HÜDA PAR Adana Gençlik Kolları tarafından Yasin Börü ve Arkadaşlarını Anma Programı düzenlendi. İslam şehitlerini anmak amacıyla düzenlenen programa Adanalılar yoğun ilgi gösterdi.

Düzenlenen programda konuşan Araştırmacı-Yazar Mehmet Göktaş, yaşanan olayla da bulunan Müslümanların, Doğu'da bulunan Müslüman kardeşlerini daha yakından tanımalarına vesile olduğunu söyledi.

Yüreğir Kültür Merkezinde düzenlenen program Veysi Sonkaya'nın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. 6-8 Ekim olaylarını konu alan sinevizyon gösterimiyle devam eden program, Özlem Ajans sanatçılarının seslendirdiği ilahi ve ezgilerle sürdü.

Programda açılış ve selamlama konuşmasını gerçekleştiren HÜDA PAR Adana Gençlik Kolları Başkanı Ömer Erkuş, "Geçen yıl burada açılış konuşmasını yapan Şehit Sacit abimizi rahmetle ve minnetle anıyoruz. Şehit Yasin Börü ve arkadaşları bir Ekim ayında, bir kurban bayramında taşıdıkları iyilik ve yardımlaşma mesajının onlara yükledikleri sorumluluk gereği yola çıkan, bu asrın mücahitleriydi. Onlar iyilik ve kötülük mücadelesinde iyiliğin, hak ve batıl mücadelesinde hakkın, güzellik ve çirkinlik mücadelesinde güzelliğin yanında olarak, nebevi mesajın pratiği, aslı ve öznesi olduklarını ispat eden bu asrın Habibi Neccarlarıydı." dedi.

Gerçekleştirdiği ziyaretlerde şahadetlerinden evvel birçok şeyle tanışma fırsatı bulduğunu ifade eden Araştırmacı Yazar Mehmet Göktaş, "Âli İmran Suresi'nden bir ayet aktararak Allah yolunda öldürülenlerin ölü olmadığını bilakis diri olduğunu ve şehitlerin: 'Kardeşlerimiz, Rabbimizin bize neler verdiğini bir bilseler bir haberleri olsaydı.' diye seslendiklerini kaydetti.

"Yasin Börü sayesinde doğu ve batıdaki Müslümanlar kucaklaştılar"

Kurban eti dağıtırken şehid edilenlerin tüm ülkede Müslümanları bir araya getirdiğine dikkat çeken Göktaş, "Hatice bacımızın, Yasin'in annesinin Kâbe'nin örtüsüne sarılıp da onları Allah'a şikâyet etmesini öylesine geçiştirmeyin. Vallahi ondan sonra iki yakaları bir araya gelmedi. Yasin Börü sayesinde doğu ve batıdaki Müslümanlar kucaklaştılar. Allahütealâ, 'Yeryüzünde ne varsa harcasaydınız, Müslümanların kalplerini bir araya getiremezdiniz?' diyor Resulüne. Allahütealâ bize Yasin ve arkadaşları, Aytaç Baran ve arkadaşları sayesinde Türkiye'de öyle bir hava oluşturdu ki Türkiye'nin batısındaki bütün Müslümanlar, Doğuyu ilk defa anlayabildi. Doğuyu öyle bir anladılar ki Doğu'daki kardeşlerini, Batman'daki, Diyarbakır'daki, Şırnak'taki kardeşlerini öyle yakından tanıdılar ki, öyle bir kucaklaşma oldu ki inanınız biz bunu fark ediyoruz. Gezince, dolaştıkça, konuştukça, tanıştıkça görüyoruz. Doğudaki Müslümanların üzerinde ne kadar iftira varsa hepsi bir anda silindi. İnanmış Müslümanlar üzerinde ne kadar yalan, iftira, kumpas varsa ve hikâye uydurulmuşsa bir anda çöpe atıldı. Yasin Börü, Hüseyin, Riyad ve bütün bu kardeşlerimizin sayesinde Türkiye'de insanlar, Müslümanlar birbirlerini öylesine yakından tanımaya başladılar." diye konuştu.

"Kâfirliğin, vicdansızlığın kaç çeşidi varsa Yasin ve arkadaşlarının üzerine uygulanıyor"

Şehid Yasin Börü ve arkadaşlarının şahadetinin zalim ve mazlum arasındaki perdeyi kaldırdığına vurgu yapan Göktaş, şunları kaydetti:

Allahütealâ sadece doğru yolu göstermez aynı zamanda kâfirlerin ne kadar, kafir ve zalimlerin de ne kadar zalim olduğunu gösterir. İşte Yasin Börü sayesinde biz şehadeti anladığımız gibi zalimlerin de kim olduğunu, ne kadar gaddar olduğunu, ne kadar vicdansız olduğunu, ne yapmak istediklerini anladık. Düşünebiliyor musunuz? Bir yavru kurban eti dağıtıyor, onun akranları bayram diye her yerde para harcarken, keyif yaparken, o kardeşleriyle, ağabeyleriyle birlikte kurban eti dağıtıyor. Dönüşlerinde öyle bir şekilde öldürülüyorlar ki tarihte inanınız eşi benzeri bulunmaz. Ne Firavun'un öldürdüklerine ne de başka bir şeye benziyor. O yavrular öldürülüyor, yukardan atılıyor, üzerinden arabayla geçiliyor, üzerine ateş dökülüyor yakılıyor yani bu zulmün, kafirliğin, vicdansızlığın kaç çeşidi varsa Yasin ve arkadaşlarının üzerine uygulanıyor. Allah da bütün bu olup bitenleri bu coğrafyanın İnsanına gösteriveriyor. Ortaya öyle bir hakikat çıkıyor öyle bir heyecan çıkıyor öyle bir gerçek çıkıyor ki, siz bir de işin bu yönüne bakın."

Allahütealâ'nın şahadet mektebimizi kapatmaması ve unutturması temennisinde bulunan Göktaş, sözlerini şöyle tamamladı:

"Kendi yolunda ömrünü, gençliğini, hayatını verenlere Allah öyle mükâfatlar verecek ki akıllarınız almaz." diyor ayet. Bizler bugün size ahreti anlatamıyoruz, bu dünyada Allah bize şehitlerimizin sayesinde izzet, onur, muhabbet, güç, kardeşlik, kucaklaşmayı veriyor. Allahütealâ şahadet iklimini aramızdan almasın, şehitlerimizi eksik etmesin. Allahütealâ zalimlerin ve kâfirlerin musallatından bizleri korusun."

Program yapılan dua ile son buldu. (İLKHA)