Kur'an-a saldırının bütün insanlığa karşı işlenen bir cinayet olduğunu belirten Prof. Dr. Şemsettin Dursun, sözde 'düşünce özgürlüğü' adı altında yapılan saldırıların bir barbarlık olduğunu ifade etti.

Sadece Müslümanların değil bütün insanlığın Kur'an'ın hayat nizamına ihtiyacının olduğuna işaret eden Dursun, insanlığın içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtuluşunun ancak Kur'an ile mümkün olabileceğini söyledi.

Batı'nın, Avrupa'nın Kur'an ve İslam'a yönelik gerçekleştirdiği saldırıların insanların dirilişine, Müslümanların ise uyanışına vesile olduğunu dile getiren Dursun, herkesin bu saldırılara karşı durması gerektiğini belirtti.

Bu konuda en büyük görevin halkı Müslüman olan ülkelerin liderlerine düştüğünü kaydeden Dursun, İslam ülkelerini Kur'an-ı sahiplenmeye çağırdı.

"İslam düşmanları, Kur'an'ın hayat veren ruhunu söndürmek istiyorlar"

"İslam ezel ve ebet nizamıdır" diyen Dursun, "Bu nizamın ruhu Kur'an'dır. Bu ruhu karartmak için Batı, Avrupa, İslam düşmanları bu ruhu söndürmek adına hadsiz saldırılarda bulunuyorlar. Kur'an-a saldırıyı 'düşünce ve ifade özgürlüğü!' olarak değerlendiriyorlar. Asla bu düşünce özgürlüğü değildir. Kur'an-a saldırı bir barbarlıktır. Bu aslında İslam'ın ve Kur'an'ın şahsında bütün insanlığa karşı bir cürümdür, cinayettir. Bu bir İslamofobi'dir." dedi.

Şemsettin Dursun

"Bütün bir insanlık Kur'an-a muhtaçtır"

İslam'a ve Kur'an-a saldırının insanlık için büyük bir felaket olduğuna vurgu yapan Dursun, "Zira Kur'an ve İslam insanlığı sahil-i selamete çıkarmak için Rabbimiz tarafından bizlere ikramda bulunulmuştur. Bütün bir insanlık buna muhtaçtır. Bütün insanlığın kurtuluşunu vadeden bir İslam vardır ve o İslam'ın da ruhu olan Kur'an vardır." diye konuştu.

"İslam'ı devre dışı bırakmaya çalışıyorlar"

Batı'nın insanlığa verebileceği hiçbir şeyinin olmadığını, bu anlamda çöktüğünü ifade eden Dursun, "Düşünsel dünyaları, fikirsel paradigmaları çökmüştür. Bu çerçeveden baktığımız zaman onlar ne yapıp yapıp İslam'ı da devre dışı bırakmaya çalışıyorlar. Ama şunu unutuyorlar; Zira neslin ıslahı, arzın imarı, varlık dünyasının ihyası ve geleceğimizin inşası İslami düşünceyle mümkündür. Bütün insanlık buna muhtaçtır. Dolayısıyla böyle bir nizamı alt etmek, böyle bir nizama karşı düşünce bazında ifadesini ortaya koyamayan Batı, Kur'an-ı Kerim'i yakmakla, ona saldırmakla tatmin olmaya çalışıyor." şeklinde konuştu.

"İslam ülkeleri, İslam düşmanlarına karşı birlikte hareket etmeli"

Kur'an ve İslam'a saldırıların insanların dirilişine, Müslümanların uyanışına vesile olduğuna dikkat çeken Dursun, şöyle devam etti:

"Tabi ki bizlerde bu yapılanları her yerde lanetlemek ve tel'in etmek durumundayız. Bu saldırılara karşı bireysel, toplumsal manada ve İslam ülkeleri bağlamında görevlerimiz vardır. İslam ülkeleri de silkinmelidir. Onlarda bir araya gelerek emperyalizme, İslam düşmanlarına karşı birlikte olmak kaydıyla ancak bunu başarabilir.

Umut ediyorum Batı'daki emperyalist ülkelerin ve İslam düşmanı örgütlerin ortaya koyduğu bu saldırılar Müslümanların uyanışına, dirilişine ve silkinişine vesile olur. İslam ülkeleri bu manada ortak değeri olan Kur'an-ı Kerim'e sahip çıkarak Kur'an-ı kendi toplumlarının temel kaynağı olması gerektiğini ortaya koymalarını arzu ediyorum."(İLKHA)