TZOB Yönetim Kurulu üyesi Kılınç: Üretici ile tüketicinin hak ve menfaatini koruyacak bir yasa bekliyoruz

TZOB  Yönetim Kurulu üyesi ve Malatya Bölge Koordinatörü Kılınç, ilçelerin ziraat odaları başkanlarıyla birlikte, konteynerlerde görevlerini yapmaya devam eden yerel ve ulusal basın çalışanlarını ziyaret etti. Kılınç, ziyaretinin ardından açıklamalarda bulundu.

"Üretici ile tüketicinin hak ve menfaatini koruyacak bir yasa bekliyoruz"

Çiftçi temsilcileri olarak, TBMM’den üretici ile tüketicinin hak ve menfaatini koruyacak bir yasa beklediklerini belirten Kılınç, "Temsilcilerimiz üreticinin durumunu ve yaptığı baskıları görüyorsa çözüm bulunmalı. Tarla ile market arasındaki fiyat farkı 10 kata çıktı. Tarlada 2 lira olan bir ürün markette 20-25 liraya satılıyorsa sorun büyür. Üreticimiz ürettiği ürünü özellikle deprem bölgelerinde satamıyor. Bugün tahılda Toprak Mahsulleri Ofisi 10 milyon ton arpayı, buğdayı almasaydı geçen yıl 8 liraya sattığı ürünü bugün 6 liraya satacaktı. Çiftçi zor durumda, bizim girdi maliyetlerimiz yüzde 100 arttı. Mazotta, gübrede ve işçilikte yüzde 100'ü aşan maliyetler karşısında ürünlerimizi geçen yılın aynı fiyatıyla satamıyorsak bu sorumluluk TBMM'ye aittir." diye konuştu.

"Üreticiler, diğer ülkelerden getirilen zerdalinin kayısıya katılarak satılmasına isyan ediyor"

Kılınç, "Dünya kuru kayısı üretiminin yüzde 85'ini Malatya gerçekleştiriyorsa ve bu kayısıya İran'dan ve Özbekistan'dan gelen zerdali benim kayısıma katılarak satılıyorsa ve kalitesi yurt dışında düşürülüyorsa üretici buradan isyan ediyor. Badem üretimi çoğaltılmak istendi. Üretim artınca ithalat açıldı ve gümrük vergileri düşürüldü. Badem ağaçlarının sökülmesine neden olunuyorsa üretici buradan isyan ediyor." diye ekledi.

"Yasal düzenleme kaçınılmazdır"

Geçen sene 5,80'e alınan mısırın bu sene 6 liraya alınması durumunun düşünülmesi gerektiğine dikkat çeken Kılınç, yasal düzenlemenin kaçınılmaz olduğunu ve Meclis'in bu konuda çalışma yapması gerektiğini söyledi.

"Kendi kafalarına göre çalışma yaptıkları için bundan sonra rekolte çalışmalarında bulunmayacağız"

Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO), ürün alacağını açıkladığını ancak henüz alım yapmadığını kaydeden Kılınç, "TMO alım yaparak müdahale etmediği için çiftçinin çektiği çileyi kimse anlayamaz. Sadece dışarıdan getirdikleri zerdaliyi kayısıya katarak sahtekarlık yaparlar. Bu Türkiye'ye ve Malatya'ya ihanettir. Çekirdeksiz kayısının nerede yetiştiği belli oldu. Rekolte yüksek tutarak diğer ülkelerden getirdikleri zerdalileri, Malatya kayısısı diyerek sattıkları ortaya çıktı. Bundan sonra da rekolte çalışmalarında kafalarına göre çalışma yaptıkları için biz çiftçimizin lehine olarak orada bulunmayacağız. Çünkü sahtekarlığın her tarafı ortaya çıktı. Rekolte açıklaması çiftçiyi tokatlamak için yapılan bir oyundur. Bu oyunu bozup içinde yer almayacağız inşallah." diye kaydetti.

"Şeker pancarının alım fiyatı 3 TL’nin altında olmamalı"

Kılınç, "Üretici bugün devlete teslim ettiği şeker pancarının parasını mart ayında alacaksa bu üreticinin durumu ne halde olur düşünün. Deprem bölgesindeki pancar üreticilerinin paralarının bir ay içerisinde ödenmesi gerekiyor. Bugün fiyat açıklayacaklar maliyetler katlanacak, ödemeler mart ayında olunca çiftçi ürün alamayacak. Çiftçiye sahip çıkın. Pancar fiyatlarında maliyetler hesaba katılmalı. Kilogram fiyatı 3 liranın altında olmamalı. Aksi durumda sürdürülebilirlik olmaz. Pancarda fiyatlar düşük olursa ve üretici mart ayında parasını alırsa üretici bu yıl pancar ekmez. Ödemeler bir ay içerisinde yapılmalı. Malatya Şeker Fabrikası 500 bin ton kapasiteli bir fabrika. Üreticimiz pancarı para kazandığı için değil alım garantisi olduğu için ekiyor. Son yıllarda gelirde elde edemiyoruz." şeklinde konuştu.

"Tarım hayvancılıkta ithalat durmalı, üreticiye yazık edilmemeli"

Sözleşmeli tarımın artık kaçınılmaz olduğunu ve bundan yana olduklarını belirten Kılınç, "Böyle bir uygulama olursa üreticimiz rahatlar. Tarım hayvancılıkta ithalat durmalı. Üreticiye yazık edilmemeli." değerlendirmesinde bulundu. (İLKHA)