Arkadaş bu karne senin!

Malumunuz 20 Ocak Cuma günü öğrenciler, ilk yarı karnelerini alacaklar.

Karne, aylarca verilen eğitim ve öğretimin ve harcanan emeğin hedeflenen amaçlara ne kadar ulaşıldığını göstermesi açısından önemli olmakla beraber, tek başına yeterli bir ölçüt değildir.

 Malumunuz bu konudaki algıları alt üst eden Gaziantepli Mennan Usta’ya sahibiz. Kendisi bir dahidir. Bir kere bir makineye baktığı zaman, aynısını yapma gibi üstün bir yeteneğe sahipti. Bu yüzden uluslararası makine, teçhizat ve bilim fuarlarına girişi yasaklanmıştı. Yüzlerce mühendisin aylarca uğraştığı bir işi tek başına bir kere bakarak yapmaya mahir birisiydi. Bu yüzden Türkiye’nin en iyi üniversitelerinde mühendislere ders vermesi düşünüldüğünde ilkokulu dokuz yılda zor bitirmiş ve başka da diplomaya sahip olmadığı için  “Diplomasız nasıl hoca olur?” şeklinde beyinleri aşındırmıştı…

  Bu yüzden öğrenci ve kabiliyetleri değerlendirirken sadece karnelere, notlara ve diplomalara bağlı kalmak doğru değildir. Yalnız tüm bunlara rağmen karneler bize bazı ipuçları da verir. Bu ipuçlarından kimisi, öğrenciyle alakalı, kimisi veliyle, kimisi de eğitimci ve eğitim sistemi ile ilgilidir.

  Bu güne kadar öğrenci ile alakalı olan ipuçları üzerinde fazla şey yazıldı, çizildi ve söylendi. Bu yüzden o kısma fazla girmeyeceğim. Özellikle de veli, eğitimci ve eğitim sistemine yönelik ipuçlarına ucundan değinmek istiyorum.

 Hani malumunuz büyük sinema ustalarından bir Munir Özkul vardı. Hababam Sınıfı’nda karneleri öğrencilere vermek yerine velilere vermiş ve“Bunlar çocuklardan ziyade sizin karneleriniz.” demişti. Belki kimisine göre sadece duygusal, kimisine göre de çok klişe ve basit bir sahneydi. Yalnız kim nasıl algılarsa algılasın aslında karnelerle ilgili büyük bir hakikate değinilmişti. Örneğin:

 Karnelerde davranış notlarında iletişim ve sosyal etkileşim, takım çalışması ve sorumluluk, öz bakım ve çevreye duyarlılık gibi değerlendirme alanları var. Bu kriterler büyük oranda çocuğun yetiştirilme tarzıyla alakalıdır.

 Daha önce “Merhamet Adı Altında İşlenen Zulüm” başlığında ebeveyn çocuk ilişkilerindeki bazı sorunlara değinmiştim. Çocuğunun başına bir yağmur tanesinin düşmesine izin vermeyen, çamura dokundurtmayan, çocuğun arkadaş ilişkilerinde oluşan sorunlara hemen müdahale edip vaveyla koparan bir ebeveyn davranışsal ve kabiliyetsel olarak çocuklarını yıkmış demektir. Bu tür çocuklar, ebeveyn bağımlılığından kurtulamaz ve etraftaki herkesin kendilerine ebeveynleri gibi olmalarını beklerler. Tek başlarına ayakları üstünde duramaz, karşılaştıkları sorunları tek başına çözemez ve sürekli dışarıdan olayları çözen bir anne veya baba eli beklerler. Sorunlarla mücadele edemezler. Kendilerinden farklı olan kimselerle uyum içerisinde hareket edemezler. Dünya onların etrafında döner zannedeler; ama maalesef gerçeklik bundan çok farklıdır. Sadece özet mahiyetinde verdiğim bu bilgiler ışığında karnelerdeki davranış puanlarının bize bakan yönünü yeniden düşünmememiz icap eder.

  Karnelerin hakkında ipucu verdiği diğer bir kesim ise eğitimci ve sistemdir. Bir sistem veya eğitimci kitlesi düşünün ki dahi olan bir Mennan Usta’yı hem sınıfta hem de diplomasız bırakmıştır. Eğitimci demek sadece okuma, yazmaya, sıfatlara, dört işleme ve davranışlara puan biçmek değildir. Her birey farklı bir dünyadır. Ama onca farklı dünyanın, tek bir kalıba, bir sınav testine, bir değerlendirme ölçütüne dayalı olarak şekillenmesini istemek doğru değildir. Maalesef öğrencileri, aldıkları sınav puanlarına veya denemelerdeki derecelerine göre başarılı ve başarısız olarak konumlayan ve buna göre öğrencilerine karşı davranış geliştiren ve farkında olarak veya olmadan yapılan bu ayrımcılıklar ile diğer öğrencileri ruhen ve manen eğitim ortamından koparan bir eğitimci kitlesi ile karşı karşıyayız. Her öğrenci bir cevherdir. O cevheri keşfedip çeşitli yöntem ve kabiliyetlerle ve sevgi adındaki özel iksir ile mücevhere dönüştüremeyen eğitimciler, karnelerdeki olumsuz puanların bir kısmının da kendisi ile alakalı olduğunu da unutmamalıdır.

 Şimdiden hepimizin karnesi hayırlı olsun.

 Selam ve dua ile