Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan tesettür düşmanlığına tepki
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sırf yabancı, başka dil konuşuyor diye, başını örtüyor, çarşaflı, başörtülü, sakallı, takkeli kişilere laf atmak asla kabul edeceğimiz davranış değildir."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısının ardından yaptığı açıklamada, son günlerde İslami şiarlara yönelik saldırılara tepki gösterdi.
Milleti karamsarlığa sürükleyerek çalışma, üretme, mücadele azmini kırmak isteyenlerin akla gelen, gelmeyen her mecrayı kullandığını belirten Erdoğan, "Öyle ki mesele siyasi ve ekonomik manipülasyonları aşan, insanlarımızın günlük hayatlarındaki hak ve özgürlüklerini hedef alan nobranlıklara kadar varmıştır. Otobüslerde, metrolarda, mağazalarda, yolda insanlarımızı taciz etme noktasına varan küstahlıklarla daha çok karşılaşmaya başladık. Kültür sanat gibi, spor gibi hepimizi müşterek değerlerimiz, sevinçlerimiz, gururlarımız etrafında birleştirmesi gereken alanları ne yazık ki, bozgunculuk aracı hâline getirmeye kalkanlar olduğunu görüyoruz." dedi.
Erdoğan, "Hiç kimse kusura bakmasın, bu ülkeyi bir avuç azınlığın malı, bu milleti de aynı azınlığın kölesi olarak gören müstebitlerin devri çoktan kapanmıştır. Özellikle sandıkta yaşadığı hezimetin faturasını 28 milyon vatandaşımıza kesmeye çalışan kibir kuleleri tamamen beyhude bir uğraş içindedir. Herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olsun, olmasın tüm bireylerin var olma, yaşama, kendini ifade etme hakkına ve oy tercihlerine saygı göstermek mecburiyetindedir." diye konuştu.
"Sırf yabancı diye, sırf başka bir dil konuşuyor diye, sırf başı örtülü, çarşaflı, takkeli, sakallı diye insanlara laf atmak, hakaret etmek hele hele el uzatmak asla kabul edebileceğimiz bir davranış değildir." ifadesine dikkat çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"İşine geldiği zaman başörtülüyü yanına al, yakasına kalk bir de partinin rozetini tak, ama öbür tarafta Marmaray’da veya otobüslerde bu hanımefendilere hakaret et. Kendi özgürlük alanını diğerlerinin haklarının eşiğinde sınırlamayı bilmeyen faşist zihniyet hem milletimiz nezdinde hem yargı önünde hesap vermeye mahkûmdur. Ülkemizde zaman zaman hortlayan bu tür azgın azınlık vakalarının gerisindeki zihniyetle, siyasi istismarla ve sosyal sapkınlıkla mücadelemiz ilanihaye sürecektir.
Açık konuşuyorum, kim olduğunuzu biliyoruz, niçin böyle yaptığınızı biliyoruz, neyi amaçladığınızı da biliyoruz. Bunun için neleri kullandığınızı biliyoruz. Biz hâlâ aynı şeyi söylüyoruz, aynı yerde duruyoruz, başaramayacaksınız. Bu millet sizin mandacı zihniyetinize de, sapkın heveslerinize de, sinsi yöntemlerinize de eyvallah etmedi, etmeyecek. İşte bunu 14 Mayıs’ta gördük, 28 Mayıs’ta gördük, ama milletin size attığı bu şamardan hâlâ ders almadınız, akıllanmadınız ve hâlâ akıllanmıyorsunuz." (İLKHA)