Ailenizin Kıymetini ‘Derhal'  Bilin Kızlar!

Her şeyden önce aile, insanoğluna dünyada verilmiş en büyük lütuftur. Huzur, sükunet ve emniyet sığınağıdır. Bu yüzden biz, ailenin yaşadığı yere yuva deriz. Bir emlak argümanı gibi ‘ev' kelimesiyle tasvir etmeyiz. Ev olarak yazsak bile, içimizdeki mana yine aileye, yuvaya tebdil eder bu kelimenin anlamını.

Dört duvarı yuva yapan işte bu şuurdur. Birilerine göre, öyle alınan, satılan, keyfe göre terk edilen değersiz bir meta değildir yani. Ayrıca bizim dünyamızda ailemizin yaşam alanı olan yuvamız için, ‘baba evi', ‘ana evi’ tabiri nakıs kalır.

 Aile deriz, yuva deriz biz ve biliriz ki, birileri bizi algı oyunlarına kurban etmek, tehlikenin merkezine çekmek için, bu muhkem kaleden daima çıkarmak isteyecektir.

İnanmayın kızlar! Aile sükuneti ve baba gölgesi elbette ki sokaklardan güvenlidir!

Baba modelini,  ‘despot',  ‘dayakçı', ‘adaletsiz',  ‘ikiyüzlü', ‘sinsi' ,  ‘hesapçı', ‘güvenilmez' olarak zihninize kazımaya çalışan kirli emellerin, ülkemizdeki elleri ve dili olanlara tüm algılarınızı kapatın!

Hısım, akraba, eş, dostu ve sözlerini ayırt etmeden, el alem etiketiyle etiketleyip, ön yargıyla nefret kefesine, koymayın!

Sözlerin hikmetli olanlarını, şefkatle işlenmiş, tecrübeyle yoğrulmuş olanlarını ayırt edin, kulak verin ve kafaya takın!

Geleneklerin insanlığa faydalı olanlarını basiretle ayırt edin, inançlarınıza samimice sahip çıkın, inançlarınızı korku kavramıyla zihninize etiketleyenlere pabuç bırakmayın, pabuçlarını dama atın!

Hatta atmakla kalmayıp sinsi oyunlarına tekmeyi basın!

Bizim dinimizde ve kültürümüzde geçmişin hataları için tövbe edilir, bu hatalardan aileye isyan devşirmeye çalışıp, bunun üzerinden kızların boynuna modern kölelik tasması geçirilmez!

Bu şekilde sizi manipüle edip boynunuza tasma takmaya çalışanlara fırsat vermeyin!

Sizi yoktan var eden Rabbinizin istediği gibi bir insan olun.. Kimliğinizi birilerinin istediği veya istemediği kimlikler üzerinden aciz bir şekilde oluşturmayın...

İşte gerçek özgürlük budur!  

Eylem alanınızı hür birer kul olarak doldurun. Birilerinin rızasına veya inadına göre değil!

Sizi sokaklara çağırıp, dogmatik hezeyanlarıyla size ütopik bir dünya kurgulamaya çalışan, masalcı hippi teyzelere, sağlam ve sarsılmaz hür iradenin ne olduğunu öğretin!

Annelik makamını basit ve bayağı hikayeler anlatarak, basit ve değersiz göstermeye çalışan, sizi yeni doğan sayısız çocuğun çöpe atıldığı sokaklara ve sokak kültürüne davet edenlere prim vermeyin!

Aile kızı olmayı salt  ‘tane tane pilav' ve ‘ bal dök yala’ temizlik yapan kişi olarak gören, sizi neye hayır neye evet diyeceğini bilmeyen, aklı eksik varlıklar olarak kabul edip, üst akıl sahibi yetkin kişi olarak yön vermeye çalışan kompleks medeniyetinin, at gözlüklü bakış açılarından ve piyonlarından kurtulun, sıyrılın!

Adaletsizliğin adaletsizlik olduğunu, bunun erilinin, dişilinin olmadığını haykırın!

Cinsiyetler üzerinden insanları kutuplaştırmaya ve sinsi oyunlarına alet etmeye çalışanlara fırsat vermeyin!

O yüzden siz bir çarpın, hakikatin şamarını aile düşmanlarının yüzüne!

Sahte bir gerçeklik kurgulayarak hakikatin üstünü perdelemeye çalışan sahte özgürlük havarilerinin hilelerini bir bir ortaya çıkarın!

Okuyun! Önce El-Kitabı sonra onu anlamaya vesile olacak kitapları. Yaratan Rabbin adıyla.. Kainat kitabını, insan kitabını...

Güzel ve faydalı filmler seyredin. Ama senaryosu emperyalistler ve uşaklarınca yazılan, ahlâkın, erdemin, iffetin köküne dinamit suyu döken filmlerden uzak durun!

Saygın sanatla, ilahi ölçü çerçevesinde felsefeyle, ön yargısız tarihle, ilimden, marifetten nasibini almış bilimle ilgilenin; hayatınızı Hay olanın rızasına uygun tanzim edin!

Hak olanın düsturlarıyla kendinizi hizaya çekin!

Edeplice tartışın, had bilerek sorgulayın, bilgece araştırın, bir de çok dua edin! Çok ama çok edin... 

Haykıra haykıra marşlar söyleyin; hürriyet tadında, insaniyet makamında, vakarla...

Zalime ve zulme karşı hakkı haykırmaktan çekinmeyin!

Hakikatte dünyanın egemen zorbalarının ekmeğine yağ sürüp, riyakârca mazlumun ağzına bir kaşık bal (!) sürenlere istihzayla, ağız dolusu gülmekten hiç çekinmeyin!

Uyanık olun, tüm uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanığın yeterli olduğunu bilin!

Sarılın ailenize; annenize, babanıza, kardeşlerinize...

Size yuvanızı zindan gibi gösterip, sahte özgürlük algılarıyla, başınıza çorap örmeye çalışanları iyi tanıyın; onların siyah dediklerinin beyaz, beyaz dediklerinin siyah olduğunu asla unutmayın!