AB "size yardım edelim" diyorsa mutlaka bir çapanoğlu vardır

Haber şu: Avrupa Birliği Türkiye’ye sahil güvenliğini güçlendirmede kullanılmak üzere 50 milyon Euro’luk bir fon vermeye hazır olduğunu açıkladı.

Ülkem insanı artık olgunlaştı. Eskiden olsa cici Avrupalı hayallerine kapılırdık. Zannederdik ki elin Avrupalısı bizim derdimizle dertleniyor, sorunlarımızdan dolayı gözüne uyku girmiyor.

Öyle ya tedrisatından geçtiğimiz eğitim kurumları, izlediğimiz televizyon filmleri, okuduğumuz gazeteler hep bunu bize söylüyordu: Avrupalılar bizim dostumuzdur ve güçlenmemiz için bize yardım ediyorlar.

ABD’nin gönderdiği yardımların, gönderdiği aşıların, AB’nin bağışladığı! Fonların hep bir amaca hizmet ettiğini yavaş yavaş da olsa öğrendik.

AB/ABD Türkiye’ye “yardıma hazır” sözünü işittiğimizde içimizden “hınzıır! Kimbilir neyin peşinde” diyoruz.

Bazen neyin peşinde olduğunu bilmesek de artık iyice belledik ki beyaz adamın(BATI) yardım edelim isteği ya bizi sömürmeye hizmet eder, ya da kendi güvenliklerini sağlamaya dönüktür ve bu amacına ulaşmada bizi araçsallaştırmak peşindedir.

Evet gelelim sahil güvenlik haberimize…

Avrupa Birliği Türkiye’ye sahil güvenliğini güçlendirmede kullanılmak üzere 50 milyon Euro’luk bir fon vermeye hazır olduğunu açıkladı.

Mesele şu: Son dönemlerde Suriyelilerin Akdeniz üzerinden Avrupa’ya gidişleri artmış durumda. AB Genişleme Politikalarından Sorumlu Genel Director Yardımcısı Maciej Popowski Türkiye’ye 50 milyon avro vererek Suriyelilerin Avrupa’ya ulaşmasını engellemeye çalışıyor.

Yani Türkiye’ye yardım yapalım derken aslında yatırımı kendi kıtalarına yapıyorlar, kendi güvenliklerini, yaşam biçimlerini korumaya çalışıyorlar.

Elbette kendilerini korumak istemeleri -kısmen- anlaşılabilir bir durumdur. Yani Türkiye'ye "size 50 milyon avro versek Suriyelilerin geçişini daha sıkı yapsanız" deseler anlaşılır bir durum bu. 

Ama hayır! Çok ortaçağca bir cümle bu!

En güzeli "sahil güvenliğinizi güçlendirmek için size fon sağlayacağız"

Bu cümle ile hem bizi uşak gibi çalıştırmayı, hem kendi işlerini bize yaptırmış olmayı, hem de iyilik perisi gibi görünmeyi başarabiliyorlar. 

Evet eskiden başarabiliyorlardı ama şimdilerde kedi gözlerini açtı.

Emperyalist sömürgeciliğe artık yeni cümleler lazım