Abdullah Aslan

Provokasyonun siyonistçesi

04.07.2024 01:00:27 / Abdullah Aslan

Türkiye kuşatılmaya çalışılıyor. Bunu çok yönlü yapmaya çalışıyorlar. Türkiye’nin kendisine iltica eden mültecilere/muhacirlere desteği yanında vatandaşların israil vahşetine yönelik tepkileri siyonistleri ve onların yerli işbirlikçilerini ciddi manada rahatsız ediyor.

Yönetimin özellikle ticari anlamdaki tereddüdü ve kimi konularda israil ile ilgili netlikten uzak tavrı olsa da kamuoyunun Gazze konusundaki ciddi desteği siyonist cepheyi iyiden iyiye endişelendiriyor.

Gerek Filistin’den gerek Suriye’den gerekse de başka savaş bölgelerinden can havliyle kaçarak gelen insanlarla ilgili çok tehlikeli projeler gündemde.

Bunlar, ‘Arap, Suriyeli, Filistinli…’ diye kimi insanları tuzağa düşürmek suretiyle çok çirkin işleri yaptırarak sonra da bunu ülkemize gelen mültecilere yönelik kalkışma gerekçesi diye pazarlayabilirler.

Gerek Kayseri’de gerek Suriye tarafında gerçekleşen ırkçı saldırıların gerekçeleri Suriyeli bir ahlaksızın bir çocuğa yönelik gerçekleştirdiği çirkin istismardı. En azından öyle servis edildi.

Bunun gibi çirkince fiillerin milleti nasıl galeyana getirdiğinin farkındalar. Onun için bu gibi tuzakları hazırlayarak ardından binlerce hesap üzerinden halkı sokağa çağırmak işten bile değil.

Kayseri olaylarında İçişleri Bakanı Sayın Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgiye göre; 30 Haziran 2024 akşamı Kayseri’de meydana gelen olaylar sonrası sosyal medya platformu X üzerinden yaklaşık 79 bin hesaptan, 343 bin paylaşım yapıldı. Paylaşım yapılan hesapların %37’sinin BOT; paylaşımların %68’nini ise provakatif amaçlı ve negatif olduğu tespit edildi.”

Provokatif paylaşım yapan hesap o kadar fazla ki hangi biri hakkında inceleme yapılabilir ki?! Son olayda sadece 63 hesapla ilgili işlem yapılmış, diğerleri paylaştıklarıyla kaldı.

Zarar gören insanlar zararlarıyla kaldı. Yıllardır çalışıp 90 model bir araç sahibi olan insanlar biranda bütün varlıklarından oldular. Evler basıldı, evlerin içinde insanlar dövüldü.

Yapılan değerlendirmelere göre, bu işin başını Ümit Özdağ ve ekibi çekiyor. Kimi İYİ partililerin de bu işte dahli olduğu iddia ediliyor.

İşin ilginç tarafı da çirkin olayı sebep addedip saldıranların kendileri de öyle sicilleri temiz olanlar değil.

Yine İçişleri Bakanı Sayın Ali Yerlikaya’nın açıklamalarına göre, ‘Yasa dışı yollara başvurularak gerçekleştirilen provokatif eylemler sonrası 474 şahıs gözaltına alınmıştır. Gözaltına alınan şahısların 285’inin çeşitli suçlardan (Göçmen kaçakçılığı, yaralama, uyuşturucu, yağma, hırsızlık, mala zarar verme, cinsel taciz, dolandırıcılık, parada sahtecilik, tehdit, hakaret, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma v.b.) adli kaydı olduğu tespit edilmiştir.’

Provokasyonun siyonistçesi işte böyle olur. Tacizi yaptırır, sonra da farklı bir tacizci güruhla tepki adı altında sokakları velveleye verip kamu düzeni ve halkın huzuru dinamitlemeye çalışırlar.

Buna Sorosçular, MOSSADçılar, CIAcılar hepsi birlikte kafa yormuş olmalı. Konuyu bir de “milliyetçilik” süsüyle süslediler mi ‘tadından geçilmez’ hani.

Allah aşkına şu an Arapları kıyımdan geçiren siyonistler, Arz-ı Mevud’a konmuş Türkleri, Kürtleri sever mi?! Köle ruhluların mukayese yeteneği de kalmadı.

Ve ne yazık ki bu sefihlerin yaptıklarının ceremesini bütün bir ülke çekiyor.

 

Diğer Yazıları

Tüm Yazıları

Diğer Yazarlar

Tüm Yazarlar