İstanbullular Peygambere sadakatte buluştu
Her yıl düzenlediği etkinliklerle yüzbinleri meydanlara toplayan Peygamber Sevdalıları Vakfı, İstanbul'da da gerçekleştirdiği "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" programıyla bir kez daha Peygamber âşıklarını bir araya getirdi.
Peygamber Sevdalıları Vakfı Marmara Koordinatörlüğü, "Ahlak ve Adalet Rehberi Hazreti Muhammed" temasıyla "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" etkinliği düzenledi. Burada Peygambere sadakatte buluşan on binlerce İstanbullu fahri kâinata duydukları özlemi dile getirdi.
İşte, program ile ilgili tüm detaylar…
Yenikapı Miting Alanı'nda düzenlenen programda, okunan ilahi ile ezgiler eşliğinde getirilen tekbirler ve okunan salavatlarla heyecan doruğu çıktı.
Sık sık tekbirler ve salavatların getirildiği programda, ses sanatçılarının okudukları ilahi ve marşlarla büyük bir coşku yaşandı.
Peygamber Sevdalıları Vakfı Marmara Koordinatörlüğü tarafından geleneksel hale getirilerek düzenlenen etkinlikte, on binlerce Peygamber aşığı buluştu. Etkinlik alanında Tevhid bayrakları asıldı.
Alana ulaşımın rahat sağlanması amacıyla Peygamber Sevdalıları Vakfı üyeleri tarafından halk, kentin 75 noktasından yüzlerce araçla etkinlik alanına taşındı.
Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı etkinliğe gelenler, meydanın çevresinde kurulan polis kontrol noktalarından geçtikten sonra alana girdi.
Etkinliğin başlamasına saatler kala büyük etkinlik alanı hızla dolmaya başladı. Programda erkekler ve kadınlar için ayrı alanlar oluşturuldu. Etkinlik alanında halkın yoğun ilgi gösterdiği kermes düzenlendi.
Rehber TV'nin canlı olarak yayınladığı etkinliği, çok sayıda basın mensubu takip etti.
Etkinlikte, Peygamber Sevdalıları Vakfı'nın üyelerinden oluşan yüzlerce kişinin görevlendirdiği bildirildi.
Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından alana yakın bir yerde sağlık çadırı kuruldu. Etkinlik alanında kurulan sağlık çadırında çok sayıda sağlık personeli hazır bulundu. Ayrıca, alanda bir kayıp çocuk çadırı kuruldu. Peygamber Sevdalıları Vakfı'nın Tertip Komitesi tarafından yine halka dağıtmak için alana çok sayıda su taşındı.
Etkinlik alanında misafirleri ağırlamak için bir tribün hazırlandı.
Etkinliğe; HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcıları, Genel İdare Kurulu Üyeleri, İl, İlçe Başkanları, alimler, kanaat önderleri, STK temsilcileri katıldı.
Meydanı dolduran on binlerce Peygamber aşığı, okunan mevlitte duygu seline kapıldı.
Saat 14.00'de başlayan ve Mustafa Karakaş'ın sunuculuğunu yaptığı etkinlik, Allah'ın kelamı Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından ilahilerle devam etti. Ardından salâvat ve tekbirlerin bir an bile eksilmediği programda, Peygamber Efendimizin üzerine yazılan ilahi ve ezgiler seslendirildiği sırada coşku zirveye çıktı.
"Ahlak ve Adalet Rehberi Hazreti Muhammed" temasıyla düzenlenen programa, on binlerce Peygamber sevdalısı halk katıldı. Etkinlik alanına toplanan halk, fahr-i kâinata duydukları özlemi bir kez daha haykırdı. Efendimize olan özlemin doruğa çıktığı etkinlik alanında oluşan manevi atmosfer, iliklere kadar hissedildi.
Programda bir konuşma yapan Araştırmacı-Yazar Mehmet Göktaş, İstanbul'un İslam'la, Hazreti Muhammed ile aziz olduğunu vurguladı.
