Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan enflasyon açıklaması!
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz "Bir taraftan Merkez Bankamızın politikaları diğer taraftan maliye politikalarımız ve yapısal reformlarımızla bu hedefimizi de gerçekleştireceğiz." dedi.
Fethullah Beyazçiçek
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Enflasyonu da gelecek yıldan başlayarak kontrol altına alacağız. Bunun planını, programını yapmış durumdayız. Bir taraftan Merkez Bankamızın politikaları diğer taraftan maliye politikalarımız ve yapısal reformlarımızla bu hedefimizi de gerçekleştireceğiz." dedi.
"Yatırım ve ihracat odaklı bir büyüme"
OVP ile büyüme ve istihdamı da devam ettirmek istediklerinin altını çizen Yılmaz, yatırım, istihdam, üretim ve ihracatla cari açığı belli bir düşük seviyeye çekerek, büyümeyi istikrarlı şekilde sürdürmeyi hedeflediklerini söyledi.
Yılmaz, tüketim ağırlıklı değil, yatırım ve ihracat ağırlıklı bir büyümeyi öngördüklerini belirterek, "Bu da enflasyon üreten değil, enflasyonu daha bir aşağı çeken bir büyüme yaklaşımını ifade ediyor. Tüketim kötü bir şey değil elbette. Elbette refah için tüketim olacak. Ama her şeyin dozajı var. Aşırıya gittiği zaman hiçbir şey faydalı olmuyor. İthalatı arttırıcı olabiliyor. Dolayısıyla bizim önümüzdeki dönem büyümemiz, yatırım ve ihracat odaklı bir büyüme şeklinde tasarlandı." dedi.
"Kişi başına gelirimizin ise 14 bin 885 dolara ulaşacağını öngörüyoruz"
Kalkınma, büyüme, ekonominin amacının insana hizmet olduğunu vurgulayan Yılmaz, OVP'nin en temel amacının da sosyal refahı artırmak, sosyal adaleti güçlendirmek, ülke ve insanını, refahın kalıcı şekilde arttığı bir konuma yükseltmek olduğunu kaydetti.
Yılmaz, vergi reformundan mesleki eğitimde yapılacaklara, afetlerden çevre ve sosyal refahı artırıcı konulara kadar birçok başlığa OVP'de yer verdiklerine dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"2026'ya geldiğimizde 1,3 trilyon doların üstünde bir ekonomik büyüklüğe ulaşacağımızı tahmin ediyoruz. Kişi başına gelirimizin ise 14 bin 885 dolara ulaşacağını öngörüyoruz. Bu da önemli bir kritik eşiği aşacağımızı gösteriyor. Dünya Bankasının bir sınıflandırması var. Ülkeleri düşük gelirli ülkeler, alt-orta gelir, üst-orta gelir ve yüksek gelirli ülkeler şeklinde sınıflandırıyor. Orada 13 bin 845 dolar gibi bir eşik değer var. Bunu geçtiğiniz zaman yüksek gelirli ülkeler sınıfına girmiş oluyorsunuz. İşte Türkiye 2026'da sağlayacağı gelişmelerle inşallah bu dönemde yüksek gelirli ülkeler ligine adım atmış olacak. Aşağı sıralardan belki başlayacağız ama o lige geçmiş olacağız."