Hukukçu Fenerbahçeliler Derneği (HUFEDER) ve sarı-lacivertli kulübün kongre üyeleri, Cemile Sultan Korusu'nda basın mensuplarıyla tanışma kahvaltısı organize etti.

HUFEDER Başkanı Ali Alper Alpoğlu ve genel sekreter Taha Gökberk Doğan'ın ev sahipliğindeki etkinliğe, Fenerbahçe Spor Kulübü Hukuktan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Fethi Pekin de katıldı.

- "Bizim formalarımız 5 yıldızlı olacak"

Bir basın mensubunun, "Fenerbahçe'nin 5 yıldızlı forma çalışması var mı, çıkacak mı bu sezon?" diye sorduğu sarı-lacivertli yönetici, forma siparişlerinin ocak ayı gibi verildiğini belirterek, "Bizim formalarımız, başkanımızın da ifade ettiği gibi 5 yıldızlı olacak." dedi.

Federasyon başkanının, "yıldızlarla ilgili bir talimat olduğu ve uyulmadığında aşama aşama cezalar verileceği" uyarısında bulunduğunu hatırlatan Pekin, şu görüşünü paylaştı:

"Talimatlara aykırı davranmak, derece derece ihtardan başlayıp puan silmeye, bir alt lige düşürmeye kadar giden yaptırımlar silsilesi bu. Burada bizim argümanımız iki türlü ve çok güçlü. Birincisi, biz zaten 5 yıldızın sahibi olduğumuzu söylüyoruz. Federasyondan talep etmişiz, iki sene geçmiş cevap alamamışız. İkincisi, 5 yıldızlı Fenerbahçe logosunu da biz bunların başımıza geleceğini tahmin ettiğimizi için tescil ettirdik. Futbol AŞ'nin tescilli markası bunlar. Tescilli markamızı göğsümüze takarız, çıkarız, sonra TFF bakalım ne yapacak. Onu da göreceğiz. Biz bunun sonuçlarına katlanmayı göze aldık bir kere. Zaman gösterecek, bakalım."

Fethi Pekin, tescilde bir itiraz olmadığını da belirterek, "Bu arada 7405 sayılı kanuna göre Futbol AŞ'nin ana sözleşmesini değiştirirken oraya da 5 yıldızı koydum. Fenerbahçe Spor Kulübünün logosu, tüzüğümüzde ifade edildiği gibi. Bu ise Futbol AŞ adına tescilli, Fenerbahçe Spor Kulübüne değil. Zaten şampiyonluklar da futbolla ilgili." diye konuştu.

- Pekin'den TFF aleyhine açılan tazminat davasıyla ilgili değerlendirme

Fethi Pekin, basın mensuplarının, "TFF aleyhine açılan tazminat davasının hangi aşamada olduğu" sorusuna ilişkin bilgiler verdi.

Bu davanın, TFF'nin Fenerbahçe'nin savunmasını bile almadan UEFA Şampiyonlar Ligi'ne gitmesini engellemesi kararından doğan zararın tazminiyle ilgili olduğunu belirten Pekin, davanın devam ettiğini, mahkeme hakiminin ocak ayında emekli olduğunu ve mahkemeye yeni bir hakim atandığını söyledi.

Bu hakimin dosyaya tam hakim olmadığı için son duruşmada bir gelişme olmadığını ve bir sonraki duruşmanın 25 Mayıs'ta yapılacağını aktaran Pekin, şunları kaydetti:

"TFF avukatlarının usul itirazları vardı, o eşiği geçtik. Bu itiraz reddedildi. Sonra hakimi reddettiler, reddi hakim talebinde bulundular. Ben bunları, geçiştirme taktiği olarak okuyorum. Bu talep de reddedildi. Daha sonra, yaptıkları araştırmalara göre, neymiş bu araştırmalar o da belli değil, hakimin Fenerbahçeli olduğunu öğrenmişler. Fenerbahçe ile ilgili reddi hakim talebinde bulunmuşlar. Sonuçta Yargıtay Başkanı da kongre üyemiz, onu da ben yaptım. Cumhurbaşkanımız da yüksek divan kurulu üyemiz. Hakim de onu bu sefer kendisi reddetti. Ocakta emekli oldu zaten. Çok da kıdemli, konusuna son derece hakim birisiydi. Kısmet, onunla devam etmek olmadı. 25 Mayıs'ta karşı tarafın zaman aşımı itirazı var. Biz zaman aşımı itirazıyla ilgili Haluk Koçoğlu hocadan mütalaa aldık, dosyaya koyduk. 10 yıl zaman aşımı içinde olduğumuza dair bir mütalaa bu."

