• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
İstanbul'da vatandaşlar: Siyonistlere vurabileceğimiz en büyük darbe boykottur
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

İşgal rejimine direkt veya dolaylı yollardan ekonomik destek sağlayan markalara tepkiler çığ gibi büyüyor.

İstanbul Ümraniye'de İLKHA muhabirine konuşan vatandaşlar; siyonist işgacilerin destekçisi firmalarca satışa sunulan ürünlerinin alınmasının Gazze'ye bomba olarak geri döndüğünü, bu nedenle boykotun süreklilik arz etmesi gerektiğini vurgulayarak yerli malı ürünlerin alınması gerektiğine dikkat çektiler.

Osman Ayta

"Müslüman parasıyla Müslüman öldürüyorlar, biz bu kadar saf mıyız?"

Her Müslümanın işgalcilere destek veren firmaların mallarını almaması gerektiğini belirten Osman Ayta, "Madem ki Türkiye'nin yüzde 99'u Müslüman olduğuna göre israil mallarının hiçbirini almamaları lazım. Ben zaten almıyorum; 74 yaşındayım, 15-20 yılı çıkın 50 senedir israil malı almıyorum. Boykot edeceğiz ki neyin ne olduğunu anlasınlar. Bizim paramızla silah alıyorlar; Müslüman parasıyla Müslüman öldürüyorlar, biz bu kadar saf mıyız? İsrail mallarını almayacaksınız. Alanlara ben hakkım varsa haram ederim, onlarda bana haram etsinler. Eğer israil mallarını alırsak kendi kendimizi vurmuş oluruz." dedi.

Ali Haydar Tuncer

"Hepimiz kapımızın önünü süpüreceğiz ki mahallemiz, ilimiz, memleketimiz temiz olacak"

"Yahudilerin; dini, imanı, bütün hayatlarının felsefesi paradır" diyen Ali Haydar Tuncer, "Onları musluklarını kesmek, masum Filistinli kardeşlerimizin, çocuklarımızın üzerine ve mermi yağmaması , Yahudilerin ekonomik gücünü kırmak için mallarını boykot etmeliyiz. Hiç kimse ölmez ve bu malların aynı alternatifleri var. Yerli üretim, yerli malı olan alternatifleri var; bu alternatifleri kullanabiliriz. Aynı zamanda kendi ekonomimize katkı sağlayabiliriz. Boykotla sadece yahudi malı almamakla değil kendi yerli üretimimizi de destekleyerek katkı sağlamış oluruz. Bir taşla 5 kuş vurmuş misali oluruz. Müslüman bir ısırıldığı delikten bir daha ısırılmaz. Elindeki güçle herkes ben ne yapabilirim... Şöyle devlet yapsın, böyle devlet yapsın. Hayır, kardeşim; hepimiz kapımızın önünü süpüreceğiz ki mahallemiz, ilimiz, memleketimiz temiz olacak. Birlik olacağız, beraber hareket edeceğiz, bu boykota hep beraber katılacağız. Almadığımız tek bir ciklet, dondurma, çamaşır-bulaşık deterjanı oradaki masum Filistinli çocukların üzerine mermi olarak gitmeyecektir. Bu bilinçle, bu akılla hareket etmeliyiz." ifadelerini kullandı.  

Şükrü Şahin

"Boykotun; sadece böyle bir savaş ve zulüm anında değil her zaman olması lazım"

Müslüman bir bireyin nerede bir Müslüman kardeşi varsa onun acısını paylaşması gerektiğine vurgu yapan Şükrü Şahin, "Bu durumu ister elimizle ister dilimizle ister kalbimizle... Bilindiği gibi kalp ile buğz etmekte imanın en zayıf tarafıdır. Şu anda bizim yapacağımız tek şey yahudinin malını kullanmamak. Elimizden gelen eğer bu ise tüm Müslümanların duyarlı olması lazım. Nerede bir yahudi reklamı varsa o noktada hassasiyet göstermeleri lazım. Asla ne evlerine ne ceplerine yahudi malını koymamaları gerekir. Boykotun; sadece böyle bir savaş ve zulüm anında değil Müslüman isek her zaman olması lazım. Evlerimize yahudi malının hiçbir zaman girmemesi gerekir. Ne yazık ki bu noktada da biz Müslümanların çaba göstermesi lazım. O malları bizimde üretmemiz lazım; iş adamlarımız özellikle gayret etmesi lazım." şeklinde konuştu.

