Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar;

"Şehirlerimizin güzelliğine güzellik katacak millet bahçelerinin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum.

Şehir hayatının kargaşasından yorulan vatandaşlarımız ruhlarını burada dinlendiriyor, evlatlarımız burada sosyalleşiyor, gençler burada buluşuyor. Pek çok kültür sanat etkinliğinin de düzenlendiği millet bahçelerimiz, büyük bir boşluğu doldurmaktadır.

Bu millet bahçelerimizin tamamı, afetlerde toplanma alanı olarak da hizmet vermektedir. Özellikle asrın felaketi olan 6 Şubat depremlerinde bu tarz toplanma alanlarının önemini daha iyi kavradık. 81 ilimizde 81 milyon metrekare millet bahçesi kazandırma hedefimizin ehemmiyeti anlaşılmış oldu. Hedefimizi 81 milyon metrekareden 100 milyon metrekareye, millet bahçesi sayısını da 500'e çıkardık.

İstanbul Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi, tüm etaplarıyla hizmete girdiğinde dünyanın en gözde şehir parkları arasında yerini alacaktır. Çevre, Şehircilik Bakanımız Murat Kurum Bey'e, şu ana kadar yaptığı gayretleri sebebiyle özellikle teşekkür ediyorum, şimdi de Mehmet Bey'le bu süreci en güçlü şekilde devam ettireceğiz.

Her ne kadar birileri seçim sürecinde burayı yabancı şirketlere peşkeş çekme niyetini ifade etseler de milletimiz 14 Mayıs ve 28 Mayıs'ta sandığa yansıttığı iradesiyle tüm bu niyetleri kursaklarda bırakmıştır.

Biz de bu güçlü iradeden aldığımız cesaretle çalışmalarımızı hızlandırıyoruz. İstanbul Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'yle birlikte, 500 millet bahçesinin tamamını bitirdiğimizde 81 ilin çehresinin değişeceğine inanıyorum.

KENTSEL DÖNÜŞÜM

Kentsel dönüşüm projelerinin ne kadar önemli ve vazgeçilmez olduğunu da yine depremle beraber gördük. Dönüşüm yapabildiğimiz yerlerde yıkılan bina sayımız, dolayısıyla can kaybımız az oldu. Ama kentsel dönüşümün engellendiği yerlerde üzüntümüz katlanarak arttı. Artık kentsel dönüşüm meselesinde daha kararlı adımlar atacağız. Böylesi bir konuda tamahkarlığa izin vermeyeceğiz.

Gözünü para hırsı bürümüşlerin kaprislerine boyun eğmeyeceğiz. Kanuni, idari ve mali açıdan ne gerekiyorsa onu yapmak suretiyle bu meseleyi çözüme kavuşturacağız.

Vatandaşlarıma seslenmek istiyorum: Eğer binanız depreme dayanıklı değilse, sel veya heyelan tehlikesi altındaysa hiç vakit kaybetmeden dönüşüm sürecini başlatın."