- "Dokuz ayımızı reddi hakim itirazlarıyla yediler"

Mahkemenin önce, TFF avukatlarının zaman aşımı itirazını değerlendireceğini tahmin ettiğini ve onun da reddedileceğini düşündüğünü anlatan Pekin, "Aynı duruşmada kuvvetle muhtemel bilirkişi atanacak, zarar hesaplanacak. Böylelikle büyük bir aşamaya geçmiş oluruz. Zararın hesaplanması demek, o rakam ne çıkarsa çıksın, ilk derece mahkemesinin, Ankara 8. Asliye Mahkemesi kararının da o doğrultuda olacağını gösterir. Bu yargı süreci uzayabilir. Daha ilk derecedeyiz. Bunu uzatmak için de ellerinden geleni yaptılar. Dava açılalı yaklaşık iki sene oldu. Bence bir senede bitmesi gerekirdi. Ama dokuz ayımızı o reddi hakimlerle yediler." ifadelerini kullandı.

İdari yargılamanın da devam ettiğini dile getiren Pekin, "Orada daha ne olumlu ne olumsuz bir gelişme var. Bakanlığa karşı açtığımız dava bu. Bizim sulh talebimizi reddettiler ve biz de dava açmak zorunda kaldık. Başkanımız Ali Koç her ortamda söyledi, biz devletimize dava açmak istemiyoruz diye. Ama Fenerbahçe yönetim kurulu olarak bazı görev ve sorumluluklarımız da var. Dolayısıyla bunların hepsini yapmak zorunda kaldık ve sonuna kadar da takipçisi olacağız." diye konuştu.

- "AİHM süreci ön hazırlığı yaptık"

Fethi Pekin, Fenerbahçe'nin 28 şampiyonluğunun tescil edilmesi talebiyle ilgili sürecin nasıl işlediği hakkında da "O iş de sakız gibi uzadı." ifadesini kullanarak, neler yaptıklarını anlattı.

Nisan başında federasyona iddianameye benzer bir mektup yazdıklarını ve onlara bir süre verdiklerini kaydeden hukuktan sorumlu yönetici, "Onlara dedik ki kararınızı verin. Verdiniz verdiniz, cevap vermezseniz, kararı bize bildirmezseniz, biz de hukuki yollara başvuracağız. O hukuki yollar ne, AİHM süreci var, başlatacağız. Ön hazırlığını yaptık bunun. O süre dolmak üzere. İki ay kaldı. Gelişmelerden hepinizin haberi olacak. Orada da AİHM'den lehimize sonuç çıkacağına inanıyorum. Hukukçuların değerlendirmeleri de benimle paralel." değerlendirmesinde bulundu.

Daha önce ifade özgürlüğüyle ilgili AİHM'e başvurduklarını ve mahkemenin TFF'yi haksız görerek cezalar verdiğini hatırlatan Pekin, "Kim zarar görüyor, yine devletimiz zarar görüyor. TFF'nin anayasaya aykırı bir kararından dolayı, yargılama sonucu aleyhte çıkınca, sonuçta bizim devletimiz tazminat ödemek zorunda kalıyor ki onlar ödediler. Bu da istemeye istemeye yaptığımız bir şey. Ama bizim görev ve sorumluluklarımız var. O ne gerektiriyorsa onu yapmak zorundayız." diye konuştu.

Fethi Pekin, ifade özgürlüğü mevzusuna ilişkin çalışmalarına devam ettiklerini, bunu ilgili bakanlıklarla paylaşacaklarını, seçim olduğu için beklettiklerini, bir şekilde bunun önüne geçilmesi ve TFF ile kurullarının uygun hale gelmesi gerektiğini de dile getirdi.

