• DOLAR 34.336
  • EURO 36.403
  • ALTIN 2839.031
  • ...
Din Öğretimi Genel Müdürü Gül: İslami alanda başarılı bir nesil yetiştirmek boynumuzun borcudur
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Din Öğretimi Genel Müdürlüğünün etkinlik ve yarışmaları kapsamında Şanlıurfa'ya gelen Din Öğretimi Genel Müdürü Mehmet Nezir Gül İLKHA muhabirine konuştu.

Gül, yaptıkları çalışmalarla çocukların hem Kur'an'la hem Ezan-ı Muhammedi'yle yoğun bir biçimde yetişmelerini arzu ettiklerini ifade etti.

Gençlerin iki kanatlı olarak yetişmesi gerektiğini dile getiren Gül, gençlerin bir taraftan çağın gerektirmiş olduğu bilimlerle bir taraftan da İslami ilimler noktasında en iyi biçimde yetişmesi gerektiğine işaret etti.

"Hem Kur'an'la hem Ezan-ı Muhammedi'yle yoğun bir biçimde yetişmelerini arzu ediyoruz"

Gençlerin en iyi bir biçimde yetişmeleri için çalışmalar yürüttüklerini söyleyen Gül, "Din Öğretimi Genel Müdürlüğümüzün pek çok etkinlikleri, yarışmaları var. Bunların bir kısmı da mesleki yarışmalar, etkinliklerdir. Öğrencilerimizin mesleki açıdan kendilerini geliştirmelerine yönelik oluşturmuş olduğumuz çoğu da 40-50 yıllık bir geçmişi olan etkinliklerdir. Bu çalışmalarla çocuklarımızın hem Kur'an'la hem Ezan-ı Muhammedi'yle yoğun bir biçimde yetişmelerini arzu ediyoruz. Aynı zamanda öğrendiklerini sahada, salonlarda, toplantı alanlarında, mihrapta ve minberde en güzel bir biçimde icra etmelerini ve aynı zamanda vazifelerini, halka olan sorumluluklarını yerine getirme anlamında da en iyi bir biçimde yetişmeleri için çalışmalar yürütüyoruz. Yarışmalar da tabi ki bunun tatlı bir rekabetle birlikte ortaya çıkan bir boyutudur." dedi.

"Peygamber efendimizin örnekliğini yaşamak amacının şuurunu vermeye çalışıyoruz"

Din Öğretimi Genel Müdürü Mehmet Nezir Gül

İmam hatip okullarına ve öğrencilerin önemine değinen Gül, "İmam hatip okulları bir misyonu, kendine has kültürü, özel iklimi olan okullarımızdır. Tüm öğrencilerimiz, gençlerimiz bizim için kıymetlidir. Hepsinin bizim için apayrı yeri ve kıymeti var. Okullarımızın da farklı misyonları var. Örneğin bir meslek lisesinde Türkçe, matematiğin yanı sıra mesleki anlamda bazı bilgiler öğrenilir. İmam hatip okullarımızda da sosyal ve fen bilimleri derslerinin yanı sıra mesleki anlamda Kur'an-ı Kerim, Peygamber efendimizin hayatı, Siyer, hadis, tefsir, kelam ve akaid gibi konular var. Biz şunu arz ediyoruz; gençlerimiz iki kanatlı olarak yetişsin. Bir taraftan çağımızın gerektirmiş olduğu bilimlerle en iyi biçimde yetişsin diğer taraftan da İslami ilimler noktasında Rabbimizin kelamını Kur'an-ı Kerim'i en iyi bir biçimde öğrenmek, onu hayatımıza tatbik etmek, Peygamber efendimizin sünneti seniyyesini, O'nun örnekliğini en iyi bir biçimde yaşamak amacıyla da bu şuuru vermeye çalışıyoruz." diye konuştu.

"İmam hatip nesli inançla yoğrulmuş bir nesildir"

İmam hatip misyonunun İslami sahih geleneği dikkate alan bir misyon olduğunun altını çizen Gül, "İimam hatipteki misyon Kur'an-ı, sünneti, İslami sahih geleneği dikkate alan, Peygamber efendimizden günümüze gelinceye kadar geleneğimizde var olan İslam medeniyetimizde tüm güzellikleri barındıran, kökü bu anlamda buralardan gelen, beslenen ama bir yönüyle de ufku açık olan, geleceğe umutla bakan 3-5 asır sonrasının planlamasını yapmaya çalışan, kendini bu anlamda yetiştirmeye çalışan bir nesildir. İmam hatip mesleği İslam'ın evrensel mesajını, ezeli ve ebedi mesajını günümüz insanına en güzel bir biçimde aktarmaya çalışan bir nesildir. Bu misyonla çocuklarımızı yetiştirmeye çalışıyoruz. Vatanına, milletine, dinine, diyanetine ve kutsal değerlerine bağlı; inançla yoğrulmuş bir nesildir. İmam hatip neslini biz böyle görüyoruz." ifadelerini kullandı.

"Kur'an'ın hem satırlarda olması hem de sadırda olması çok önemlidir"

İslami ilimlerde başarılar elde etmiş bir nesil yetiştirmeyi kendilerine borç bildiklerini belirten Gül, "Hiçbir dinde kutsal kitaplarını ezberleyip, tekrar etme, anlama çabaları yoktur. Bu sadece Kur'an'a has bir şeydir. Bu da Kur'an'ı Kerim'in mucizevi yönünü gösteriyor. Allah tarafından gönderilmiş bir kelam olduğunu belgelemiş oluyor. Peygamber efendimiz hafızdı. Sahabe-i Kiram'dan pek çok insan Kur'an-ı Kerim'i baştan sonra öğrenmişlerdir ve öğretmişlerdir. Kur'an'ın hem satırlarda olması hem de sadırda olması, yani yüreğimizde, kalbimizde ve gönlümüzde olması çok önemlidir. Hafızlık geleneği güzel bir gelenektir. Diyanet İşleri Başkanlığıyla Örgün eğitimle birlikte hafızlık projesini uyguluyoruz. Geleceğin tebliğcilerini, mürşidlerini, irşad edici insanlarını, halkımızı yönlendirecek doğru bir şekilde onlara rehberlik edecek insanları yetiştirmek için de hem Kur'an'ı hıfz eden, kendisini İslami ilimlerle geliştirmiş, ilahiyat eğitimini İslami ilimlerde iyi başarılar elde etmiş bir nesil yetiştirmek bizim boynumuzun borcudur." şeklinde konuştu. (İLKHA)





Bu haberler de ilginizi çekebilir