Hizbullah'a ait Al Manar televizyonuna konuşan Kasım, "ABD, Lübnan’da sorunları çözmeye, İsrail’in saldırılarını durdurmaya ve Lübnan’ın egemenliğini desteklemeye çalıştığını iddia ediyor. Ancak tecrübeler, bunun doğru olmadığını gösteriyor. ABD, tarafsız bir arabulucu değil, aksine saldırının başlıca sponsoru ve genişlemesine katkı sağlayan taraftır." ifadelerini kullandı.
Her ABD heyeti ziyareti veya Washington’dan ya da ona destek veren taraflardan gelen her açıklamanın ardından Lübnan’a yönelik saldırıların arttığını belirten Kasım, "Amerikan açıklamaları genellikle israil’i haklı gösterir. İsrail’i iyilik yapan bir devlet gibi sunarken, sorumluluğu Lübnan’a yükler, ülkemizi baskı altına alır, gücünü, özgürlüğünü ve bağımsızlığını elinden almaya çalışır. Tüm bunlar İsrail’in çıkarına hizmet eder." dedi.
Kasım, siyonistr rejimin Lübnan’ı "Hizbullah’ın silahsızlandırılması" yoluyla güçsüz bırakmayı hedeflediğini vurgulayarak, "Bu yaklaşım, israil’in ‘Büyük İsrail’ projesi yönünde bir adımdır. Bu eğilim kesinlikle reddedilmektedir ve hiçbir vatansever Lübnanlı bunu kabul etmez." ifadelerini kullandı.
Lübnan Bakanlar Kurulu'nun 5 Ağustos 2024’te aldığı kararla, (Hizbullah dahil) ülkedeki tüm silahların devletin kontrolü altına alınması ve ordunun bu süreci yıl sonuna kadar tamamlaması öngörülmüştü. Ancak Naim Kasım, birçok kez yaptığı açıklamalarda Hizbullah’ın silahlarını teslim etmeyeceğini vurgulayarak, "israil’in işgal ettiği tüm Lübnan topraklarından çekilmesi gerekir." demişti.
Son haftalarda siyonist rejim, Lübnan’a yönelik saldırılarını yoğunlaştırarak Hizbullah üyeleri olduğunu iddia ettiği kişilere suikastlar düzenledi. Ülkenin güney ve doğusunda geniş çaplı hava ve kara saldırıları gerçekleştirdi. İsrail, bu saldırıları "Hizbullah’ın askeri altyapısını hedef alma" gerekçesiyle savunuyor.