"İstanbul İslam'dan ayrı düşünülemez"
İstanbul'un mazlumlara yardım eli uzatan bir şehir olduğunu belirten Göktaş, "Önce şu husus herkes tarafından bilinmelidir ki, İstanbul'u İslam'dan ayrı düşünmek muhaldir. Fethedildiği günden bu yana bu misyonunu hiçbir zaman kaybetmediği gibi İstanbul'un İslam'la iç içeliği son zamanlarda daha da artırmıştır. Zaten Osmanlının başşehri olma özelliğini fiili anlamda hiçbir zaman kaybetmediği gibi İslam dünyasının şu en kritik döneminde bu konumu çok daha belirgin hale gelmiştir. Bugün yeryüzünde zulme karşı en yüksek sesin çıktığı yer İstanbul değil de neresidir. Dünya genelindeki mazlumların aklına ilk gelen, gözlerini ilk çevirdikleri yer İstanbul değil midir? Bütün dünya biliyor ki, nerede bir felaket, nerede bir afet ve bela olsa imdat çığlıklarına ilk uzanan el İstanbul'un eli değil midir? Kısacası İstanbul bugün dünya genelindeki bütün mazlumların bakışlarını ilk çevirdiği noktadır." dedi.
"İstanbul Peygamber sevdalısı Müslümanlarıyla da azizdir"
İstanbul'un İslam'la aziz olduğuna işaret eden Göktaş, "Hazreti Muhammed Aleyhisselam ile aziz olmuştur. Fakat İstanbul sadece tarihi yapılarıyla, kubbeleriyle, minareleriyle ve sütunlarıyla aziz değil, sadece bunlarla Hazreti Muhammed Aleyhisselam'ı hatırlatmaz, Peygamber sevdalısı Müslümanlarıyla da azizdir, Peygamber sevdalılarıyla Peygamber Sallallahu Aleyhi Vesellem'i hatırlatır. İstanbul İslam ulemasının en yoğun olduğu merkezdir, İslami ilimlerin en alt basamağından tutun en üst seviyede kadar en yoğun bir şekilde tahsil edildiği yerdir. İstanbul, İslami medyanın, her türlü İslami yayıncılığın yapıldığı ve yayıldığı merkezdir. Yani İstanbul gerçekten Aziz İstanbul'dur. İstanbul şu anda yüzlerce medresenin, yüzlerce zaviyenin faaliyet gösterdiği, yüzlerce mürşidin irşad faaliyetinde bulunduğu koskoca bir âlemdir." diye konuştu.
"İslam'da lider denince akla ilk adalet gelir"
Allah'ın Peygamberleri yeryüzüne adalet için gönderdiğini vurgulayan Göktaş, "Peygamber Efendimiz adalet nerede lazımsa Allah onu o konuma getirdi ve bu dünyadan giderken ve bize ticarette, savaşta, devlet yönetiminde nasıl adil olunacağını gösterdi. Vefat ettikten sonra da ortalığı boş bırakmamıştır. İslam'da lider denince akla ilk adalet gelir. Peygamberler de böyleydi. Peygamberlerin varislerinin de görevi adaleti tesis etmektir. Çünkü Allah'ı gazaba getiren en büyük günah zülümdür. Müslümanlar yeryüzünde adaleti tesis etmekle yükümlüdür. Bunun için de Müslümanların lider olmaları gerekiyor. Çünkü adaleti ancak yönetici olan basiret sahipleri getirecektir. Allah müminlerin adaletli olmalarını istiyor ve önder olmalarını istiyor." ifadelerini kullandı.
