Saldırganın akli dengesinin yerinde olmadığı iddiası doğru mu? Avukat Özbay'dan açıklama
HÜDA PAR Adana İl Başkanlığı'na yapılan saldırı hakkında açıklamalarda bulunan dava dosyası avukatlarından Avukat Hakan Özbay, şahsın akli dengesinin yerinde olmadığı iddialarının olayı hafifletmeye yönelik bir söylem olduğunu belirtti.
22 Temmuz günü HÜDA PAR Adana İl Başkanı'nın yaralanması ve İl Sekreteri'nin şehadetiyle neticelenen menfur saldırıyla ilgili konuşan dava dosyası avukatlarından Avukat Hakan Özbay, saldırı anında yaşanan gelişmeler ve hukuki süreci aktararak bazı basın yayın organlarında şahsın akli dengesinin yerinde olmadığı yönündeki iddialara yanıt verdi.
Saldırı sürecindeki gelişmeler üzerinden olayın münferit bir hadise olmadığına dikkat çeken Özbay, "Kamuoyunun malumu olduğu üzere bir saldırgan, mescitte namaz kılan İl Başkanımıza yönelik döner bıçağıyla arkadan saldırmak suretiyle yaralıyor. Akabinde yaralanan İl Sekreterimizin şehid olması ve İl Başkanımızın yaralanmasıyla süreç devam ediyor. Netice itibariyle olayın münferit bir olay olup olmadığı hususuna bakıldığında İl Sekreteri veya İl Başkanına karşı husumet oluşturabilecek herhangi bir eylem mevcut değil." dedi.
Özbay, "Normal şartlarda bir kimse başka bir kimseyi öldürmesi normal olsa da parti yöneticilerinin veya üyelerinin çevredeki insanlarla çok iyi bir ilişki kurduğunu biliyoruz. Böyle bir teveccühün arttığı bir yerde birinin gelip mescitte namaz kılan birilerini öldürmesi mantıken izah edilebilecek bir durum değildir. Bu da bazı şeylerde şüphe barındırıyor." ifadelerini kullandı.
"Bu olay münferit bir eylem değildir"
"Bu münferit bir eylem değil, yönlendirme ya da bir amaçla yapılan bir eylem olarak karşımızda duruyor." diyen Özbay, şunları söyledi:
"Bu kanıya varmamızdaki sebep ise, normalde o gün İl Başkanlığımızın yaz etkinlikleri kapsamında gençlere yönelik bir programı olacaktı. Görev dağılımı gereği İl Başkanlığındaki kardeşlerimiz giriş-çıkışlar yapıyor. İkindi vaktinde kimse kalmadığından daraba indiriliyor. Namaz kılmak için İl Başkanımız ve İl Sekreterimizin partiye tekrardan giriş yaptıktan 3-4 dakika sonra saldırgan binaya girmeye çalışıyor. Bizce şahıs, İl Başkanı ve Sekreterimizin binaya girmesini beklemiş gibi gözüküyor. Çünkü daha öncesinde etkinlik dolayısıyla birçok üye içeride bulunurken hiçbir girişimde bulunmayan saldırgan, nedense 2-3 kişi kaldıktan sonra içeri girip eylemini gerçekleştiriyor."
Özbay, "Şayet kişi birilerini öldürmeye azmetmişse veya iddia edildiği gibi kafası bozulup birilerini öldürmeye niyetlenmişse içeride kimin veya kaç kişi olduğuna bakmaz. Bu sürecin ciddi bir takibinin yapılması, olaya münferit bir olay gibi bakılmaması gerekiyor." şeklinde konuştu.
