• DOLAR 34.55
  • EURO 36.015
  • ALTIN 3006.52
  • ...
Sudan'da neler oluyor, çatışmalar nasıl başladı?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Sudan'da yüzlerce sivil ve askerin hayatını kaybettiği çatışmalar, ikinci haftasında devam ediyor.

Orgeneral Abdulfettah el-Burhan liderliğindeki Sudan ordusu ile Korgeneral Muhammed Hamdan Dagalo (Hamideti) liderliğindeki Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında yaşanan çatışma, tüm hızıyla sürüyor.

Peki, 2019 yılının nisan ayında eski Devlet Başkanı Ömer el-Beşir'in 30 yıllık iktidarını beraber deviren Burhan ve Hamideti arasındaki anlaşmazlık nasıl başladı?

57 yılda 4 büyük savaşa tanık olan ülke

Sudanlılar, 57 yılda 4 büyük savaşa tanık oldu.

Bunların en büyüğü ve en etkilisi, eski Güney savaşı (2010'da sona eren bağımsızlık) oldu ve söz konusu savaş 1955'ten 1972'ye ve 1983'ten 2005'e (39 yıl) kadar iki aşama halinde devam etti.

İlk savaş, eski Cumhurbaşkanı Cafer Numeyri hükümeti ile güneydeki isyancı hareketler arasında Addis Ababa Anlaşması'nın imzalanmasıyla sona erdi. Bu savaş, yüzbinlerce masum insanın öldürülmesine ve yerinden edilmesine yol açtı.

İkinci savaş, Sudan hükümeti ile John Garang liderliğindeki Sudan Halk Kurtuluş Hareketi arasındaydı ve 2005'te barış anlaşmasıyla sona erdi. Bu daha sonra, Güney Sudan'ın bağımsız bir ülke olmasına yol açtı.

2003-2010 yılları arasında Darfur'da ordu ile bölgedeki silahlı hareketler arasında meydana gelen ve milyonlarca insanın ölümüne ve yerinden edilmesine neden olan üçüncü savaş, 2010 yılında Doha Anlaşması ile sona erdi.

2010'da güneyin ayrılmasından sonra, Abdulaziz el-Hılu ve Malik Agar liderliğindeki muhalif silahlı grup Sudan Halk Kurtuluş Hareketi-Kuzey (SPLM-N) örgütü, merkezi hükümete karşı savaş açtı. Savaş 2011'den itibaren 9 yıl sürdü, 2020'de Agar ile kısmi bir anlaşmanın imzalanmasıyla sona erdi.

Hızlı Destek Kuvvetleri

Güneydeki savaş Sudan'ın bölünmesiyle sona ererken, Darfur savaşı devleti tüketti, silahlı milisler ortaya çıktı ve o dönem ülkede birbirinden bağımsız hareket eden en az 8 ordu oluştu.

Bu dönem, "Hamideti" olarak bilinen Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu liderliğindeki Hızlı Destek Kuvvetleri'nin çekirdeği olan ve halk arasında ünlü Cancavid kuvvetleri olarak bilinen Sınır Muhafız Kuvvetleri'nin doğuşuna tanık oldu.

57 yıl süren savaşlar her şeyi silip süpürdü ve Sudan'ı, gücünü uluslararası sübvansiyon ve yardımlardan alan, dünyanın en fakir ülkelerinden biri haline getirdi.

Ömer el-Beşir'in 30 yıllık iktidarı sona erdi

19 Aralık 2018'de ülkede ekonomik kriz sebebiyle başlayan gösteriler rejime karşı eylemlere dönüştü. Ordu, 11 Nisan 2019'da hükûmete yapılan askeri darbe ile Ömer el-Beşir'in 30 yıllık iktidarını sonlandırıp kendisini tutukladı.

Savunma Bakanı Orgeneral Avad Muhammed Ahmed bin Avf, 30 yıldır ülkeyi yöneten Devlet Başkanı Ömer el Beşir'in görevden alındığını ve tutuklandığını açıkladı.

Sudan, Ömer el-Beşir'in devrildiği Nisan 2019'daki darbe sonrası kurulan geçiş hükümeti (Egemenlik Konseyi) tarafından yönetildi. Bu hükümette hem siviller hem de askerlerin temsilcileri bulunuyordu.

Yeni hükümet güya iktidarın siviller ve askerler arasında paylaşılması ve ülkede parlamenter bir sistemin hayata geçirilmesi için özgür ve adil seçimler yapılarak sona erecek olan geçiş dönemini yönetmek için kurulmuştu.

