Yapıcıoğlu, Malatya'da Teknopark Konteyner Kenti ziyaret ederek, yetkililerden bilgi aldı.

Daha sonra Umut Kervanı İnsani Yardım Vakfı tarafından Battalgazi ilçesi Şehit Fevzi Mahallesi'nde kurulan aşevi ve yemekhaneye giden Yapıcıoğlu, bölgedeki afetzedelerle görüşerek geçmiş olsun dileklerini iletti.

Yapıcıoğlu, esnaf ziyaretinin ardından gazetecilere, yarın Kahramanmaraş, sonraki gün de Hatay'a ziyarette bulunacağını belirterek, depremin üzerinden geçen 2 ayda yaraların önemli oranda sarıldığını söyledi.

Depremin çapı, büyüklüğü, etkilediği alan, oluşturduğu tahribat, yıkım, can kayıpları ve hasarın büyüklüğü göz önüne alındığında yaraların çok kısa zamanda tamamıyla sarılamayacağını anlatan Yapıcıoğlu, son iki gündür Adıyaman ve Malatya'da işlerin bir rutine bindiğini gördüğünü belirtti.

Vatandaşların kalıcı konutlara yerleşmesiyle yaraların tamamen sarılacağı yönünde bir beklenti bulunduğunu dile getiren Yapıcıoğlu, "Vatandaşların talepleri önemli oranda karşılanıyor. Belki bazı daha detaylı sayılabilecek talepler var. Malatya'da küçük ölçekli, ilçe ebadında, yaklaşık 10 bin vatandaşımızın barındığı konteyner kenti ziyaret ettik. Orada vatandaşlarla temasta bulunduk. Sosyal donatıları, mescidi, yemekhanesi, iftar çadırlarını gördük. Elbette bunlar kalıcı konutların olduğu, vatandaşın normal hayatına döndüğü bir şeyle kıyaslanamaz ama depremin ilk günlerindeki manzarayla kıyaslandığında vatandaşı memnun gördük." diye konuştu.

"Provokatörlere fırsat verilmemeli, meydan onlara bırakılmamalı"

Yapıcıoğlu, bir gazetecinin, "İYİ Parti İstanbul İl Başkanlığına yapılan saldırıyı nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine şöyle konuştu:

"Arkadaşlarım ilettiler, detaylara çok vakıf değilim ama sadece ufak çaplı maddi hasarla atlatılmış olması işin sevindirici tarafı. Kınıyorum. Hiçbir siyasi partiye siyasi düşüncelerinden ya da takip ettiği siyasi çizgiden dolayı böyle bir şiddet eylemi gerçekleştirilemez. Bunu mazur gösterecek, bunu haklı gösterecek hiçbir gerekçe olamaz. Evet, çok farklı siyasi partiler var. Her siyasi partinin kendine göre fikri ve duruşu vardır ama siyasetçiler olarak şunu da unutmamamız lazım, dilimizi mutlaka yumuşatmamız lazım. Dilin çok sertleşmesi, sanki seçime değil de savaşa gidiyormuşuz gibi bir dilin kullanılması maalesef bu tip olaylara davetiye çıkarıyor. Öyleyse siyaset erbabı olarak söyleyeceğimiz sözlerin nereye varabileceğini kestirebilmemiz gerekir. Ona göre bir dil kurmamız gerekir. Kabul edilemez bir olaydır, şiddetle kınıyorum. Hiç kimseye, hiçbir partiye, hiçbir şahsa veya hiçbir kuruma ifade ettiklerinden ya da siyasi çizgilerinden dolayı şiddet kullanılamaz ve böyle bir olaya tevessül edilemez. İnşallah bir daha yaşanmaz."

Birilerinin vatandaşı provoke etmek için yoğun çaba içinde olduğunu ifade eden Yapıcıoğlu, "Önceki gün Batman'da yapıldığı söylenen bir sokak röportajı üzerinden biz de linç kampanyasına maruz kaldık. Sonradan onun bir kurgu olduğu açığa çıktı. Bu tip provokatif haberleri yayanlar ya da insanları birilerine, bir yerlere, bir gruba karşı kışkırtmaya çalışanlarla mutlaka mücadele edilmeli. Provokatörlere fırsat verilmemeli, meydan onlara bırakılmamalı." açıklamasında bulundu.