"Seçim sürecinde HÜDA PAR hep hedef gösterildi"
Yapılan saldırıyı son genel seçim sürecinde HÜDA PAR'a yönelik başlatılan karalama ve propagandalar üzerinden değerlendiren Özbay, "Genel seçim dönemi geçirdik ve o dönemde HÜDA PAR'a etmedikleri hakaret ve iftira kalmadı. İnsanlara sosyal medya ve TV aracılığıyla parti olarak sürekli hedef gösterme gibi bir süreçle karşı karşıya kaldık. O süreçlerden sonra Mersin'de üyelerimize yönelik silahlı saldırı, Trabzon'da standımıza saldırı girişimi oldu. Birçok yerde bina, bayrak ve tabelalarımıza saldırılar devam etti. Yani sürekli hedef gösterilen partimiz en son böyle bir menfur olayın mağduru haline getirildi. Bunun faillerinin de hedef gösteren kesimler olduğunu net bir şekilde vurgulayabiliriz." dedi.
Saldırı sonrası başlatılan hukuki süreci aktaran Özbay, "Şahıs olayı gerçekleştirdikten sonra evine sığınmaya gidiyor. Şahıs, komşuların da beyanları üzerine sürekli partimiz hakkında ileri-geri konuşan ve hedef gösteren biri. Burada aslında bir kin ve nefret de söz konusu. Saldırgan evine gittikten sonra polis gelip elindeki döner bıçağıyla birlikte şahsı evinden alıyor. O akşam ifadesi alındıktan sonra ertesi günü savcılık tarafından tutuklanmak üzere sevk ediliyor ve öğlen vakti de şahıs tutuklanıyor. Yani gözaltı ve tutuklama süreci toplamda bir gün sürüyor." ifadelerine yer verdi.
Türkiye'de siyasi eylemleri gerçekleştiren faillerin çoğunda ortak iddianın "akli dengesi bozuk" olduğu iddiasının yer aldığını söyleyen Özbay, aynı suçlamayla şu an HÜDA PAR'ın da karşı karşıya kaldığını kaydetti.
"Saldırganın akli dengesinin bozuk olduğuna dair hiçbir kayıt yok"
Saldırganın akli dengesinin yerinde olmadığı iddialarını yanıtlayan Özbay, şöyle konuştu:
"Hedefi belli olan bir eylem söz konusu. Failin yaşı ve akli dengesi üzerinden işin normalleştirilmeye çalışıldığını düşünüyoruz. Bizce olay sıradan bir hadise değil. Şahsın akli dengesinin bozuk olduğuna dair Sağlık Bakanlığı bünyesinde ne hastanelerde ne akıl ve ruh sağlığı birimlerinde kaydı yok. Şahsın herhangi bir sosyal veya akli bozukluğuna, reçete yazıldığına veya tedavi gördüğüne dair araştırmalarımız neticesinde bir bilgi edinemedik. Bu da şunu gösteriyor ki şahsın hiçbir şekilde sağlık sorununun olmadığı, akli dengesinin bozuk olduğuna dair bir rapor ya da belgeye rastlamadığımızdan şahsın akli dengesinin yerinde olduğunu düşünüyoruz. İleriki süreçlerde soruşturma daha da derinleştirilince daha net sonuca ulaşacağız."
"Organize ve bilinçli bir saldırı söz konusu"
Saldırının organize olduğunu ve gelişigüzel oluşmadığı hususlarına açıklık getiren Özbay, "Olayın ilk anında şahıs olayda kullandığı bıçakla İl Başkanlığı bitişiğindeki kadın kolları teşkilatımızın bölümlerine girip namaz kılan bir bayan kardeşimize küfrediyor. Şayet akli dengesi bozuk olan biri ise, orada çok rahat bir şekilde katledebileceği savunmasız bir bayana yönelik teşebbüste bulunabilirken herhangi bir saldırı gerçekleştirmeden İl Başkanlığına giderek üst katta namaz kılan kardeşlerimizi hedef alıyor. Bu bile organize veya bilinçli olabileceğine delalet etmektedir. Bu durumu da ortaya çıkaracak olan kolluk kuvvetleriyle birlikte çalışan savcılık ve mahkeme makamlarıdır. Adalet Bakanlığı bu konuda ciddi anlamda üzerine eğilerek süreci aydınlığa kavuşturması gerekmektedir. Beklentimiz bu yöndedir. Parti yetkililerimiz ve hukukçularımızla süreci takip ediyoruz." diye belirtti.
(İLKHA)