HÜDA PAR üzerinden yürütülen ciddi bir tartışma var. Yok HÜDA PAR ‘’teröristtir’’, yok ‘’bölücüdür’’, yok şudur, yok budur gibi iddiaların ardı arkası kesilmiyor.
Yok yok! Yanlış anlamayın, HÜDA PAR'ı savunmaya niyetim yok.
Yalnız bu yazım bir savunma yazısı değildir desem, yalan söylemiş olurum. "Peki kardeşim! Bu bir HÜDA PAR savunması değilse, neyin savunmasıdır?" mırıldanmalarınızı hisseder gibiyim. Sabır lütfen!
O kadar rahatsız oldum ki, kendi adıma, evladım adına, ailem adına, mahallem adına, Ya hu! Kısacası tüm ülkem adına rahatsızlık hissediyorum!
Evet bu ülkemin insanının savunmasıdır. Tabi ki siyasiler hariç! İlkeli ve omurgalı olanlar da bunlardan hariç...
Çok affedersiniz, çok özür diliyorum; ama biz aptal mıyız, geri zekalı mıyız, asalak mıyız, ahmak mıyız? Lütfen; "Sana yakışmaz bu tür yazılar." demeyin. Çünkü ben de yakıştırmıyorum. Ama bize dilleri ile söylemeseler de, ülkem insanına yakıştırdıkları hal bundan farksız değil...
Aklımızla alay ediyorlar, havsalamızı yerden yere vuruyorlar, bizim gözümüzün içine baka baka yalan söylüyorlar, anlaşılan bizi gözlerine kestirmişler. Ama yemezler, yemez!..
Tamam, tamam! Konuya geliyorum. Duran Kalkan'ı tanımayanınız var mı? Yemedikleri pislik kaldı mı? Öldürmedikleri masum kaldı mı? Vatan evlatlarına sıktıkları mermiler, kalleşçe saldırılar, özellikle kendi Kürt vatandaşları içinde infilak ettirilen bombalar, köylerde kaçırdıkları garibanlar, katledilen toplu aileler, bebeler... Neyse ez cümle; " Kod adı; Yasin ve Fırat Simbil" desem zulmün ve kötülüğün kodlarını çözemeyen kalmaz herhalde.
İşte bu pis ve necis insanlar! HÜDA PAR için; " Çok kirli ve kötü bir yapıdır." diyorlar.
CHP’nin geçmişinde ne var desem; "Lütfen girme! Tam bir bataklık, boğulursun." Dediğinizi duymadım sanmayın. LGBT sapkınlığından, Kürtlere uyguladığı kanlı asimilasyonlardan, dar ağaçlarında sallandırdıkları alimlerden, ezanların Türkçe okunmasından, Arapça kamet getirenlerin yargılanmasından tutun ta başörtü zulümlerine... Tam bir çukur... İşte bu parti HÜDA PAR için; "teröristtir." Diyor.
Binlerce askeri katleden, on binlerce vatandaşa kan ağlatan bir kanlı örgütün savunucularından danışman devşiren, o kanlı örgütün sponsorluğunu yapan, siyasi kazanımları ile besleyen, sağlık hizmeti sunan ve halkın emeğini sömürüp PKK’ye peşkeş çeken ve vekil araçları ile terörist ve mühimmat taşıyan sözde bir siyasi parti ile el ele kucak kucağa olan CHP, Özgür Özel ve İsmail Saymaz gibi suikastşörler kalkmış; HÜDA PAR için; "Eli kanlı, bölücü teröristler..." diyor...
Bir savcıyı katleden eli kanlı teröristleri neredeyse alkışlayacak olan ve Kandil'deki teröristlerle ağzı kulaklarında röportajlar yapan, sırtlarını sağlarını sollarını megafonlarla bağıra bağıra kırk bin insanın kanına giren teröristlere dayadığını söyleyen siyasileri saz caz ile parlatıp, sözleri ile cilalayan İsmail Saymazlar, Fatih Portakallar, Şirin Payzınlar kalkmış HÜDA PAR için; "HÜDA PAR eli kanlı teröristlerdir." diyorlar.
Ya iyilik meleği(!) Meral Hanım ile şakşakçısı Mansur Yavaş... Gözlerimizin içine baka baka; "HDP, ne doğrudan ne de dolaylı Millet ittifakında yoktur." Yalanlar düzecek hem de HÜDA PAR'ı terör olarak tanımlarken, birçok kere Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılan HDP'nin adını bile ağızlarına almamak bir tarafa meclise girip siyaset yapma haklarını bile savunacaklar... Ağlar mısınız, güler misiniz? Tezatlığın bu kadarına da pes, yani.
İnanın bildiğimiz on yıldır kurulmuş olan, bir kere bile adı şiddetle anılmayan ve bu konuda kapama gibi bir meselesi bile gündeme gelmeyen HÜDA PAR'ı yerden yere vuranların hemen hemen hepsinin profili böyle. İnsanın; halla halla! Diyesi geliyor.
Dedim ya! Benim meselem burada HÜDA PAR falan değil, insanımızı bunca kirli yalanları ve utanmazlıkları ile aptal yerine koyan ve gözümüzün içine baka baka kendilerini melekleştiren insanlardır.
Ez cümle; bari ilk taşı atanlarınız en günahsız olanlarınız olsaydı...
Özkan Yaman
Sertaç Tekdal
M. Zülküf YEL
Mehmed Göktaş
Riyad Makaev
Dr. Abdulkadir Turan
M.Emin Özmen