"Müslümanlar adil liderleri bekliyorlar"
Müslümanların hiçbir zaman adaletten ayrılmaması gerektiğine dikkat çeken Göktaş, İslam coğrafyasının emperyalistlerin elleriyle kan ve gözyaşlarına döndüğünü aktararak şunları söyledi:
"Bu dünyada insanlık öyle bir savrulmuştur ki milyarlarca insan emperyalistlerin zulmü altında inim inim inliyor. Müslümanlar adil liderleri bekliyorlar. Dünya şu an Müslümanları izliyor. Ben buradan sesleniyorum; hiç kimsenin İslam'ı lekelemeye hakkı yoktur. Onun için biz eşlerimize, çocuklarımıza adaleti uygulamaya başlayacağız. Daha sonra iş verenler olarak adaleti ayakta tutmaya gayret etmeye çalışacağız. İstanbul Sinan'dır, İstanbul Eyüp El Ensairi'dir. İstanbul Fatih'tir. İstanbul Selahaddin'in torunlarıyla birleşirse daha güzel olacaktır."
Konuşmanın ardından sahnede yerini alan sanatçılar birbirinden güzel ilahiler seslendirdiler. Peygamber aşığı on binler hep birlikte ilahi ve salâvatlara eşlik etti.
"Peygamber ahlakı ve adaleti İslam'ın kutsallarına sahip çıkmayı gerektirir"
Daha sonra Peygamber Sevdalıları Vakfı Eğitim Komisyonu Üyesi Eğitimci Faruk Kedboğa, "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" etkinliğinin mesajını içeren 10 maddelik bir metin okudu.
Efendimizin ahlak ve adaletine vurgu yapılan mesajda, "Peygamber ahlakı; İslam'ın şiar ve sembol değerlerine sahip çıkmayı gerektirir. Mescid-i Aksa Müslümanların ilk kıblesidir, Kudüs de İslam yurdu olup Müslümanların yolunu gözlemektedir. Peygamber ahlakı; İslam kardeşliğini önceler. Bu kardeşlik, Müslüman bireyden ümmet inşa etme anlayışını esas alır. Her türlü İslam dışı anlayışlar, kavmiyetçilik ve milliyetçilik cahiliye adetlerindendir. Peygamber adaleti; ümmeti bir bütün olarak kabul eder ve dokunulmazlık altına alır." ifadeleri öne çıktı.
Coşkunun hiç azalmadığı programda sunucu Mustafa Karakaş, Peygamberimizi konu alan bir şiir okudu.
Son olarak etkinlikte bir konuşma yapan İTTİHADUL ULEMA üyesi Ömer Çelik, Peygamber efendimizin yüce ahlakına değindi.
"Peygamberimiz insanlık için en yüksek medeniyeti tesis etti"
Hazreti Muhammed'in, cehalette karanlığa bürünen Arap toplumunu, kısa bir süre içinde İslam dininin nurlu aydınlığına çıkarmayı başarıp insanlık için en yüksek medeniyeti tesis ettiğini belirten Çelik, "Bu medeniyeti insan cesetleri üzerine değil, sevgi ve kardeşlik esası üzerine kurdu." dedi.
Peygamberimizin günah olan işlerden kaçındığını, hiç kötü söz söylemediğini vurgulayan Çelik, "Kimseye kötülük yapmazdı. Kimsenin gönlünü kırmaz, hiç kimseyi hor görmezdi. Herkese karşı adil davranır, hak sahibine hakkını verirdi. Toplumun ayakta durmasını, adalet ilkesinin sağlam olmasına bağlardı. Düşmanlarına karşı bile adil idi. Her konuda olduğu gibi adalet konusunda da yegâne ölçüsü Kur'an'ın ortaya koyduğu ölçüydü. Ashabına da adaletli olmalarını, ölçü ve tartıda hakkaniyetten ayrılmamalarını tavsiye ederdi. Özellikle idarecilerin ve amirlerin adaletli olmalarına itina gösterirdi." şeklinde konuştu.
