Hanini, işgal rejiminin Cenin ve kampına yönelik saldırganlığı, direnişin iradesini kıramayacağını ve bunun terör olduğunu belirterek şöyle konuştu:

İşgalin dün gece Cenin ve kampına yönelik bariz saldırısının, direnişi kırmayı veya alevlerini söndürmeyi başaramayacak bir devlet terörü olduğunu ve Gazze'de halkımıza karşı işlenen soykırım suçunun bir uzantısıdır. Çünkü binlerce şehidler var.

Halkımızın direniş yolunu tüm gücüyle ve şiddetiyle sürdürme kararlılığında olması nedeniyle işgalin Batı Şeria ve Gazze'deki direnişi sona erdirmeye yönelik tüm girişimlerinin başarısızlıkla sonuçlanacağını ve işgalin caniliğinin bu yolu zorlamayacağını vurguladı. Fedakarlıklar ne kadar büyük olursa olsun halkımızın bu yoldan geri çekilmemesini istiyoruz.

Cenin ve kampındaki işgal suçları ve savaş makinesinin orada yarattığı büyük yıkım gözden kaçmayacak ve direniş bu suçun boyutuna uygun bir karşılık verecektir. Şehitler boşuna olmayacak, tüm bölgelerde işgal karşısında devrim ateşini tutuşturmaya yakıt olacaktır."

Hanini Direnişin kahramanlıklarını, işgale, onun güçlerine ve askeri mekanizmalarına verilen niteliksel tepkiyi överek halkın ve direnişin artan bir seferberlik çalışmasını sürdürme ve işgal güçlerini, yerleşimci gruplarını hedef alma becerisini vurguladı.

Hanini, geçen ağustos ayında 3 İsraillinin öldürüldüğü Hawara operasyonunu gerçekleştiren ve bu gece Cenin'e düzenlenen saldırıda işgal güçleri tarafından tutuklanan, Kassami Usame Bani Fadl'ı selamlayarak, bu tutuklamanın İsrail'in kararlılıklarını zayıflatmadığını vurguladı. Ne erkekleri ne de direniş savaşçılarının moralini zayıflatamaz dedi.

Hanini, Sözlerini şöyle tamamladı: "Gazze'de, Batı Şeria'da ve halkımızın bulunduğu her yerde tırmanan işgal saldırganlığı, bu işgalin sonunu ve topraklarımızdan yenilgisini hızlandıracak, halkımızın umutları ve özgürlüğüne kavuşacaktır. Ne kadar uzun sürerse sürsün, işgale rağmen başarıldı."