• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
Klinik Psikolog Aydın: Aileler, sınava girecek öğrencilere destek olmalı
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

17-18 Haziran 2023 tarihlerinde düzenlenecek olan Yükseköğretim Kurumları sınavları, TYT, AYT ve YDT olmak üzere üç oturum şeklinde gerçekleştirilecek.

ÖSYM tarafından düzenlenecek ve 3 milyon 527 bin 463 adayın başvuru yaptığı sınava 3 milyon 300 binden fazla adayın katılması bekleniyor.

Yarın gerçekleşecek Temel Yeterlilik Testi ile başlayacak olan YKS ile ilgili İLKHA muhabirine konuşan Klinik Psikolog Cumali Aydın, "Bu süreç öğrenci için her ne kadar kaygı verici ve gerilim oluşturucu bir süreç olsa da bu süreç aileler için de geçerli. Çünkü bu sınava bir takım umutlar bağlanıyor ve bir takım beklentiler oluyor. Sınavın hayatta belirleyici bir yönü de var. Bundan dolayı aile de öğrenciler de bir takım gerilimler yaşayabiliyorlar. Endişelenebiliyor, uyku problemleri yaşayabiliyorlar. Üzülebiliyor, tartışabiliyorlar. Yaşadıkları sürece bağlı gelişen bu duyguların normal olduğunu kabul etmeleri çok önemli." dedi.

"Olumsuz noktalara odaklanmak kaygıyı arttırır"

Bir diğer dikkat edilmesi gereken noktanın da olumsuz duyguyu besleyecek olan yaklaşım ve söylemlerden mümkün olduğunca uzak durmak olduğunu vurgulayan Aydın, "Ailenin 'şu konuları çalışsaydın, sınavına şu şekilde hazırlansaydın' gibi daha çok olumsuzu gören yaklaşımlardan ziyade daha çok yapıcı ifadeler içerisinde olması çok önemli. Aileler, 'bu süre zarfından elinden geleni yaptın, çabaladın, yeri geldi uykusuz kaldın, gündelik hayatında bir takım fedakârlıklar yaptın, dersine yöneldin' gibi daha yapıcı ifadeler kullanması çok önemli. Çünkü olumsuz noktaya odaklanmak öğrencinin daha çok kaygılanmasına, kaygılandığında da sınav başarısına sergileyeceği performansın düşmesine neden olur. O yüzden bu noktada daha yapıcı ifadeler kullanmak çok önemli. Bir diğer nokta da bu sınavın önemli olduğu ancak her şey olmadığını vurgulamak çok önemlidir. Çünkü bazen öğrenciler için bu sınav bir sınav olmaktan çıkıyor. Sınav öğrenci için bir kıstas olarak da görülebiliyor. Sınav kaygısının içerisine bir takım farklı kaygılar da girebiliyor. Öğrenci sadece sınava girmiş olmuyor, başka sınavların da performansını sergilemiş oluyor. O yüzden aile öğrenciye bunun sadece bir sınav olduğunu hatırlatıp yanlarındaki değerinin hiçbir şekilde değişmeyeceğini anlatması önemlidir. Bu yaklaşım sınava daha iyi kanalize olmasına vesile olacaktır." diye konuştu.

"Sınavın dünyanın sonu olmadığı bilinmeli"

Sınavdan çıkan öğrencinin tebrik edilmesi gerektiğini vurgulayan Aydın, "Aile, elinden geleni yaparak zor bir süreci bitirdiğini, bundan sonraki süreçte de birlikte hareket edecekleri vurgulanmalı. Aile burada çocuğun süreç içerisinde sergilediği çabayı takdir etmesi çok önemli. Sınava hazırlanırken bir takım eksiklikler mutlaka olabilir. Sınav istediğimiz gibi gelmemiş olabilir ama burada yapılacak şey bu sınavın dünyanın sonu olmadığını bilmektir. Yapılması gereken bir sonraki sınavda ne yapılmamışsa onu yapmaktır." şeklinde konuştu. (İLKHA)



Bu haberler de ilginizi çekebilir