- "Bakın bardaktan su taştı, hakkımızı verin"

Eski federasyon başkanı Nihat Özdemir'in, "Şampiyonlukla ilgili kurullar kurduk, konuyu istişare edeceğiz." şeklinde beyanlarının olduğuna dikkati çeken Pekin, eski yöneticiler Metin Sipahioğlu ve Alper Pirşen ile birlikte son derece güçlü çalışmalar yapıp başvuruda bulunduklarını belirterek, şöyle devam etti:

"Eski federasyona hatta, 'Gelin bir heyet kurun, bir ombudsmanlık kurulu oluşturun, bunun içinde de tarihçiler olsun, spor hukukçuları olsun, bilgi ve belgeleriyle değerlendirelim, sonuçta kim haklı kim haksız ortaya çıksın.' dedik. 'Haklıysak hakkımızı teslim edin.' dedik. Nihat Özdemir'in beyanları da bu minval üzerineydi. Daha sonra bu yönetim geldi. Onlar, 'Öncelikli, daha büyük sorunlarımız var, biz onlarla ilgileneceğiz, bu konu şimdilik bizim önceliğimiz değil.' deyip geçiştirme gayretine girdiler. Biz de ikinci yılında, 'Bakın bardaktan su taştı.' diyerek, bu bahsettiğim iddianame şeklindeki mektubu verdik. O süre de bitmek üzere."

Başvuruları spor yöneticiliğini ilgilendirdiği için Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Adalet Bakanlığına da AİHM'e sunacakları dilekçelerden vereceklerini vurgulayan Pekin, "Zaten AİHM'in başka kararları da var, TFF kurullarının bağımsız olmadığına dair. TFF'nin artık Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı olan statüsünü değiştirmesi gerek. Yoksa buna benzer AİHM'e ne dosya götürülürse Türkiye'nin aleyhine sonuçlanır. Çok sıkı takip edilince hızlı denilebilecek bir süre içinde, 1,5 sene gibi hızlı bir süreç olur ve sonuç alırız." şeklinde konuştu.

- "Madde atan kendini bilmezler Fenerbahçeli taraftar olamaz"

Son olarak Fenerbahçe'nin maçlarda aldığı cezalara da değinen Pekin, karşılaşmalarda görev yapan polis ve güvenlik görevlilerinin yetersiz kaldığını vurgulayarak, bunun bir sıkıntı olduğunu, Fenerbahçe'nin bunu çözmesinin mümkün olmadığını ancak bu tip zarar verenlere karşı her zaman aksiyon alacaklarını dile getirdi.

Sevilla maçını bazı taraftarların durdurduğunu ve belki de turu bu nedenle geçemediklerini anlatan Pekin, sözlerini şöyle noktaladı:

"Taraftarımızın dört ayrı eyleminden ceza yiyoruz. Merdiven boşluğu cezası, katlanarak artıyor. Rakamların 550 binlere gelmesinin sebebi bu. Çirkin kötü tezahürat, stada izinsiz girmek ve sahaya yabancı madde atmak. Ben bunlara taraftar diyemem. Orada çocuklar, kadınlar, aileler var. Güruh halinde, sistematik küfür ediliyor.

Sevilla maçında sahaya yabancı madde atan kendini bilmez insanlar, Fenerbahçeli taraftar olamaz. Takım ateşlenmiş, belki de eleyeceğiz onları rahat rahat, ama 5,5 dakika durdurttular oyunu. Bir de anons yedik. İkinci anons olsa daha da kötü olacak. UEFA'dan 45-50 bin avro ceza da yedik. Biz bu şahısları tespit ettik. Emniyetin tespit ettikleri var, bizim ilave tespit ettiklerimiz var. Onlarla ilgili şikayette bulunduk.

Toplamda 11 ya da 12 kişi var. Cezalar çıktığı anda ben cezanın hepsini rücu edeceğim onlara. Kombineleri iptal edildi zaten. Cezaların hepsini toplayın senede 6 milyon lira. 300-400 bin avrodan bahsediyoruz. Bir de UEFA'yı koyun 1 milyon avroya yakın paradan bahsediyoruz. Bonservisi 1 milyon avroya yakın futbolcular var. Genç bir futbolcu alırız, belki parlar para da kazanırız. Kendini bilmez birileri var burada, bir türlü önünü alamıyoruz. Polis yetersiz. Özel güvenlik zaten taraftarla karşı karşıya gelmek istemiyor, eğitimsizler."