Sudan ordusu, yeni kurulan hükûmeti de devirdi

25 Ekim 2021'de Orgeneral Abdulfettah el-Burhan liderliğindeki Sudan ordusu ile Korgeneral Muhammed Hamdan Dagalo (Hamideti) liderliğindeki Sudan ordusu, bir askerî darbeyle yeni kurulan hükûmetin kontrolünü ele geçirdi. Kontrolün ele geçirilmesi esnasında üst düzey hükûmet yetkilileri gözaltına alındı.

Sivil Başbakan Abdullah Hamduk darbeye destek vermeyi reddetti ve 25 Ekim'de halka direniş çağrısında bulundu, 26 Ekim'de ise ev hapsine alındı.

Aynı günün ilerleyen saatlerinde Egemenlik Konseyi feshedildi, olağanüstü hal ilan edildi ve Hamduk Kabinesinin çoğunluğu ile çok sayıda hükûmet yanlısı tutuklandı.

Burhan ile Hamideti arasındaki anlaşmazlık

Peki, hem 2019 yılının nisan ayında eski Devlet Başkanı Ömer el-Beşir'in 30 yıllık iktidarını hem de Nisan 2019'daki darbe sonrası kurulan geçiş hükümetini (Egemenlik Konseyi) deviren ve müttefik olan Burhan ile Hamideti arasındaki anlaşmazlık nasıl başladı?

Burhan, darbeden sonra kurulan Geçici Egemenlik Konseyi'nin başkanlığını üstlenirken Hamideti ise yardımcılığı görevini aldı. Bu, gerçek bir ittifak ya da ortaklık değildi. Ortak bir askeri cephe olarak sivillerin karşısına çıkmak için çıkar birlikteliği yapıyorlardı. Buna rağmen Burhan ve Hamideti arasındaki uzlaşı uzun sürmedi.

Orgeneral Burhan, Ömer el-Beşir döneminden bazı simaları iktidardaki bazı önemli makamlara geri getirdi. Korgeneral Hamideti, İslami kökenleri olduğu gerekçesiyle söz konusu isimlere itiraz etti. Çünkü Hamideti, eski Devlet Başkanı Beşir'i sırtından bıçaklamış ve yönetimdeki Müslüman idarecilere savaş açmıştı. İktidardaki bu önemli makamlarla ilgili anlaşmazlık, Burhan ile Hamideti arasında yavaş yavaş büyüdü. Bazen açıklamalarında kullandıkları imalı ifadelerle gün yüzüne çıktı, bazen de doğrudan dile getirdiler.

Hamideti, Müslüman subayların ordudan çıkarılması çağrısında bulundu

İki taraf, başta yeni birleşik iktidarın liderliğini kimin üstleneceği meselesi olmak üzere birkaç konuda anlaşmazlığa düştüler. Hamideti, müstakbel sivil devlet başkanının liderlik etmesini talep ederken, Burhan Genelkurmay Başbakanı'nın liderlik etmesini istedi.

Hamideti, HDK orduya entegre edilirken Müslüman subayların ordudan çıkarılması çağrısında da bulundu.

Uluslararası, bölgesel ve yerel arabuluculuk girişimleriyle ordu ile HDK arasındaki tansiyon düşürülmeye çalışılsa da son haftalarda olaylar hızla gelişti ve geçen hafta başlayan silahlı çatışma patlak verdi. Hamideti, eski dostu Burhan'ı "suçlu ve yalancı" olarak nitelerken ordu, HDK'yı isyancı bir silahlı grup olarak tanımladı.

Çatışmalar sokaklara indikçe siviller arasındaki ölümler ve maddi kayıplar artıyor

İlk kurşunun atılmasına yol açan ihtilafın kökeni, ülkenin geleceğinde kimin etkin olacağına dair tarafların varlıklarını kanıtlama çabalarına dayanıyor. İhtilaf, önceleri fikir ayrılığı şeklinde başladı. Her iki taraf da uzlaşmaz hale gelip kendi pozisyonunda ısrar ettiğinde sahne, seferberlik ve askeri hazırlık yarışına dönüştü.

Sudan, bugün savaşan iki taraf arasında çözülebilecek veya genişleyerek ülkenin geri kalanını da yutabilecek, Sudan halkının çile ve sıkıntılarını artıracak, gerilim düzeyini yükseltecek ve bunu bölgede başkalarına da bulaştıracak ciddi bir krizin başlangıcında.

Analistler, HDK'nın, 2019 yılından bu yana büyümeye devam ettiğini, bu yüzden Hamideti'nin iktidardan vazgeçmesinin pek olası olmadığını belirtiyor. Taraflardan biri yahut her ikisinin ağır kayıplar vermeden müzakere masasına oturmayacaklarını düşünen analistler, çatışmalar sokaklara indikçe siviller arasındaki ölümlerin ve maddi kayıpların artacağını vurguluyor. (İLKHA)



Bu haberler de ilginizi çekebilir