"Ahlakı Kur'an olan Peygamberimiz, siyasî ve askeri deha sahibiydi. Bu sayede insanlık tarihinin en büyük inkılabını gerçekleştirdi." diyen Çelik, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bu kadar kısa bir süre içinde O'nun başardığını gerçekleştiren bir başka lider veya kahraman görülmemiştir. Cehaletin karanlığına bürünmüş, kendi elleriyle yaptıkları putlara tapan, her şeyi onlardan bekleyen Arap toplumunu, 23 yıl gibi kısa bir süre içinde İslam dininin nurlu aydınlığına çıkarmayı başarmış, insanlık için en yüksek medeniyeti tesis etmişti. Bu medeniyeti insan cesetleri üzerine değil, sevgi ve kardeşlik esası üzerine kurdu. Çünkü kendisine vahiy edilen İslam dini, insanlığı kurtarmak gayesini güdüyordu. Peygamber Efendimizin adalet ahlakı O'nun günlük hayatının en ince detaylarına kadar kuşatmıştı. Yabancılarla ve yakınlarıyla; yolculukta ve ikamette; alacaklıyken ve borçluyken o hep adil davranmıştır."
Yapılan konuşmaların ardından bir kez daha sahnedeki yerini alan sanatçılar, seslendirdikleri ilahi ve ezgilerle katılımcılara unutulmaz anlar yaşattı.
Etkinlik İTTİHADUL ULEMA üyelerinden Molla Abdülbari Çelik'in yaptığı dua ile son buldu. (Mehmet Fatih Akgül, Nizamettin Aşkın, Zeyd Varol-İLKHA)
Ağrı'da Muhammed'i sevda coşkusu
Ağrı'da heyecanla beklenen "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" etkinliğinin program akışı belli oldu.
Ağrı'da, Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından düzenlenen "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" etkinliğinin program akışı belli oldu.
Peygamber Sevdalıları Vakfı Ağrı İl Koordinatörlüğü tarafından organize edilen ve saat 13.30'da başlayan "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" etkinliğinin program akışı açıklandı.
Etkinliğin program akışı şöyle:
Canlı İlahiler
-Tekbir, İllallah, Muhammed e Muhammed-Özcan Güner
- Ey Resul, Medîneya Mûnewer-Mücahit Oğur
- Lailaheillallah, Önderimiz Peygamber- Abdullah Olam
Ana program akışı
13.25 ile 13.30 arası ana programa geçiş için Hamza Yılmaz sunumu.
13.30 Kur'an-ı Kerim tilaveti, Kuran Hafız Muhammed Hoca
13.45 teşekkür ve sunumun ardından canlı ilahiler seslendirilecek.
Canlı ilahi ve ezgiler
14.05 Esma'ül Hüsna ve Mevlid-i Şerif, Mehmet Nogay, Mücahit Oğur tarafından okunacak.
Günün anlam ve önemine binaen İTTİHADUL ULEMA üyesi Molla Emrullah Uysal Türkçe konuşma yapacak.
14.35 Yeniden ilahi ses sanatçıları sahne alacak. (Ömer Adıgüzel, Hamza Zeren-İLKHA)
Van Peygambere olan aşkını bir kez daha ispatladı
Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından düzenlenen "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" etkinliğine katılan binlerce Vanlı, meydanları doldurarak Peygambere olan aşkını bir kez daha ispatladı.
Peygamber Sevdalıları Vakfı Van İl Koordinatörlüğü tarafından, "Ahlak ve Adalet Rehberi Hazreti Muhammed" temasıyla Kale Miting Alanı'nda "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" etkinliği düzenlendi.
Programa katılan 7'den 70'e on binlerce Vanlı, Peygambere olan aşkını soğuk havaya rağmen bir kez daha ispatladı. Etkinlik boyunca dillerinden tekbir ve salavatları eksik etmeyen Vanlılar, düzenlenen etkinliğe renk katılar.
Etkinlik, ses sanatçıları Rıdvan Arslan, Zafer Yaren, Yakup Kazak ve Derviş Madsor'un seslendirdiği ilahi ve ezgilerle devam ederken, okunan Mevlid-i Şerif ile manevi hava doruğa çıkarak gözyaşları döküldü.
Peygamber Sevdalıları Vakfı Van İl Koordinatörlüğü tarafından düzenlenen etkinlikte on binlerce Peygamber aşığı bir araya geldi. Etkinlik öncesi alanın farklı noktalarına peygamber Efendimize olan sevgiyi hatırlatan pankartlar ve brandalar asıldı.
