Basın açıklamasını Topluluk adına Betül Sağlık okudu. Sağlık, açıklamasına Gazze’deki vahşice katliam sona erene kadar her cuma günü, cuma namazından sonra program düzenleyeceklerini anımsattı.

Sağlık, geçen cuma üniversitede Filistin’deki katliamı unutmamak ve unutturmamak amacıyla resim sergisi açtıklarını hatırlatarak Kudüs davasını yüreğinde taşıyan gençler olarak bu hafta da basın açıklaması yaptıklarını söyledi.

"Filistin’de anne olmak, evlat olmak, çocuk olmak, eş olmak ve en önemlisi kadın olmak ateşten gömlek giymekle eşdeğerdir." diyen Sağlık, "Bir anne düşünün ki evladına yiyecek veremiyor, su veremiyor ve bütün bunlar yetmezmiş gibi her an bir bomba düşecek kaygısıyla yaşıyor. Gazze’de hastanelerde her gün yüzlerce kadın ve çocuk şehit oluyor. Çocuklar aç, susuz ve bombaların altında inim inim inlerken sözüm ona vicdanlı dünya halkları onları sadece izlemekle yetiniyor. Bir evlat, bir çocuk, bir küçük yürek düşünün ki iki eline annesinin, babasının ve kendisinin ismini yazmış. Neden biliyor musunuz? Eğer şehit olursa, cansız bedeninin kime ait olduğu tespit edilebilsin diye." dedi.

Açıklamasının devamında Sağlık şu ifadeleri kullandı:

"Gazze’de çoğu öğrencinin şehit olmasından dolayı 2023-2024 eğitim yılı döneminin son bulduğu ve eğitim hakları bir yana yaşam haklarının ellerinden alındığı zulüm kokan bir atmosferde madde 26 da 'herkes eğitim hakkına sahiptir.' diyen beyanname kutlandı. Ve bu sözde insan hakları beyannamesi maddeleri, bu şekilde uzayıp gitmektedir.

Sözde medeni dünya hiçbir zaman, kâğıt üzerinde yazılı olduğu kadar özgürlükçü ve eşitlikçi olmadığını son bir asırdır alenen göstermektedir. Batılı liderler başta olmak üzere birçok satılık lider, Siyonist işgalcilerin, Gazze’deki katliamına gözlerini yummanın ve tıkamanın ötesinde açık açık katliama destek vermektedir.

Dünya insan hakları beyannamesinin kabul edildiği günden bu yana insan hakları konusunda pratik ve eylemsel olarak bir gelişim görülmemiştir. Birleşmiş milletler, dünya sağlık örgütü ve Unesco’nun yalnızca bir tabela olduğu artık bütün insanlığın malumu olmuştur. Batı önceki yıllarda Bosna’da, ırakta, Afganistan’da Müslümanların katledilmesine nasıl göz yumduysa bugün de Gazze’de üç maymunları oynamaktadır."

Siyonist işgalcilerin Gazze'de 2 ayı aşkındır katliam yaptığını vurgulayan Sağlık, "Bizde diyoruz ki Müslüman kardeşlerimizi Filistin’de katliamlarla baş başa bırakan bir dünyada insan hakları bir cesetten ibarettir.

Ey dünya, Ey dünya liderlerinin eşleri, first lady’ler, ey sözde kadın hakları savunucuları, ey Müslümanlar … Neredesiniz? Hangi ölü toprak üzerinize saçılmış. Bu vahşete, bu yapılan katliama ne zaman ses çıkaracak ne zaman dur diyeceksiniz. Ey kokuşmuş vicdanlar, bu vahşete dur diyemeyenler, taş kalpliler." ifadelerini kulandı.

Sağlık açıklamanın devamında İslam ülkelerinin liderlerine ve uluslararası aktörlere çağrıda bulunarak şunları kaydetti:

"- Gazze’de yaşayan iki buçuk milyona yakın mazlum insanın hayatlarının idamesi için gerekli su, gıda, ilaç, barınma ve temel ihtiyaçların karşılanması için ‘’insani yardım koridoru’’ acilen açılmalıdır.

- Filistin’i devlet olarak tanıyan özgür ülkeler seçimle işbaşına gelmiş HAMAS a ve Gazze hükümetine denizden karan ve havadan ulaşmak için Siyonistlerden izin alma zilletinden kurtulmalıdır. Bu özgür ülkeler uluslararası hukuka uygun olarak HAMAS ile siyasi, ekonomik ve askeri iş birliği yapmalıdırlar.

- İşgal tamamıyla son bulana kadar Siyonist işgal rejimi ve ticari kurumlarına askeri, siyasi, diplomatik ve ekonomik tüm ilişkilere son verilmeli. Asla yeni bir iş birliği yapılmamalıdır.

- Siyonistlerin her bir saldırı, katliam, cürüm ve hukuk tanımayan uygulamalarına karşı mutlaka caydırıcı yaptırımlar uygulanmalıdır.

- Müslümanlar izzetli bir şekilde yaşamak istiyorlarsa aralarındaki ihtilafları bir kenara bırakıp siyasi, ekonomik ve askeri birliklerini kurmalı ve Siyonist vahşete dur demelidirler.

- Filistin davası ümmetin ortak davasıdır. Bu bilinç kaybolmamalı ve nesiller boyu diri tutulmalıdır.

Peygamber Efendimizin davetine iman eden tüm anne ve bacılarımızı Gazze’nin derdiyle dertlenmeye çağırıyoruz. Siyonist terör örgütü israil sadece Gazze’yi değil vicdanlarımızı ve insanlığımızı da gömmek, yok etmek istiyor. Allah’ın izni ve yardımıyla buna izin vermeyeceğiz." (İLKHA)