Alimler Cemiyeti`nden çok önemli açıklamalar
Dünya Müslüman Alimler Cemiyeti tarafından yayımlanan basın bildirisinde, Batı destekli cuntanın Mısır`da gerçekleştirdiği katliama sert tepki gösterildi, cunta yönetimi gayri meşru ve terörist olarak addedildi.
HABER MRK - Dünya Müslüman Alimler Cemiyeti; Kahire`deki Rabaitüladeviye Meydanı`nda darbeye karşı direnen Müslümanlara yönelik gerçekleştirilen katliamı sert sözlerle kınadı.
Merkezi Diyarbakır`da bulunan Müslüman Alimler Cemiyeti tarafından yayımlanan basın bildirisinde, Rabatuladeviye Meydanı`nda cunta askerleri tarafından yüzlerce sivilin katledildiği binlercesinin de yaralandığı hatırlatıldı.Müslüman sivillerin katledilmesine sert tepki gösterilen bildiride "Zalimleri bekleyen Allah`ın şedit azabının yakın olmasını Kahhar ve Cebbar olan Allah`tan diliyoruz." denildi.
"ŞANLI DİRENİŞİN ZAFERLE SONUÇLANMASINI CENABI ALLAH`TAN DİLİYORUZ"
"Şehadet mertebesine yükselmiş kahraman direnişçilerin şehadetlerinin mübarek olmasını, yaralı kardeşlerimize de acil şifalar dilerken, Müslüman Kardeşler camiasına bunun direnişlerine manevi güç ve enerji olarak geri dönmesini, şanlı direnişlerinin yakın bir zaferle neticelenmesini yüce rabbimizden niyaz ediyoruz."ifadelerine yer verildi.
DARBECİLER; ASİDİR,BAĞİDİR, GAYRİ MEŞRU VE TERORİSTTİR
Açıklamanın devamın şu ifadelere yer verildi: "İslam hukukuna göre, Mısır`da Müslümanların reyi ile seçilmiş bir cumhurbaşkanını alaşağı edip meşru yönetime el koyan darbeciler, kesinlikle asidir, bağidir, gayrimeşrudur ve teröristtir. Yaptığı ve yapacağı tüm eylemler terörist eylemlerdir. Aldığı ve alacağı tüm karalar, tasarruflar geçersizdir ve hükümsüdür.
Bu bağlamda, Mısır`ın Seçilmiş Cumhurbaşkanı olan Muhammed Mursi`yi hala meşru emir makamında görüyor, darbeci Sisi`yi, onun sözde cumhurbaşkanı olarak atadığı adli Mansur`u ve işbirlikçilerini terörist ve katil ilan ediyoruz. Onlar hiçbir zaman Adeviye Meydanında dökülen sivillerin kanının hesabını vermekten kurtulamazlar tarih er geç onları yargılayacak ve bunun hesabını soracaktır."
Bu olayın bir kere daha gerek batı dünyasının ve gerek kuklaları olan krallıkların ve emirliklerin gerçek yüzlerini açığa çıkardığının ve kirli oyunlarını deşifre ettiğinin belirtildiği açıklamada, "Hala bu zulme, bu katliama sesiz kalanlar, bu vahşete onay verdikleri ve suç ortağı olduklarını kanıtlamıştır. Artık mazlumların kanı zalimlerin yüzlerine sıçramış ve yüzlerinden hiçbir zaman silinmeyecek kara bir damga olarak kalacaktır."
ARTIK TEK ÜMMET OLMA ZAMANI…
Furkan cumasında dökülen bu kanın, aynı zamanda tün Müslümanlar için bir Furkan parolası olduğunun belirtildiği açıklamada "Emperyalist güçlerin bu güne kadar maske olarak kullandıkları demokrasi, insan hakları gibi ayak oyunlarının arkasındaki asıl emelleri deşifre olmuş suçüstü yakalanmışlardır. Bu kan, bir kez daha küfrün tek bir millet olduğu gerçeğini gösterdiği gibi Müslümanların da artık tek bir ümmet olup tek merkezden ve tek bir eylem planında hareket etmelerinin zaruretini gözler önüne sermiştir.
Bugünden itibaren İslam coğrafyasının her tarafında Müslümanların daha sert tepkiler vermesi ve daha ciddi mesajlar vererek Alçak darbecileri ve darbeyi destekleyen emperyalist güçlerin ve işbirlikçilerin zulmünü protesto etmeli, Muhammed Mursi`yi ve taraftarlarını destekler nitelikli büyük gösteriler, mitingler yaparak daha gür bir şekilde seslerini yükseltmelidirler.
Bütün bunların yanında her türlü iletişim imkânlarını, sosyal medyayı kullanarak darbeciler üzerinde baskı kurmalı, darbe hevesinde olanların cesaretini kırarak daha büyük tehlikelerin, katliamların önüne geçmelidirler. Yoksa saltanatları için her şeyi mubah gören caniler, daha büyük katliamlara imza atacak ve biz de gözyaşlarımızı içimize akıtmaya devam edeceğiz."