Etkinlik alanına dev bir platform ve platformu yanına misafirlerin ağırlanacağı bir tribün kuruldu. Dev ekranların kurulduğu alanda, haremlik ve selamlığa önem verilerek erkek ve bayanlar için yerler ayarlandı. Alana gelen vatandaşlara yardımda bulunmak üzere hem etkinlik alanında hem de şehrin farklı noktalarındaki güzergâhlarda, Peygamber Sevdalıları Vakfı Tertip Komitesi tarafından yüzlerce kişi görevlendirildi.
Etkinliğe saatler kala Peygamber aşığı Van halkı, guruplar halinde alana akın etmeye başladı. Alanın çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Etkinlik alanının girişinde erkek ve bayanlar için ayrı ayrı kurulan kontrol noktalarından geçirildikten sonra alana geçildi. Etkinlik alanın çevresinde seyyar satıcılar ise kurdukları tezgâhlarda yiyecek ve su satmaya başladılar. Etkinlik alanına gelemeyen vatandaşlarda tarihi kalenin dibindeki yeşil alanda bulunan parklarda oturarak etkinliği takip ettiler.
Etkinlik alanında kurulan çadırlarda halka açık kermes düzenleyen Peygamber Sevdalıları Vakfı Van İl Koordinatörlüğü'ne bağlı dernekler, Peygamber aşığı halkın büyük ilgisiyle karşılaştı.
Yine etkinlik alanında oluşacak rahatsızlıklara karşı kurulan sağlık çadırında ambulans, sağlık memuru ve hemşirelerden oluşan sağlık ekipleri hazır bulunduruldu. Aynı şekilde ailesini kaybeden çocuklara daha rahat ulaşılması için etkinlik alanında çocuk kayıp çadırı kuruldu. Yaşlı ve engelli vatandaşlar için yer ayarlandı. Peygamber Sevdalıları Vakıf tarafından en ince ayrıntısına kadar tüm hazırlıklar yapıldı. Rehber TV canlı olarak yayınladığı etkinliği, çok sayıda basın mensubu takip etti.
Etkinliğe; HÜDA PAR Genel İdare Kurulu Üyesi Mehmet Mehdi Oğuz, İl Başkanı Fevzi Doğan, Yeniden Refah parti Van İl Başkanı Operatör Doktor Abdullah Lenk, STK temsilcileri, çok sayıda âlim ve kanaat önderleri hazır bulundu.
Etkinlik 13.30'da başladı
Saat 13.30'da başlayan Mustafa Öztunç'un sunduğu etkinlik, Nurullah Balka'nın Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından ilahilerle devam etti. Ardından salâvat ve tekbirlerin Van semalarını inlettiği programda, coşku doruğa çıkarken, okunan Mevlid-i Şerifle gözyaşları döküldü.
Programda Kürdçe bir konuşma yapan İTTİHADUL ULEMA üyesi Molla Muhammed Beşir Varol, ümmetin kurtuluşunun Hazreti Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vesselem) yolunu takip ederek, sünnetine sarılmakla olabileceğini belirtti.
Hazreti Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vesselem) sonra hiçbir rehbere ihtiyaç olmadığını vurgulayan Varol, yeniden Peygamberin yoluna dönülmesi gerektiğini söyledi.
Bugünün çok önemli olduğunu hatırlatan Varol, "Bugün kıymetli bir gündür. Bugün Peygamberimizin gelişidir. İnsanlığın rehberidir. Allah, bu Peygamberi bize rehber olarak göndermiştir. Herkes kendisini rehber ilan edebilir. Ama önemli olan Allah'ın bunu rehber ilan etmesidir. Allah, Hazreti Peygamberi bütün insanlığa rehber ilan etmiştir. Önceleri gönderilen Peygamberler de rehberdiler. Yalnız kendi kavimlerinin rehberiydiler. Allah, Peygamberimizi tüm insanlığa rahmet olarak göndermiştir. İnsan, cin, melek, tüm kâinat Peygambere iman etmek zorundadır. Allah, Rahmet isteyenlerin, adalet isteyenlerin, özgürlük isteyenlerin ve esaretten kurtulmak isteyenlerin Peygambere tabi olmasını istemektedir." dedi.