Hava Altıntaş

"Yarın yine tarihte bunların tekerrür etmemesi için anneler çocuklarına boykot bilincini aşılamalıdır"

Hazreti Muhammed'in Hayber Fethi sırasında yahudilere uyguladığı stratejinin yahudilerin gelir kaynaklarını kesmek şeklinde olduğunun altını çizen Havva Altıntaş, "Bizim onlara vurabileceğimiz en büyük darbe boykottur. Yarın yine tarihte bunların tekerrür etmemesi için anneler çocuklarına boykot bilincini aşılamalıdır. En önemlisi budur. Dünya basını onların elinde, eğlence sektörü, medya onların elinde yani herşey onların elinde. İktisadi olarak can damarlarını kesmek için boykot bilinci çocuklara verilmelidir. Boykottan önce kim olduğumuzu çok iyi öğrenmemiz, İslam tarihini çok iyi öğrenmemiz ve helal lokmanın ne olduğunu öğrenmemiz gerekiyor. Uygulamadan önce bunları anlayıp öğrenmemiz gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Yusuf Koç

"Eylemde birlik olmadıkça, fikirde birlik anlamsızdır"

Bakara Suresi 249'uncu ayette geçen 'Nice az bir topluluk, Allah'ın izniyle sayıca çok bir topluluğu yenmiştir' ayetine atıfta bulunan Yusuf Koç, "Bazende güçsüz oluyoruz, istediğimiz gücü ekonomiyi elde edemiyoruz. Karşı tarafta şu anda yaşadığımız asırda çok ciddi güç sahibi yani giydiğimiz kıyafet, taşıdığımız çanta, ayağımızdaki ayakkabı özellikle yeni kuşakta... Dolayısıyla biz ne kadar minberlerde, kürsülerde, sağda-solda konuşsakta fiiliyatta bir icraat yapmadığımız sürece bu söylediklerimizin tamamamı boştur. Net bir sloganik cümle var; eylemde birlik olmadıkça, fikirde birlik anlamsızdır. Boykotlarda tam bunun örneğidir. Ben açıkçası hayatım boyunca asla evime malum markaları hiç sokmuyorum. Artık alternatiflerimiz var; olmasa diyeceksiniz ki tamam. Aşıda bile artık alternatif var. Müslüman hayatında boykotu sadece boykot olarak değil İslami bir hassasiyet olarak tedbirlerini alacak; sağlığı, sıhhati açısından kullanmaması gerekiyor. Bu anlamda boykot çok önemlidir. Aile reisi olarakta sorumluluk erkektedir; her ne kadar bazı topluluklarda farklılık olsada. Bence Müslüman herşeyden, hayatının her safhasından, her anından sorumlu olduğu için çok dikkat etmesi gerekiyor. Beylerde aldıkları ürünlerde bunları alacağına farklı ürünleri alarak hem kendi ekonomimize desteklememiz lazım." cümlelerini dile getirdi.

Emine Yıldız

"Filistine destek oluyoruz, Filistin'in yanındayız"

Vatandaşlardan Emine Yılmaz ise, "İsrailin yaptığına karşılık artık onun malı alınır mı? Onların mallarını asla almıyoruz. Filistine destek oluyoruz, Filistin'in yanındayız. Filistinli kardeşlerimizin yanındayız." ifadelerini kullandı. (İLKHA) 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir