Başkentliler: İşgalcilere destek veren bütün kaynakları kurutmamız lazım
İşgalcilerin ve onlara destek veren firmaların mallarının boykot edilmesi gerektiğini ifade eden Ankara'daki siyasi parti, yazar ve STK temsilcileri, yapılan boykotun asla bitirilmemesi gerektiğini belirtti.
İşgalci siyonist rejimin Gazze'deki katliamlarının ardından Türkiye ve dünya genelinde işgal rejimi mallarına karşı başlatılan boykot tüm yönleriyle devam ediyor.
Boykotun hiçbir şekilde bitirilmemesi gerektiğini ve hayatın her alanında olması gerektiğini aktaran HÜDA PAR Ankara İl Başkanı Ahmet Karaarslan, Araştırma ve Kültür Vakfı Başkanı Metin Mahitapoğlu, Araştırmacı-Yazar Süleyman Aslantaş ile Kudüs ve Tarihimiz Derneği (KUTAD) Genel Koordinatörü Abdullah Şık, İLKHA muhabirine önemli açıklamalarda bulundu.
Ankaralı siyasetçi, yazar ve STK temsilcileri, Gazze'de yaşanan soykırıma karşı kimin elinden ne geliyorsa yapması gerektiğini aktardı.
"Boykotun unutulmaması için sürekli gündemde tutulması gerekiyor"
HÜDA PAR Ankara İl Başkanı Ahmet Karaarslan
HÜDA PAR Ankara İl Başkanı Ahmet Karaarslan, "Gazze'deki katliam devam ediyor. Bu katliama ekonomik destek veren firmalar aynı şekilde desteklerini sürdürüyor. Malum olduğu üzere boykot ara ara unutulmaya yüz tutuyor. İnsanlar yavaş yavaş boykottan uzaklaşıyor biz yeniden buradan haykırıyoruz: Boykotu sürekli canlı tutalım, boykotu devam ettirelim ve boykot ile birlikte ekonomik baskıyı artıralım. Boykotun unutulmaması için sürekli gündemde tutulması gerekiyor." ifadelerine yer verdi.
"Siyonist israil ile ilgili mücadelemizin hayatın tamamını kuşatacak şekilde devam etmesi gerekiyor"
Metin Mahitapoğlu
Filistin Dayanışma Platformu Sözcüsü ile Araştırma ve Kültür Vakfı Başkanı Metin Mahitapoğlu, ise şunları aktardı:
"Siyonist israil ile ilgili mücadelemizin hayatın tamamını kuşatacak şekilde devam etmesi gerekiyor. Bu sadece meydanlara çıkıp basın açıklamaları ve yürüyüşler yaparak değil onların bütün damarlarını kurutacak şekilde hareket etmemiz gerekiyor. Bunun da en önemli ayaklarından bir tanesi de ekonomik boykottur. Siyonist israile destek veren bütün kaynakları kurutmamız lazım. Onlara karşı bir tavır ortaya koymamız gerekiyor. Bunun da günlük hayatımızdaki en önemli ayağı ekonomik boykottur. Onlara destek veren hiçbir firmanın ürünlerinin almamamız ve bunu bir yaşam tarzı haline ortaya koymamız gerekiyor. Çocuklarımız dahil olmak üzere ailece bunu bir refleks haline yani bir yaşam tarzı haline getirmemiz lazım. Boykot ettiğimiz ürünlerin yerine yerli ve milli olan ürünlere destek vererek onların güçlenmesi ve kaliteli hale getirmemiz gerekiyor. Bunu da bir yaşam tarzı olarak benimsememiz ve önemsememiz lazım."
"Bizim İslam dünyası ve Müslümanlar olarak siyonistlere karşı ciddi tavırları geliştirmemiz gerekir"
Araştırmacı-Yazar Süleyman Aslantaş
Boykotun tüm yönleriyle önemli olduğuna dikkat çeken Araştırmacı-Yazar Süleyman Aslantaş, "Tek taraflı, tek boyutlu bir boykot etkili olmaz. Ben boykotu 3 şekilde ele alıyorum. Bunları ekonomik, siyasi ve bürokratik boyut gibi bir takım boyutlarıyla ele alıyorum. Şu anda sadece siyonistlerin ürettiği malları alıp almama konusundan da öte bir şekilde bunun yanında diplomatik ve siyasi boykotu da uygulamamız gerekiyor. Şu an onların özellikle Gazze üzerinden ortaya koymuş oldukları katliamlar ve cinayetler noktasında muhatap dahi kabul edilmemeleri gerekiyor. Bu konuda da tabii ki bilhassa devletlere, devlet adamlarına önemli iş düşüyor. Eğer biz bunları siyasi ve diplomatik olarak muhatap kabul edersek bu onlara bir meşruiyet kazandırır. Onlar kurulduklarından bu yana yani 14 Mayıs 1948'den bu yana meşruiyeti olmayan bir devlettir. O batılıların ancak meşru gördüğü bir devlettir. Bizim İslam dünyası ve Müslümanlar olarak onlara karşı ciddi tavır geliştirmemiz gerekir." şeklinde belirtti.
"İşgalci israilin ürünlerini yemeyerek içmeyerek ölmeyiz ama yiyip içtiğimiz zaman kardeşlerimiz ölüyorlar"
KUTAD Genel Koordinatörü Abdullah Şık
Son olarak boykot ile ilgili Kudüs ve Tarihimiz Derneği (KUTAD) Genel Koordinatörü Abdullah Şık, "Bildiğiniz gibi Gazze'de katliam devam ediyor. Bu bizim için mücadelenin önemi boykottur. Kısaca şunu söylemek istiyorum. İşgalci israilin ürünlerini yemeyerek içmeyerek ölmeyiz ama yiyip içtiğimiz zaman kardeşlerimiz ölüyorlar. Yediklerimiz Gazze'ye bomba olarak düşüyor." diye konuştu. (İLKHA)