"Peygamberin arkasında gitmezsek, imtihanı kaybederiz"
Allah'ın hayatı iki merhaleye ayırdığını dile getiren Varol, şunları söyledi:
"Size birkaç hakikati anlatacağım. Bu hakikatleri unutmayalım. Bu hakikatlerden biri biz yokken Allah bizi yarattı. Nasıl yarattıysa bir gün öleceğiz de. Allah, bu hayatı iki merhaleye ayırmış. Birinci merhale imtihandır. İkinci merhale ise mükâfat ve ceza merhalesidir. Bu dünyada içinde bulunduğumuz merhale imtihan merhalesidir. Kâinatın sahibi bizi bu dünyaya getirdi. Bizi birçok şeyle imtihan ediyor. Allah, bize bir din göndermiştir. Bize son din olan İslam'ı göndermiştir. Bununla bize imtihan ediyor. Dinini takip ediyor muyuz etmiyor muyuz diye? Allah'ın dininin arkasında gidersek bu imtihanı kazanacağız. Allah'ın ebedi cennetini kazanacağız. İnsan ne isterse cennette vardır. Allah'ın dinini takip etmezsek, onun ahkâmına ve kanunlarına göre hareket etmezsek, gönderdiği Peygamberin yolunu takip etmezsek, bize rehber olarak gönderilen Peygamberin arkasında gitmezsek, imtihanı kaybederiz. Allah'ın azabına uğrayarak cehenneme gideriz. Kur'an bunu beyan ediyor, bu hikâye değildir, Kur'an mucize olan Allah'ın kelamıdır. Bin 400 yıldır bu kadar filozof, alim ve bilim adamları gelmiş ve hepsi bir araya gelse Kur'an'dan bir süre yapamazlar. Bu da Kur'an'ın Allah'ın kelamı olduğunun delilidir. Allah, bizi ibadet için yaratmıştır. Hayatımızı Allah'ın nizamına, kanununa, şeriatına göre sürdürsek, imtihanı kazanırız. Eğer bunu yaparsak zalimler üzerimizde hüküm sürdüremezler."
"Peygamberimizin hayatını okumazsak, kurtuluşun yolunu elde edemeyiz"
Bugün ümmetin içinde bulunduğu kötü durumun temel sebebinin, Allah'ın kanunlarından uzak kalınmasından kaynaklandığının altını çizen Varol, Allah'ın ipine sımsıkı sarıldığında zalimlerin hüküm süremeyeceğini ifade etti.
Varol, "Bugün zalim, diktatör, kafir ve hainler içimize bu kadar fitne koydular. Bugün içimizde bu kadar zulüm hâkimse bunu nedeni Allah'ın hükmüne göre hareket etmediğimiz içindir. Bugün dünyada zülüm ve hakaret vardır. Sebebi Allah'ın hükmüne göre hareket etmediğimiz içindir. Allah'tan başak bir ilah tanımıyoruz. Allah'ın yolunu takip edersek, bu dünya cennet gibi olacaktır. Adaletin hükmü Allah'ındır. Allah'ın bir ismi de adildir. Çünkü kâinatı o yaratmış. Bizi o yaratmış. Her şey onun elindedir. Her şeyimizi o veriyor. Dünyada da ahirette de kâinatın rabbine muhtacız. Dünya ve ahirette kurtuluşumuz onun elindedir. Allah emir ve yasaklarını, kurtuluşumuzu Peygamberin vasıtasıyla bize bildirmiş. Allah'ın adına bize sözcülük yapan Peygamber Efendimizdir. Onun için Allah'ın hükmünü Hazreti Muhammed'den öğrenelim. Peygamber vasıtasıyla bize gönderilen Kur'an-ı okuyalım. Hak ve adaletin yolu Kur'an'dır. Kur'an-ı okuyalım. Peygamberimizin hayatını okumamız lazım. Peygamberimizin hayatını okumazsak, kurtuluşun yolunu elde edemeyiz. Kurtuluş bundadır. Bunu yaparsak dünya ve ahiretimizi kurtarırız. Allah'ın azabından kurtuluruz. Allah'ı seviyorsak Peygambere tabi olmalıyız. Onun yolunu takip etmeliyiz. Allah ve Peygamberin yolunu takip etmezsek, zalim ve İslam düşmanlarının yolunu takip edersek, dünyada da ahirette hedefimize ulaşamayız. Dünyada da kaybederiz. Zalim, hain ve diktatörler her zaman bizi kandıracaklar. Eğer Peygamberimizin yolunu takip edersek o zaman emellerimize ulaşacağız." diye konuştu.
