Doğruhaber - Mesut Tunce

Kılıçdaroğlu bugüne dek tam 10 seçim kaybetti. Bir çok seçimden önce, kaybedersem istifa ederim diyen Kılıçdaroğlu, bu sözünü hiç bir zaman tutmadı.

İlk hezimetini 2009 yılında girdiği yerel seçimlerde aldı Kılıçdaroğlu.

2010 yılında Türkiye anayasa değişikliği referandumu için sandık başına gittiğinde Kılıçdaroğlu da 2. mağlubiyeti için kolları sıvadı.

Üstüste seçim kaybeden parti liderlerinin: "Ben işi beceremiyoruz, yapabilen gelsin" diyerek köşeye çekilme geleneğine Kılıçdaroğlu hiç uymadı. Önceki 2 yenilgisinden ders almayan Kılıçdaroğlu 2011'de bu kez benzeri az görülen cinsten bir hezimet yaşadı. yüzde 49,83 oy alan rakibine karşı, sadece 25,98 oy alabildiği seçimden sonra partideki yerini sağlamlaştırmanın yollarını arar oldu.

Bir kaç kez gider gibi olsa da, rakiplerinin başına çorap örmeyi her defasında başardı. Belki de Kılıçdaroğlu'nun siyasi hayatındaki tek başarısı, iç rakipleriyle girdiği bu mücadelelerde yaşandı.

3 yıl sonraki 2014 seçimlerinde  AK Parti'nin yüzde 42,87'lik başarısına, Kılıçdaroğlu yüzde 26,34'le ancak cevap verebildi.

12. Cumhurbaşkanını belirlemek için 10 Ağustos'ta yapılan seçimlerde Erdoğan'ın karşısına çıkma cesareti gösteremeyen Kılıçdaroğlu, bu kez Ekmelettin İhsanoğlu'nu öne sürdü. Ekmek için Ekmelettin sloganını benimseyen CHP için sonuç tam bir hezimetti. Tayyip Erdoğan bu kez tam %52 oy alarak Cumhurbaşkanlığını ilan etti.

7 Haziran 2015'e gelindiğinde Kılıçdaroğlu bu kez her zamankinden iddialıydı. Hatta kaybedersem istifa ederim bile dedi. Erdoğan'ın neredeyse 2 kat fark atarak kazanmasının ardından Kılıçdaroğlu bir kez daha bu sözünü unuttu ve istifa etmedi.

Sandıktan çıkan kararın ardından hükümetin kurulmaması üzerine 1 Kasım'da yapılan erken seçimlerde de sonuç değişmedi ve Yüzde 49,50 ile AK Parti bir kez daha iktidar oldu. Kılıçdaroğlu ise bu seçimde yüzde 25,32'de kaldı.

16 Nisan anayasa değişikliği referandumunda da Kılıçdaroğlu hayırcıların başını çekti. Ne var ki millet referanduma yüzde 51,41'lik oy oranı ile evet dedi.

2018'e gelindiğinde Kılıçdaroğlu bir kez daha Erdoğan'ın karşısına bizzat çıkmaktansa Muharrem İnce'yi öne sürmeyi uygun gördü. Ancak arka planda hep kendisi bulunmaktaydı. Öyle görünüyor ki, kariyerinin bir yenilgiyi daha kaldıramayacağının farkındaydı. Bu seçimde de sonuç değişmedi. Erdoğan Muharrem İnce'yi de devirmişti.

Bu kez de Seçimde Kılıçdaroğlu'nun önceki hezimetlerine kıyasla daha iyi bir oy oranı (%30,79) yakalayan Muharrem İnce'yi diskalifiye etmek zorunda kaldı. Zira parti içindeki dengeler her geçen gün İnce lehine değişmekteydi.

Daha önce de dile getirdiğimiz gibi, Kılıçdaroğlu'nun başarılı olduğu tek alan iç muhalifleri bertaraf etme planları yapabilmesiydi. Ve Kılıçdaroğlu çok da uzun sürmeyen bir karalama kampanyasının ardından Muharrem İnce'yi parti dışına itmeyi başardı.

Gelelim bugüne. Kılıçdaroğlu bir kez daha seçimlere Erdoğan'ın karşısında çıkma cesareti gösterdi. FETÖ, PKK/HDP, İP gibi onlarca yapının desteğine güvenerek girdiği 14 Mayıs 2023 seçimlerinde bir kez daha hezimetle karşılaştı. AK Parti'nin kurmuş olduğu Cumhur İttifakı meclisteki koltuklarının yarısından fazlasını alırken, Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan'ın 5 puan gerisinde kaldı. Onca desteğe rağmen sandıktan çıkamamanın utancıyla kamera karşısına çıkmaz denilen Kılıçdaroğlu, şimdilerde bu 11. mağlubiyetini başarı olarak lanse etmenin çabası içerisine girmiş durumda.

Hür adayların 4'te 4 yaparak meclise girmeyi başardığı seçimler sona erdi. Ancak Cumhurbaşkanlığı seçimleri 2. tura kalmış gibi görünüyor. Görünen o ki Kılıçdaroğlu yenilgilerini 12'ye tamamladıktan sonra siyaset arenasından tamamen silinmek üzere CHP'nin kirli tarihindeki bir utanç tablosu olarak tarihe karışacak.