Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Onat Kutlar Konferans Salonu'nda düzenlenen seminerde; ailede yaşanan sorunların başında "ben merkezci" bir anlayışın geldiğine vurgu yapıldı.

Gaziantep'teki seminer, Muhammed Ata Yeğin'in okuduğu Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Sunuculuğunu Ömer Naimoğlu'nun yaptığı seminerin selamlama konuşmasını İDEV Gaziantep Temsilcisi Abdulkadir Aydoğan yaparken, programa katılan Özkan Yaman Hoca ise "Ben'im Değil Biz'im Hakkımız" konulu bir konuşma gerçekleştirdi.

Programda İDEV adına selamlama konuşması yapan İl Temsilcisi Abdulkadir Aydoğan, ailenin sağlıklı yapısını bozan unsurların başında "Ben Merkezci" bir anlayışın geldiğine vurgu yaptı.

"Bencil fertler, aile içindeki adaleti zedeler"

İslam dininin her durumda olduğu gibi aile içinde de adaletin esas olmasını gerekli gördüğüne işaret eden Aydoğan, "Aile, en dar anlamıyla anne, baba ve çocuklardan oluşan, toplumun en küçük yapısıdır. Bu yapının sağlıklı olması, toplumun sağlıklı olmasını sağlar. Aynı şekilde sıkıntılı ailelerden oluşan bir toplumun, sağlıklı bir toplum olduğunu söylemek mümkün olmaz. Ailenin sağlıklı yapısını bozan unsurların başında 'Ben' merkezci bir anlayış gelmektedir. Ailenin herhangi bir ferdi ya da fertlerinin bencil bir ahlaka sahip olması, tüm ailenin sıkıntıya düşmesine neden olur. Bencil fertler, aile içindeki adaleti zedeler, başkasının hak ve hukukunu gasp eder, ailenin diğer fertlerine karşı üstünlük mücadelesine girişir, dünyanın kendi etrafında döndüğünü sanarak aileyi maddi ve manevi olarak zor durumda bırakır. Bu bencillik ister babada ister annede isterse de çocuklardan herhangi birinde olsun fark etmez. Aile içindeki konumu ne olursa olsun, bencil fert her durumda aileye zarar verir." diye konuştu.

"Ailede bencillik değil, diğerkamlık geçerli olmalıdır"

"Her ne kadar her bireyin aile içinde belli bir hakkı ve hukuku varsa da herhangi bir fert, diğerine karşı kendi hakkından vazgeçme inceliğini gösterebilmelidir." diyen Aydoğan, "İslam, her durumda olduğu gibi aile içinde de adaletin esas olmasını gerekli görmüştür. Ailede her ferdin hakkı ve hukuku bellidir. Herhangi bir fert, kendisine biçilmiş olan hak ve hukukun dışında bir şey isterse yani başkasının hakkının kendisine verilmesini isterse bu durumda bencilce davranmış ve adaleti zedelemiş olur. Ailede bencillik değil, diğerkamlık geçerli olmalıdır." dedi.

"Ben-merkezci değil, biz-merkezci bir anlayışla olayları ve olguları değerlendirirsek başta aile olmak üzere bütün bir toplum kazanır"

Biz-Merkezci fertlerin oluşturduğu ailelerde herkesin birbirinin hakkına saygı duyacağının altını çizen Aydoğan, "Ailede bencillik yerine diğerkamlığın hâkim olması ya da ben-merkezci bir anlayışı reddederek biz-merkezci bir kimliğe bürünmek, aile sağlığı açısından gerekli hatta zorunlu bir durumdur. Biz-merkezci fertlerin oluşturduğu bir ailede herkes birbirinin hakkına saygı duyar, kendi hakkı konusunda ısrarcı olmaz, zaman zaman ailenin tümünün iyiliği ve selameti için kendi hakkından vazgeçme iradesini gösterir. Aile hayatını iyilikler, güzellikler ve doğrular üzerine inşa ettiğimizde, ben-merkezci değil, biz-merkezci bir anlayışla olayları ve olguları değerlendirirsek başta aile olmak üzere bütün bir toplum kazanır. Dinimizin de bizden istediği aslında tam da budur." ifadelerini kullandı.

Programa konuşmacı olarak katılan Özkan Yaman Hoca, sözlerinin başında Filistin'deki katliamlara dikkat çekti.

Yaman, "Biz çok büyük bir aileyiz, şu anda bu ailenin fertleri, Filistin'de çok vahşice katlediliyor, kızlarımız, çocuklarımız, annelerimiz, ablalarımız katlediliyor. Ve bizim ciğerimiz parçalanıyor, Her bir Filistinli acı çektiğinde onunla beraber biz de acı çekiyoruz. İçimiz kanıyor, zor günler, zor zamanlar…" ifadelerini kullandı.

Konuşmasını slaytlar eşliğinde devam ettiren ve insana dair bilgiler aktaran Yaman, "İnsanı tanıyan Hakk'ı da tanır", "Kendini bilen Rabbini de bilir" başlıkları altında önce insanı tanımak gerektiğine vurgu yaptı.

Program, Molla İbrahim Halil Esen'in yaptığı dua ile son buldu. (İLKHA)