"Hak ve adalet rehberi Hazreti Muhammed'dir"
"Allah'ın ipine sarılalım. Kim Allah'ın ipine, İslam'ın adaletine, Allah'ın dinine sarılırsa kurtulacaktır." diyen Varol, son olarak şunları söyledi:
"Ümmet, Allah'ın Peygambere gönderdiği adalete sarılırsa, zalimlerin zulmünden kurtulacaktır. Tağuta karşı çıkıp, Allah'a iman edersek kurtuluruz. Allah'ın hükümlerine iman edersek kazanacağız. İnsanlık ne kadar Allah'tan uzaklaştıysa o kadar fazla zulme maruz kalmıştır. Ne zaman ki Allah'ın dinine sarıldıysa, zulüm ve hakaretten kurtulmuştur. Peygamberden sonra hiçbir rehbere ihtiyacımız yoktur. Hak ve adalet rehberi Hazreti Muhammed'dir. Yeniden Peygamberin yoluna dönelim. Onun yolunu takip edelim."
"Bu meydanda herkesin yüreği Muhammedi sevdayla coşuyor"
İlahilerin seslendirildiği etkinlikte manevi hava doruğa çıktı. Kız ilahi ekiplerinin ardında Türkçe bir konuşma yapan Peygamber Sevdalıları Marmara Koordinatörü Dönem Sözcüsü Yusuf Tutak, Hazreti Muhammed'in (Sallallahu Aleyhi Vesselem) sadece insanlara değil, her canlıya karşı adil olduğunu belirtti.
Tutak, "Muhammedi sevda genç, yaşlı, kadın, erkek, çocuklar demeden meydanlara taşıyor. Hep gençlerden bahsediyorduk. Ama bugün çocukları görüyorum. Ellerinde tevhid bayrakları, anneleri onları güzel giydirmiş, tokalarını takmış, saçlarını taramış meydanlara inmiş. Bunu buraya getiren Muhammedi sevdadır. İnsanlığın Hazreti Peygamberden alacağı ve ondan öğreneceği çok şey var. O sadece insanlara adaletle davranmıyordu, hayvanlara da adaletle davranıyordu. O en büyük hayvan hakları savunucusuydu. Genciyle yaşlısıyla, kadınıyla ereğiyle, bu meydanda her kesin yüreği Muhammedi sevdayla coşuyor." dedi.
Coşkunun dorukta olduğu, tekbir ve salavatların hiç eksik olmadığı program, Faysal Arslan'ın yaptığı dua ile sona erdi. (Şükrü Tontaş/Sedat Karatay/M. Sait çelik/Ayetullah Tarhan-İLKHA)
Elazığ'da Muhammedî sevda coşkusu
Peygamber Sevdalıları Vakfı Elazığ Koordinatörlüğü tarafından "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" etkinliği düzenlendi.
Peygamber Sevdalıları Vakfı Elazığ Koordinatörlüğü tarafından "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" etkinliği düzenlendi.
"Ahlak ve Adalet Rehberi Hazreti Muhammed" temasıyla düzenlenen etkinlik Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
İlahi ve ezgilerin seslendirildiği etkinliğin açılış konuşmasını Peygamber Sevdalıları Vakfı Elazığ Koordinatörü Başkanı Zülfü Öztürk yaptı.
