Hollanda Ulusal Güvenlik ve Terörle Mücadele Koordinatörlüğü (NCTV), yayımladığı yeni "Devlet Aktörlerinden Kaynaklanan Tehdit Değerlendirmesi" raporunda, işgalci israili ilk kez Hollanda için potansiyel bir ulusal güvenlik tehdidi olarak tanımladı. Bu adım, Avrupa'da benzeri görülmemiş bir düzeyde diplomatik yankı uyandırdı.
Raporda israilin, Hollanda kamuoyunu ve siyasi karar alma mekanizmalarını etkilemek amacıyla çeşitli dezenformasyon kampanyaları düzenlediği belirtildi. Özellikle Kasım 2024'te Amsterdam'da Maccabi Tel Aviv taraftarlarının neden olduğu olaylar sonrası, israil Dışişleri Bakanlığı'nın Hollandalı gazeteci ve milletvekillerine resmi olmayan yollarla belge dağıttığı; bu belgelerde, Hollanda vatandaşlarına ait "olağandışı ve istenmeyen kişisel bilgiler" bulunduğu iddia edildi.
NCTV, ayrıca israil ve ABD'nin, Lahey merkezli Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) uyguladığı baskıların, bu kurumun bağımsızlığına ve Hollanda'nın uluslararası hukuka olan bağlılığına zarar verebileceğine dikkat çekti.
Raporun en dikkat çeken yönlerinden biri ise israilin bu kez "casusluk" başlığı altında değil, doğrudan "iç siyaseti etkileme ve dezenformasyon" bağlamında ele alınması oldu. Bu durum, israilin Avrupa'daki diplomatik pozisyonunun yeniden değerlendirilmesine yol açabileceği yorumlarına neden oldu.
