Bu kadarı da fazla İmamoğlu!

Ekrem İmamoğlu ne yapmaya çalışıyor ya da soruyu en doğru şekilde soralım: Ekrem İmamoğlu kimin adına bu rezilliklere imza atıyor?

Bir süredir tadilatta olan Feshane’de Amire binası sapkınlığın, isyanın merkezi haline getirilmiş.  

İmamoğlu, burayı Tasavvuf müzesi haline getireceğini söylemişti. İmamoğlu’nun tasavvuf anlayışı buysa vay İstanbullunun haline… Yapılanları gidip de gezenler, sözde sanat merkezinde sergilenen sapkın resimlerin alçaklığını, sapkınlık bataklığının söylemlerini, gezi kalkışması isyanının özlemini diri tutmanın gayretinin ortaya konulduğunu söylüyor! İmamoğlu’nun başkanlığını yürüttüğü İBB’nin rezalet ve saygısızlığı bu kadarla bitmemiş, üstüne bir de şarkısında ayet sözleriyle dalga geçen Duman adlı hadsiz gruba açılışta konser verdirilmiş!

Belediyeler, devlet kurumlarından öte halka en yakın olan kurumlardır. Halkın birebir sorunlarıyla ilgilenilen, kişinin oturduğu evi, yürüdüğü kaldırımları, parkı, bahçeyi, çalıştığı işyerinin birçok işlerinin ve dahasının belediyede hallolunduğu kamu hizmet alanıdır belediyeler. Yani halkın ihtiyaçlarıyla birlikte değerlerini yine halkın hizmetine sunma merkezleridirler belediyeler. İBB’yi sapkın düşünce ve düşman zihniyetlerin hizmetine sunmak, Müslüman halkın inancına, aile yapısına, kültür ve değerlerine saldırtmak hiç kimsenin haddi değildir.

Seçildiği dört yıldan bu yana İstanbul’un her gün katmerleşen trafik sorununa hiçbir çözüm bulmadığı gibi her gün bozulan İETT otobüsleri, İstanbulluyu çileden çıkaran büyük bir vakıa olarak sürüyor. Temel atmama törenleri düzenleyerek daha ilk günden hizmet anlayışını ortaya koyan İmamoğlu, sık tatiller yapmakla birlikte geçtiğimiz 14-28 Mayıs seçimlerinde Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı hayaliyle İstanbul’u bırakıp yurdun dört bir yanına turlar düzenlemişti. İçinde bulunduğu bloğun seçimi kaybetmesiyle İBB başkanı olduğunu hatırlayan İmamoğlu, bu kez daha önce de göz koyduğu CHP genel başkanlığı için şimdilerde fırsat kolluyor. Amacı halka hizmetten ziyade koltuk olan, tatil zaafından iş yapamayan İmamoğlu, başkanlık yaptığı süre zarfında elle tutulur bir icraatı olmadığı gibi İBB’nin kaynaklarını konser, festival gibi gereksiz harcamalar yaparak, halkın kültür ve geleneklerine düşman tutumlar sergilemekten geri durmuyor.

Eyüp Sultan gibi bir ilçede, seslenildiği takdirde Ebu Eyüp el Ensari hazretlerinin medfun olduğu yerden duyulacak kadar yakın olan Feshane’deki rezalete son verilmelidir. İstanbul halkına hizmet etmesi gerekirken yapmayıp, İBB’nin kaynaklarını böylesi sapkınlıklara ve sapkınların hizmetine sunan İmamoğlu ve yönetimi bunun hesabını vermelidir. Kimse ama hiç kimse bu İslam diyarı topraklarda, Müslüman halkın inancına, aile yapısına saldırmaya kalkmasın. Bu necip millet, 15 Temmuz’da nasıl iradesini hain ellere teslim etmediyse aynı şekilde inancına, kültür ve değerlerine yapılan saldırılara karşı da sessiz kalmayacaktır.