Toplumda yaşanan ahlaksızlık ve adaletsizliğe dikkat çeken Öztürk, Peygamber Sevdalıları olarak yaşananlara seyirci kalamayacaklarını söyledi.
Öztürk şöyle konuştu: "Ahlak ve adalet rehberi Hazreti Muhammed'in (salallahu aleyhi vesellem) getirmiş olduğu ilke ve prensipler yerleşene kadar asla seyirci kalmayacağız. Bu yüzden işimizin vaktimizden çok olması sebebi ve bilinciyle gereksiz tartışma ve kavgalardan uzak duracağız. İslam ümmetini parçalayan, gücünü zayıflatan, zillete düşüren; tekfircilik, mealcilik, kavmiyetçilik, mezhepçilik, taassupçuluk gibi zehirli fikir ve akımlardan uzak duracağız. Saf ve berrak olan Kur’an-ı Kerim ve sünnet ışığında yürüyerek 'Ahlak ve Adalet Rehberi olan Hazreti Muhammed'in davasını, misyonunu ve mücadelesini taşımaya devam edeceğiz."
Programa konuşmacı olarak katılan İbrahim Yaz, Vakfın bu yıl ki temasını işledi. Yaz, "Cenab-ı Allah Habibini anmış ve zikretmiştir. Biz Müslümanlara düşen Peygamber Efendimizi ve sünnetini anlamak evimize, sokaklarımıza, mahallemize ve memleketimize taşımaktır. Kısacası hayatımızın her anında ve alanında Peygamber efendimizi yaşatmaya ve onu insanlara örnek olarak göstermeye muhtacız. Toplum olarak birçok sorunlarla karşı karşıyayız. Bu yılki temanın ana öğesi ‘Adalet ve Ahlak Peygamberi' Değerli kardeşlerim, adalet ve ahlak önderi Rasulullah, toplum olarak biz Müslümanların hayatında ne kadar yer tutuyor. Bunu ciddi manada sorgulamamız lazım. Bugün İslam Ahlakı bizim medeniyetimizde, evlerimizde, sokaklarımızda ve mahallelerimizde yer tutmuş mu? şeklinde sorarak herkesin kendini sorgulaması gerektiğini belirtti.
"Her bir kardeşimiz Muhammed-i misyonu yüklenmeli"
Ahlaki manada ülke olarak gittikçe yozlaşan bir toplum olduğuna dikkat çeken Yaz, "Aslında İslam coğrafyasının tümü bu tablo içerisindedir. Peygamberin ahlakı hayatımızın içerisine sirayet etmiyor. Çocuklarımız Peygamberin ahlakından mahrum bir şekilde yetişiyor. Bakınız gittikçe evlilikler azalıyor boşanmalar ise çoğalıyor. Zina yükseliyor, insanlar içki içmeye başlıyor. Kumar, yalan, ahlaksızlık ve bütün kötü örnekler Müslüman toplum üzerinde adeta bir veba gibi yayılıyor. Öyleyse bir sorun ve sıkıntı var değerli kardeşlerim. Bu sıkıntının derdini ve çaresini bulamasak bu veba bizleri de tehdit edecek hale gelecektir. Toplum olarak her zamankinden daha fazla Peygamber efendimizi anlamaya mecburuz. Değerli kardeşlerim ahlaki olarak çöken bu toplumun karşısında, her bir kardeşimiz Muhammed-i misyonu yüklenmeli her bir bacımız Hazreti Aişe’nin ve Hazreti Hatice’nin misyonunu yüklenmeli ki bu toplum, ticaretimiz, komşuluğumuz, akrabalığımız düzelsin. İçimizdeki nefis putları yerle yeksan olsun. Ancak bizler bu şekilde Muhammed-i Sevdanın bir ferdi ve neferi olabiliriz." ifadelerini kullandı.
Program yapılan duanın ardından son buldu. (Mustafa Daşatan - İLKHA)