor, komşu devletler savaşıyor. Yine aynı sebeplerden dolayı iki dünya savaşı yaşandı; Üçüncü Dünya Savaşı da kapıya dayanmış!

Acı hatıraları daha dün gibi taze olan iki dünya savaşından gerekli dersleri almadığımız ortada. Atom bombasının kullanıldığı İkinci Dünya Savaşının nasihat olmadığı da aşikâr. Bilişim ve teknolojinin zirve yaptığı, dünyanın küçüldükçe küçüldüğü şu 2022’lerde, nükleer silahı olan devletler, yine tehdit ediyor.  

“Ayıptır, günahtır, cinayettir” diyeceğiz ama kime? Okumuş, diplomalar, unvanlar, madalyalar dosyalamış; milyonların oyunu almış; bissürü boy ve kilosu olan koca koca insanlar; yalan söylüyor; kendi yazdıkları kanunları tepeliyor; insanlığın binlerce yıldır ne ağır imtihan ve tecrübelerle biriktirdiği değerleri çiğniyor; milyonların göçüne, gözyaşı ve masum kanların akmasına sebep olan savaşların emrini veriyor!

“Bilmeyene bir, bilene yedi kere yazıklar olsun!” (Hadis).

Dünün dünyasını ateşe veren haramiler yine sahnede! Bilirim yakacaklar ama nereyi? Ağır sabıkalılar, otoyolların başını tutmuş, karanlık tünellere zorluyor! Geçeni bende (köle), geçmeyeni murde (ölü) yapıyor. Deli Dumrul’a rahmet okutuyorlar!

I. Ve II. Dünya Savaşlarının müsebbibi emperyalistlerdi ama maliyetin telafisi ve amortisi, mazlumların özellikle de Müslüman halkların zenginliklerinden yapıldı.

III. Dünya Savaşının kapıya dayandığı günümüzde ne yapmalı?

Atalar gibi; “Bitaraf olan bertaraf olur. Sona kalan dona kalır. Sürüden ayrılanı kut kapar” mı diyelim? Bu kadar çaresiz miyiz?

“Taraf nere, kurt kimdir?” Mutlaka Rus veya Amerika’ya mecbur muyuz? Bir Üçüncü taraf yani kendimiz olamaz mıyız? Kendimiz de kim? Şii mi Sünni mi? Küfür, şirk ve zulüm diyarında; gücün ve rotanın adresi olabilecek devlet ve liderler var ama bizde kim? Türk mü, Arap mı, Acem mi? Kudüs ve Aksa’nın gözyaşını tefrika ve fitne içinde seyreden Ümmetin metruk Dağlarından çıkarak Kıbleteyn’e yürüyecek bir Selahaddin mi?

Kim veya kimler mahzun gözlerle ufka bakan mahrumların umudu olacak?

Ağzım kurusun… Keşke düşünen tek varlık insan olmasıydı… Haşa…! İnsanlık adına görüyor, düşünüyor, utanıyoruz ama yetmiyor! Ürküyoruz!

“Yine gam yükünün kervanı geldi/ Çekemem bu derdi bölek seninle/ El aman Yarenler, çaresiz kaldım/ Çekemem bu derdi -yavrum- bölek seninle”

Bir derdim var! Beyazların, en Beyazların ateşe verdiği Dünya’da söz hakkı ve hissesi pek olmayan ezici çoğunluğun, ötekilerin, zencilerin.. derdi ve davası..!

“İnsan, eşref-i mahlukattır..” elbet ama “insanın, kendi eliyle -milyonlarca tekrarla- yaptığı..” bunca yanlış ve felaketlere ne demeli?

Elbette iyilik, kötülüğü yenecek ama iyiliği yetim bırakmazsak wesselam!

HİSSE:

1-Siyonist Sermayenin Bineği Büyük Şeytan;  Rusya’ya yardım ederse, Çin’e ağır bedeller ödetileceğini..” demiş.

Bedeli bilmem de seçilen coğrafya bu kez beyaz tenli, mavi gözlü, sarı saçlıların ülkesi…

Men deqqe duqqa diyecem amma mazlumun da dini ve ırkı sorulmaz ki!

2-Biden, Putin'e "savaş suçlusu" demiş.

İki dünya savaşına sebep olan, üçüncüsünü de kapımıza getiren emperyalist dünyada savaş suçlusu olmayan mı var?

Kızılderililere, Hiroşima, Nagazaki.. Ruanda neresi? Ax hawar! Hawar! Ma HELEPÇE hindike?

3-HSK, FETÖ iltisaklı diye beş cumhuriyet savcısını meslekten çıkarmış..

Gerekçe: “özlük dosyasındaki bilgiler, ihbar ve şikâyetler, yürütülen soruşturmalar, sosyal çevre araştırması, HTS verileri, emniyet analiz raporları, kovuşturmadaki ifadeler ile savunmaları” imiş!

Doğruların yanında keyfiliklerin de olduğu ortada amma Abiler(!?!) de bu şakaların beterini yapıyordu…! Ne wisan e Gundîno??  Hey Rebbîyo…!

4-Sağlıkta Şiddetle Mücadele Yasa Teklifi, TBMM’ye sunuldu.

Hêdî besse! “Takım elbise, kravat gibi şekli tutumlar, indirim nedeni” olmayacakmış! Anlamadım amma kravata müstahakkı olmuş!!