Kur'an ayetlerinin ilk nazil olduğu Kadir Gecesini içinde barındıran Ramazan ayında Kur'an-ı Kerim'i daha iyi anlamak için bu ayın bir fırsat olarak görülmesi gerektiğini belirten İdeal Eğitim Vakfı Başkanı Araştırmacı-Yazar Muhammed Şakir, Peygamber Efendimizin hayatını farklı yönleriyle araştırarak öğrenilmesi ve ilmihal bilgilerinin pekiştirilmesinin kaçınılmaz olduğunu söyledi.

Ramazan ayıyla beraber Kur'an-ı Kerim okumanın önemini aktaran Şakir, "Ramazan ayı denildiğinde aklımıza Kur'an-ı Kerim gelir, çünkü bu ay Kur'an ayıdır. Kur'an-ı Kerim ise okuma kitabıdır, 'beni okuyun, yaşayın, amel edin ve istediğim şekilde bir hayat nizamı oluşturun' diye gelmiştir. Ramazan ayında okumadan söz ettiğimizde öncelikli kitabımız Kur'an-ı Kerim'dir." ifadelerini kullandı.

"Her şeyden önce Peygamber Aleyhisselatu Vesselamın yaptığı gibi Kur'an-ı Kerim'i yüzünden okumalıyız" diyen Şakir, "Nitekim bu Efendimizin bize kalan sünnetidir. Kur'an-ı Kerim'i yüzünden okurken mealini de bilmek gerekir. İlk başta Kur'an-ı Kerim'i okuyacağız. Okumakla yetinmeyip aynı zamanda bizden ne istediğine bakmamız gerekir, mealini de okumalıyız. Kur'an-ı Kerim okumayı bilen her Müslüman günde en az bir cüz okumalı, bilmeyen de öğrenmeye çalışmalı ve bunun için gayret etmelidir. Kur'an-ı Kerim'i mealiyle birlikte okuduğumuzda feyzini, mesajını, ne yapmamız ve yapmamız gerektiğini oradan öğrenmiş oluruz." şeklinde konuştu.

"Müslüman zamanını doğru bir şekilde değerlendirerek vaktini Kur'an-ı Kerim okumaya vermelidir"

Ramazan ayı denildiğinde Kur'an-ı Kerim'in mukabele ile okunması gerektiğini söyleyen Şakir, "Peygamber Efendimiz Aleyhisselatu vesselam her Ramazan ayı geldiğinde Cebrail Aleyhisselamla beraber karşılıklı olarak Kur'an-ı Kerim'i baştan sona bitirmişlerdir. Bu aynı zamanda Müslümanları kucaklaması, feyiz bereketi de beraberinde getirir. Kur'an-ı Kerim'i mukabele olarak okuyanlar o meclislerde adeta meleklerin dinleyiş durumlarını, ibadet ve taalerini hissederler." dedi.

Kur'an-ı Kerim'in anlamını bilmenin, hususen Ramazan ayında mukabele etmenin yanı sıra Kur'an'ın ne dediğini anlayabilmek için tefsire bakılması gerektiğinin altını çizen Şakir, şunları söyledi:

"Kur'an-ı Kerim bu ay indirildiği için 'beni okuyun, benimle meşgul olun, benden başka bir şeyle meşgul olmayın, bu ay bana aittir' diyor. Dolayısıyla Ramazan ayı geldiğinde Müslüman zamanını doğru bir şekilde değerlendirerek vaktini Kur'an-ı Kerim okumaya vermelidir. 'Kur'an-ı Kerim'i okuyalım ve anlayalım' dediğimizde kuşkusuz Kur'an-ı Kerim'in nazil olduğu iklime de gitmemiz lazım. Kur'an-ı Kerim'in nazil olduğu iklim asrı saadettir, Peygamber Efendimizin ve sahabelerin içerisinde bulunduğu dönemdir. Dolayısıyla o döneme gitmemiz lazımdır."

"İlmihal düzeyinde namaz ile orucun hüküm ve durumlarıyla ile ilgili bilgilerimizi gözden geçirelim"

Şakir, "Kur'an'dan sonra sıraya siyeri ve hadisi koymak gerekiyor. Peygamber Efendimiz ve Sahabe-i Kiram'ın Kur'an-ı Kerim'i nasıl yaşadıklarını ve anladıklarını, Ramazan ayında nasıl istifade edeceklerini güzel bir şekilde öğreneceğiz. Bunun için baştan sona siyere bir kez daha göz atılmalıdır. Bütün Müslümanlara hususen genç kesimine şunu söylemek istiyorum. Bu ay geldiğinde yapabildiğimiz oranda her gün bir hadise bakmalı, ezberleyebiliyorsak ezberleyelim, değilse manasıyla onu anlayabilelim. Çünkü özellikle Ramazan iklimi ile ilgili Hadis-i Şerifler çoktur. O hadislere inelim, onlara vakıf olalım. Bu vesileyle de asrı saadette yaşanılan o Ramazan'ın manevi iklimini nüfus edebilelim." diye belirtti.

"Ramazan ayında ameli olarak namaza ve oruca daha fazla yoğunlaşıyoruz" diyen Şakir, özellikle ilmihal düzeyinde de olsa her Ramazan ayında namaz ile orucun hüküm ve durumlarıyla ile ilgili ilmihal bilgilerinin gözden geçirilmesini önererek bu bilgilere odaklanıldığında kişinin hem namazdan hem de oruçtan daha fazla feyz ve onunla içli-dışlı olacağını söyledi.

"Ramazan ayı Kur'an ayıdır, 'Kur'an beni okuyun' diyor"

Ramazan ayına bir kitap olarak da bakılabildiğini, kaydeden Şakir, "Bu ayda rahmet, şefkat, sıla-i rahim, cömertlik, akrabaların birbirine daha fazla bir şekilde gidip gelme, misafirleri ağırlama, zekât, sadaka ve fitre vermek vardır. Dolayısıyla Ramazan ayı dediğimiz zaman bütün bunlarda Ramazan ayının bizzat kendisinde okuyabiliriz." şeklinde konuştu.

Ümmet olarak her Ramazan ayı geldiğinde yılda bir defa sadece Kur'an'ı Kerim'de Ramazan'la ilgili tek bir ayete odaklanıp onunla amel edildiğinde toplumun içerisine girdiği değişim ve dönüşüme vurgu yapan Şakir, "Oruçla ilgili ayetlere amel ettiğimiz zaman muazzam bir atmosferin, manevi bir iklimin, camilerin dolup taştığını, insanların birbirine gidip geldiğini, kucakladığını, sahiplendiklerini, şefkat ve merhametin daha arttığını görüyoruz." diye belirtti.

Şakir, "Özetle Ramazan ayı Kur'an ayıdır, 'Kur'an beni okuyun' diyor. Ramazan ayında Ramazan'la ile ilgili tek bir ayete odaklandığımızda durum böyleyse, Kur'an'ın tamamını yaşamak nasıl olur acaba? Rabbim bizi Kur'an-ı Kerim'i hakkıyla yaşayan ve anlayanlardan eylesin. Allah-u Teala ibadetlerimizi kabul etsin. Müslümanların ve toplumumuzun üzerindeki bu bela ve musibetleri uzaklaştırsın. Depremde vefat edenlere Allah rahmet etsin, kalanlara sabırlar versin. Allah-u Teala Müslümanlar olarak birbirimize sahiplenebileceğimiz Kur'an'ın iklimdeki günlere bir kez daha bütün yoğunla yaşamayı bize nasip etsin." temennisinde bulundu. (İLKHA)