Journal of Pharmaceutical Analysis dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma, yapay zekâ ile gelişmiş sensör teknolojisinin birleşimiyle, terdeki sinyallerin hormonlar, biyobelirteçler ve ilaç seviyeleri gibi sağlık göstergelerini takip etmekte nasıl kullanılabileceğini ortaya koyuyor.
Araştırmaya göre, bu teknoloji sayesinde diyabet, kanser, Parkinson ve Alzheimer gibi hastalıkların erken belirtileri tespit edilebilir.
UTS (University of Technology Sydney)’den analitik kimyager Dr. Dayanne Bordin, şöyle diyor:
“Ter toplamak ağrısız, basit ve invaziv olmayan bir yöntem. Bu, özellikle gerçek zamanlı ve sürekli izleme için, kan veya idrara kıyasla cazip bir alternatif.”
“Kalp atışı, adım sayısı ya da tansiyon gibi verileri Apple Watch gibi giyilebilir cihazlarla takip etmeyi seven herkes, terin sunduğu verilerle de ilgilenecektir.”
Halihazırda piyasada bulunan bazı cihazlar ter takibi yapabiliyor. Örneğin, Gatorade’in ter yaması, tek kullanımlık bir etiket şeklinde giyiliyor ve bir uygulamayla eşleşerek ter oranınızı ve sodyum kaybınızı analiz ediyor, size özel öneriler sunuyor.
Mikroakışkan sistemler, esnek elektronikler ve kablosuz teknolojilerdeki hızlı gelişmeler sayesinde, cilde yapışan, hafif ve sürekli ter toplayabilen yeni nesil sensörler geliştiriliyor. Bu sensörler yapay zekâ ile birlikte kullanıldığında, vücutta bulunan karmaşık biyokimyasal sinyalleri analiz edebiliyor ve özel sağlık bilgileri sunabiliyor.
Sporcular, bu teknolojiyle egzersiz sırasında elektrolit kayıplarını anlık olarak takip edebilecek. Ayrıca yarışma öncesi doping kontrolü gibi alanlarda da kullanımı mümkün olabilir.
Diyabet hastaları için de umut verici olan bu sistemin, gelecekte kan yerine terden glikoz seviyesini ölçebilecek hale gelmesi bekleniyor.
Yapay zekâ artık, terdeki moleküler sinyalleri fizyolojik durumlarla ilişkilendirebilecek kadar büyük veri setlerini işleyebiliyor. Araştırmacılara göre sıradaki adım, bu analizleri yapabilen düşük enerjili, kompakt ve güvenli veri aktarımı olan cihazlarla entegre etmek.
UTS araştırmacıları şu anda, terin temel fizyolojik özelliklerini anlamaya çalışıyor ve glikoz, kortizol gibi iz miktardaki biyobelirteçleri tespit edebilecek mikroakışkan cihazlar geliştiriyor.




