Çevrenin avamlaştıramadıklarından mısınız?

Müslümanlık yeryüzü ile ilgili iddia sahibi olmaktır.

Yeryüzü ile ilgili bir iddianız varsa bu iddianıza göre yaşamak ve çevrenizi genişletmek zorundasınız. Çünkü çevrenize güçlü Müslüman kimliği ile etki etmediğinizde çevre sizi yutmaya başlar.

Müslüman bir esnaf Müslümanca esnaflığın örnekliğini sergilemese, hatta bu örnekliği çevresindeki esnafa yaymaya çalışmasa önce merhametle ilgili hissiyatını kaybeder sonra da helale harama dikkat etmeyen bir kişiliğe dönüşür ve kapitalistleşir

Müslüman siyasetçinin ilkelerinden ve iddialarından uzaklaşmasının varacağı liman liberalleşmedir.

Demem o ki bu iş yani çözülme yani başkalaşma yavaş yavaş olur ama önce hissiyat gider. Hissiyat elden çıkınca devreye “başkaları ne der” girer.

Hayatını Allah’ın istediği gibi sürdürmeyen kişi artık dindarların tepkisinden çekinir olur! Yapmak istediği şeyleri çevrenin baskısı ile erteler. Bu bir iç savaş halidir. Bu iç savaştan kurtulmanın da çaresi var: Çevreyi değiştirmek!

İddia kaybolunca çevrenin değişmesi mukadderattır!

Yeni bir çevre, yeni bir yaşam tarzı… artık bizim ve oğullarımızın namaza, kızlarımızın muntazam tesettüre ihtiyacı yoktur, perçemin görünüyor olmasını görmezden gelir anneler… Namaz kılmayan oğul değil ders çalışmayan üniversite sınavında en iyi bölümü tutturamayan oğul sorundur.

Hem yeni çevremiz bizden çok hızlı bir değişim beklemiyor zaten. Yüzüne abdest suyu değen kızlarımız artık dışarı çıkarken süslenmekte eve girince makyaj malzemesini silmektedir. Daha önce tersini savunuyorduk. Kadınlarımız bizlere süslenmeli başkalarına değil, diyorduk!

Biz ve oğullarımızın dindarlığı artık sevap işleme merkezli değil; günah işlemiyor olma merkezli! Hamdolsun kumarı yoktur ile övünür olduk. Oysa bu henüz filmin ilk kareleri…devamı çok kötü bir şekilde gelecek…

Dinamik, ilerlemeci ve devrimci Müslümanlık yerini statik, muhafazakâr ve bana neci Müslümanlığa bıraktı.

İşte bunun adı avamlaşmadır. Sıradanlaşma, basitleşme, dünya malı ile süslerle övünme…

Bilinçli İslami kesimde bir avamlaşma (sıradanlaşma) sorunu gözlemliyorum.

Avamlaşmanın ilk göstergesi kötülük ve haram karşısında hissizliktir, tiksinmemektir, üzülmemektir.

Avam iyilik tavsiyesinde bulunur, hatta iyilik yapmayı çok sever ama kötülüğü kaldırmaya teşebbüs etmez. Çünkü avam insanların tepkilerinden çekinir, korkaktır.

Muhafazakarlar sekülerleşirken, sekülerler deist, ateist ve hazcı çizgiye savrulurken bilinçli kesimde gözlemlediğim avamlaşma geleceğimiz açısından korkunç!

Lütfen bilinçli, kavgası ve davası olan gençleri bu eski İslamcı yeniyetme avamlardan uzak tutun! Onları çevreleri mahvetti. Onlar da yeni nesli mahvetmesin!

Dikkatli olmalıyız!

Hayatımızın merkezinde vahyin mücadelesi yani iddiamız olmalıdır!

Çocuklarımızın, eşlerimizin ve dünya malının hem imtihan aracı hem de avamlaşma(basitleşme) sebebi olduğunu unutmamalıyız! (Tevbe 24)