ALLAH`IN DA BİR HESABI VARDIR
Müslüman halklara çağrıda bulunan açıklamada son olarak şöyle denildi: "Ey Müslüman halklar! Sakın ha emperyalist güçlerin yaldızlı sözlerine kanmayın! Onların; `demokrasi, özgürlük ve insan hakları` dedikleri şeyler, onların isteklerine uygun olurlarsa geçerlidir. Onların onaylamadığı her hareket özgürlükçü de olsa meşru değildir, terörizmdir, diktatörlüktür. Onlara göre en demokrat ülke Suudi Arabistan`dır. İsrail ise, sütten çıkmış ak kaşıktır. Ama halkın iradesiyle iş başına gelen Hamas teröristtir, Muhammed Mursi diktatördür. Onların bir hesabı var, Allah`ın da bir hesabı vardır. Onlar tuzak kuruyorlar, Allah onların tuzaklarını boşa çıkaracak bir tuzak kurmaktadır. Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır."(İLKHA)
Merkezi Diyarbakır`da bulunan Müslüman Alimler Cemiyeti tarafından yayımlanan basın bildirisinde, Rabatuladeviye Meydanı`nda cunta askerleri tarafından yüzlerce sivilin katledildiği binlercesinin de yaralandığı hatırlatıldı.Müslüman sivillerin katledilmesine sert tepki gösterilen bildiride "Zalimleri bekleyen Allah`ın şedit azabının yakın olmasını Kahhar ve Cebbar olan Allah`tan diliyoruz." denildi.
"ŞANLI DİRENİŞİN ZAFERLE SONUÇLANMASINI CENABI ALLAH`TAN DİLİYORUZ"
"Şehadet mertebesine yükselmiş kahraman direnişçilerin şehadetlerinin mübarek olmasını, yaralı kardeşlerimize de acil şifalar dilerken, Müslüman Kardeşler camiasına bunun direnişlerine manevi güç ve enerji olarak geri dönmesini, şanlı direnişlerinin yakın bir zaferle neticelenmesini yüce rabbimizden niyaz ediyoruz."ifadelerine yer verildi.
DARBECİLER; ASİDİR,BAĞİDİR, GAYRİ MEŞRU VE TERORİSTTİR
Açıklamanın devamın şu ifadelere yer verildi: "İslam hukukuna göre, Mısır`da Müslümanların reyi ile seçilmiş bir cumhurbaşkanını alaşağı edip meşru yönetime el koyan darbeciler, kesinlikle asidir, bağidir, gayrimeşrudur ve teröristtir. Yaptığı ve yapacağı tüm eylemler terörist eylemlerdir. Aldığı ve alacağı tüm karalar, tasarruflar geçersizdir ve hükümsüdür.
Bu bağlamda, Mısır`ın Seçilmiş Cumhurbaşkanı olan Muhammed Mursi`yi hala meşru emir makamında görüyor, darbeci Sisi`yi, onun sözde cumhurbaşkanı olarak atadığı adli Mansur`u ve işbirlikçilerini terörist ve katil ilan ediyoruz. Onlar hiçbir zaman Adeviye Meydanında dökülen sivillerin kanının hesabını vermekten kurtulamazlar tarih er geç onları yargılayacak ve bunun hesabını soracaktır."
Bu olayın bir kere daha gerek batı dünyasının ve gerek kuklaları olan krallıkların ve emirliklerin gerçek yüzlerini açığa çıkardığının ve kirli oyunlarını deşifre ettiğinin belirtildiği açıklamada, "Hala bu zulme, bu katliama sesiz kalanlar, bu vahşete onay verdikleri ve suç ortağı olduklarını kanıtlamıştır. Artık mazlumların kanı zalimlerin yüzlerine sıçramış ve yüzlerinden hiçbir zaman silinmeyecek kara bir damga olarak kalacaktır."
ARTIK TEK ÜMMET OLMA ZAMANI…
Furkan cumasında dökülen bu kanın, aynı zamanda tün Müslümanlar için bir Furkan parolası olduğunun belirtildiği açıklamada "Emperyalist güçlerin bu güne kadar maske olarak kullandıkları demokrasi, insan hakları gibi ayak oyunlarının arkasındaki asıl emelleri deşifre olmuş suçüstü yakalanmışlardır. Bu kan, bir kez daha küfrün tek bir millet olduğu gerçeğini gösterdiği gibi Müslümanların da artık tek bir ümmet olup tek merkezden ve tek bir eylem planında hareket etmelerinin zaruretini gözler önüne sermiştir.
Bugünden itibaren İslam coğrafyasının her tarafında Müslümanların daha sert tepkiler vermesi ve daha ciddi mesajlar vererek Alçak darbecileri ve darbeyi destekleyen emperyalist güçlerin ve işbirlikçilerin zulmünü protesto etmeli, Muhammed Mursi`yi ve taraftarlarını destekler nitelikli büyük gösteriler, mitingler yaparak daha gür bir şekilde seslerini yükseltmelidirler.
Bütün bunların yanında her türlü iletişim imkânlarını, sosyal medyayı kullanarak darbeciler üzerinde baskı kurmalı, darbe hevesinde olanların cesaretini kırarak daha büyük tehlikelerin, katliamların önüne geçmelidirler. Yoksa saltanatları için her şeyi mubah gören caniler, daha büyük katliamlara imza atacak ve biz de gözyaşlarımızı içimize akıtmaya devam edeceğiz."
ALLAH`IN DA BİR HESABI VARDIR
Müslüman halklara çağrıda bulunan açıklamada son olarak şöyle denildi: "Ey Müslüman halklar! Sakın ha emperyalist güçlerin yaldızlı sözlerine kanmayın! Onların; `demokrasi, özgürlük ve insan hakları` dedikleri şeyler, onların isteklerine uygun olurlarsa geçerlidir. Onların onaylamadığı her hareket özgürlükçü de olsa meşru değildir, terörizmdir, diktatörlüktür. Onlara göre en demokrat ülke Suudi Arabistan`dır. İsrail ise, sütten çıkmış ak kaşıktır. Ama halkın iradesiyle iş başına gelen Hamas teröristtir, Muhammed Mursi diktatördür. Onların bir hesabı var, Allah`ın da bir hesabı vardır. Onlar tuzak kuruyorlar, Allah onların tuzaklarını boşa çıkaracak bir tuzak kurmaktadır. Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır."(İLKHA)