Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nun 78. Oturumu'nda küresel ve bölgesel konulara dair konuşma yaptı.

Konuşmasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in söylediği gibi, Batı gerçek bir yalan imparatorluğu. Avrupa-Atlantik ve Hint-Pasifik bölgesinin güvenliğinin bölünmezliği şeklindeki kurnaz sloganla etki alanını tüm Doğu Yarımküre'ye genişletme girişiminde bulunmasının yayılmacılığının yeni tezahürüdür. Washington bu amaçla kendi kontrolünde AUCUS, ABD - Japonya - Kore Cumhuriyeti üçlüsü, Tokyo - Seul - Canberra - Wellington dörtlüsü gibi askeri ve siyasi mini ittifaklar oluşturuyor ve bu ittifaklara katılan üyelerini, altyapısını Pasifik bölgesine yayan NATO ile pratik iş birliğine çekiyor. Rusya ve Çin’i hedef alan bu girişimlerin açık bir şekilde, ASEAN kapsamında gelişen kapsayıcı bölgesel mimariyi çökertmeye odaklanması, Avrupa’da aşırı ısınan gerilime ek olarak yeni ve patlamaya hazır jeopolitik gerilim ocağını meydana getirme riskini oluşturuyor” açıklamasını yaptı.

Konuşmasının devamında çok kutupluluğun dünyaya katkı sağlayacağını belirten Lavrov, “BM’nin kurulduğu 1945 yılından bu yana ilk kez dünya meselelerini demokratikleştirme şansı doğdu. Bu, uluslararası hukukun üstünlüğüne inanan ve BM’nin, dünya siyasetinin merkezi koordinasyon kurumu olarak yeniden canlanmasını isteyen herkese umut veriyor. Rusya, başka yolun olmadığını anlıyor. Lakin ABD ve ona boyun eğen Batılı kolektif, dünyayı yapay olarak düşman bloklara bölen ve ortak hedeflere ulaşılmasını engelleyen çatışmalar oluşturmaya devam ediyorlar. Gerçekten çok kutuplu, adil bir dünya düzeninin oluşmasını engellemek için her şeyi yapıyorlar, dünyayı kendi dar bencil kurallarına göre oynamaya zorlamaya çalışıyorlar. Uluslararası müzakerelerin gündemini Ukraynalaştırmaya yönelik saplantılı girişimler Batılı azınlığın bencilliğinin bariz bir tezahürü haline geldi. Birçoğu uzun yıllar, hatta onlarca yıldır devam eden ve çözüm bekleyen bir dizi bölgesel kriz arka plana itiliyor” dedi.

Bölgesel konulara değinirken Türkiye ve Suriye ilişkilerinin normalleşmesi için İran ile birlikte ortak çaba gösterdiklerine vurgu yapan Lavrov, “Suriye’nin Arap ailesine dönmesini ve Şam ile Ankara arasında başlayan normalleşme sürecini memnuniyetle karşılıyoruz, İranlı meslektaşlarımızla birlikte bu sürece destek vermeye çalışıyoruz” diye kaydetti.

Lavov, Dağlık Karabağ’da yaşanan gelişmelerin ardından Ermenistan’da Batı yanlısı hareketlere dikkat çekerek, “Ermenistan’da, eski Sovyetler Birliği’ne bağlı bazı ülkelere benzer birçok batılı vakıf ve kuruluş bulunuyor. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) çıkarlarını savunan bir dizi sivil toplum kuruluşları da Rusya’nın nüfuzunu baltalamaya çalışıyor. Orada bu türden birçok örgüt bulunuyor” ifadelerini kullandı. (İLKHA)