Eğitimci Kalkan, yeni eğitim-öğretim yılını değerlendirdi
Deneme ve yanılma yoluyla getirilen uygulamaların başarılı olup olmayacağı sonucunun sonradan görüldüğünü ifade eden ÖĞ-DER Siirt Şube Başkanı Murat Kalkan, yeni eğitim-öğretim yılında hayata geçecek uygulamaları değerlendirerek Avrupa taklitçiliği yerine eğitim sisteminin manevi değerlere uygun hale getirilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, yeni eğitim öğretim yılında hayata geçecek uygulamaları duyurmuştu.
Tekin, okullarda öğretmenlerin beyaz önlük giymesi, devamsızlık, sınıf tekrarı, velilerin randevusuz okula gelemeyeceği gibi uygulamaların hayata geçeceğini bildirmişti. Öte yandan Bakan Tekin, devamlılık ve sınıf tekrarı konusunda da ısrarcı olduklarını söylemişti.
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan ÖĞ-DER Siirt Şube Başkanı Murat Kalkan, hayata geçecek uygulamaların sadece bir detaydan ibaret olduğunu belirterek yapılması gerekenin eğitim sisteminin manevi değerlere uygun hale getirilmesi olduğuna dikkat çekti.
"Öğrenci, başarısız ise sınıfta kalması ve sınıf tekrarının yapılması gerekiyor"
Kalkan, "Devamsızlık konusu mutlaka takip edilmesi, okulun disiplin ve düzeni için önemli bir husus. Tabi bununla beraber sınıf tekrarının getirilmesi önemli bir detaydır. Biliyorsunuz hem orta hem de lisede sınıf tekrarı zor, hele orta okulda çok daha zor. Her öğrenci akademik olarak başarılı olacak diye bir kaide yok. Öğrenci, başarısız ise sınıfta kalması ve sınıf tekrarının yapılması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
"Zorunlu eğitim de kaldırılmalı"
Zorunlu eğitimin de kaldırılması gerektiğini ifade eden Kalkan, "Lise ve orta okulun zorunlu eğitimden çıkarılması gerekiyor. İş dünyasının ara eleman sıkıntısı var. Bu sürekli dile getiriliyor. Bunun nedeni de 12 yıllık zorunlu eğitim. Öğrenci başarısız olduğu halde okula gitmek zorunda. Okula isteksiz giden öğrenci, okuma niyeti olan öğrencileri rahatsız etmiş oluyor. Okul düzeni bozuluyor, idare, öğretmen rahatsız oluyor. Bu nedenle sınıf tekrarı, ortaokul ve lisenin zorunlu olmaktan çıkarılması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
"Öğretmenin itibarının geri kazandırılması beyaz önlükten daha önemli"
Okulda beyaz önlük giymenin öğretmeni diğer memurlardan ayırt etmek için önemli bir husus olduğunu ama bunun sadece bir ayrıntı olduğunu ifade eden Kalkan, "Bunun yerine öğretmenin itibarsızlaştırıldığı bir dönemde öğretmenin itibarının geri verilmesi daha önemlidir. Aslında bir deneme ve yanılma yoluyla getirilen uygulamaların başarılı olup olmayacağının sonucuna sonradan varabiliyoruz." dedi.
"Manevi değerlerimize uygun bir eğitim sistemi hayata geçirilmeli"
Randevu sistemiyle velinin okula gelmesinin okul güvenliği açısından da önemli olduğunu ifade eden Kalkan, "Her okula mutlaka bir güvenlik görevlisi tahsis edilmesi gerekiyor. Gelen kişinin veli mi yoksa başka biri mi olduğu belli değil, hangi niyetle okula geldiği bilinmemektedir. Her okulda bir güvenlik görevlisinin olması tehlikeyi kısmen de olsa ortadan kaldıracaktır. Bizler halen Batı taklitçisi, Avrupa Birliği taklitçisi bir eğitim sisteminin izinden gidiyoruz. Yerli ve milli bir politikaya ihtiyaç var. Hangi hükümet gelirse gelsin milli ve yerli olan ve manevi değerlerimize uygun bir eğitim sistemi politikası sürdürmesi gerekiyor." dedi. (İLKHA)