ÖSYM tarafından 17-18 Haziran’da yapılacak Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) girecek öğrencilere, eğitimcilere ve velilere önemli açıklamalarda bulunan Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Talat Yavuz, sınavın önemine değindi.

Her şeyden önce sınavların, öğrencilerin hayatları için önemli ama hayatın sonu olmadığını ifade eden Yavuz, bu sınavda hedefine ulaşamayan öğrencilerin sınava tekrardan katılma imkanına sahip olduklarından dolayı herhangi bir strese girmeye lüzum olmadığını söyledi.

Öğrencilere başalar dileyen Yavuz, "Öğretim yılının sonuna yaklaştığımızda sınav gündemi gelip öğrencileri, aileleri ve eğitimcileri buluyor. Bu noktada ailelerin, öğrencilerin dikkat etmesi gereken hususlar noktasında yıl içinde verdikleri emekleri zayi olmaması soğuk kanlı kalıp özellikle sınava yaklaşan günlerde biraz daha uyku düzenlerine ve beslenmelerine dikkat etmeleri gerekir. Özellikle hocaların öğrencilere testler çözme noktasında, derslere öncelik noktasında nereden başlayacakları ve zaman kullanım noktasında verdikleri teknikleri hatırlayarak soğuk kanlı kalıp sınava girmelidirler. En önemlisi de bu sınavlar öğrencilerin hayatları için önemli ama her şey değil. Hayatın sonu değil. Böyle baktıklarında ve soğuk kanlı kaldıklarında deneme sınavlarında yaptıkları sonuçlardan daha iyi sonuçlar alacaklarını düşünüyorum. Bütün yavrularımıza başarılar diliyorum." dedi.

"Eğitim sistemimiz çocuklarımızın yeteneğini değil akademik başarıyı önemsiyor"

Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Talat Yavuz

Özellikle ebeveynlere tavsiyelerde bulunan Yavuz, "Velilerimiz de aynı şekilde hayatın belli dönemlerinde bu sınavlar önemli ama dünyanın sonu değil. Özellikle çocuklarına yaklaşım noktasında beklenen sonuçları alamayan veliler daha dikkatli olmalıdırlar. Öğrenciler beklenen sonucu alamaması aslında öğrenci ve velilerin problemi değil. Bu problem eğitim sistemin problemi. Eğitim sistemimizi bir şekilde dönüştürmemiz gerekiyor. Her öğrencimiz bir yetenek üzerinde yaratılmış. Bizim inancımıza göre her öğrenci mutlaka bir alanda başarılı olur. Eğitim sistemimiz çocuklarımızın yeteneğini değil akademik başarıyı önemsiyor. Bu noktada eğitim sistemimizi dönüştürünceye kadar öğrencilerimiz ve ailelerimiz bu baskı altında kalacak. Eğitim alanında en büyük problem aslında bizim sadece akademik eğitimi önemseyen eğitim sistemini dönüştürmemiz lazım. Çocuklarımızı sanata, spora, hangi alanda başarılı olacaksa o alana yönlendirmemiz lazım. Dünyanın sonu değil özellikle ailelerin bunu unutmaması lazım. Ailelerimiz çocukları kaybedecek bir baskısı olmamalıdır. Veliler özellikle çocuklarını arkadaşlarıyla kıyaslamadan çocuklarına bir şekilde sahip çıkıp yönlendirmeleri geleceğe yol göstermeleri gerekiyor." ifadelerine yer verdi. (İLKHA)