Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan altılı masaya sert tepki: At pazarlığından beter...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Video Konferans Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Video Konferans Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 18 Haziran'da yapılması gereken cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerinin 14 Mayıs'ta yenilenmesi kararını dün imzaladığını anımsatarak seçimlerinin ülkeye, millete ve teşkilatlara hayırlı olmasını diledi.
AK Parti'nin kurulduğu Ağustos 2001'den beri girdiği tüm seçimlerden birinci olarak çıktığını, 20 yılı aşkın kesintisiz iktidarda kalarak demokrasi tarihine ismini altın harflerle yazdırmış bir siyasi teşekkül olduğunu ifade eden Erdoğan, "Geçtiğimiz 20 yılda ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetler saymakla bitmez. Allah'ın izni, milletimizin desteği ve sizlerin gayretiyle 14 Mayıs seçimlerinde de hem cumhurbaşkanlığında hem milletvekilliğinde bir kez daha zafere ulaşacağımızdan şüphe duymuyoruz." ifadesini kullandı.
Amaçlarının, ülkenin demokrasi ve kalkınma yolunda elde ettiği kazanımları Türkiye Yüzyılı'nın girizgahı yaparak milleti hayallerine kavuşturacakları yeni bir dönemin kapılarını açmak olduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"İşte bu kutlu mücadelenin son dönemeci olan 14 Mayıs destanını, bir süredir beraber yol yürüdüğümüz, aramıza yeni katılan ve katılacak olan dostlarımızla Cumhur İttifakı olarak inşallah beraberce yazacağız. Bu destanı yazmaya deprem yaralarını sararak, yıkılan şehirlerimizi yeniden ve ihya ederek başlayacağız. Tabii bu arada uzunca bir süredir hazırlıklarını yaptığımız yatırımları istihdamı, üretimi, ihracatı katlayarak arttıracak, insanımızın refahını yükseltecek programımızı da kararlılıkla uygulamayı sürdüreceğiz. Deprem felaketini hedeflerimizi öteleyen değil, tam tersine daha da güçlendiren bir vesileye dönüştürmek için daha çok çalışacak, daha çok gayret göstereceğiz.
Elbette her seçim zordur, her seçim hayatidir, her seçim önemlidir. Ama ülkemizin içinden geçtiği süreç, son deprem afetinin yol açtığı ağır kayıplar, bölgemizde ve dünyada yaşanan kritik gelişmeler 14 Mayıs seçimini farklı bir yere taşımıştır. Bu durumu karşımızda kurulan derme çatma ittifakın yapısına ve motivasyonuna bakarak da rahatlıkla anlayabiliriz. Gerçi artık karşımızda bir ittifak değil tıpkı eski Türkiye'de olduğu gibi tamamen kavga, ayak oyunu ve pazarlık üzerine kurulu bir koalisyon yapısı vardır. İşe altılı olarak başlayan artık 8'li mi, 10'lu mu olduğu meçhul hale gelen bu koalisyonun yayınladığı 12 maddelik bildiri bile tek başına ülkemizin nereye sürüklenmek istediğinin yazılı ispatıdır. Masanın altını üstüne getirme pahasına bay bay Kemal'i cumhurbaşkanı adayı olarak gösteren bu koalisyonun gündeminde ülkenin ve milletin hiçbir meselesi yoktur."
"Peki bu koalisyonun gündeminde ne var?
Bunların gündeminde sadece siyasi ihtiras var. Makam ve mevki paylaşımı var. Ülkenin kaynaklarının nasıl yağmalanacağı hesabı var. Milli birlik ve beraberliğimizi bozma niyeti var. Ülkemize ve insanımıza ağır maliyetleri olan eski Türkiye'yi geri getirme çabası var. Altılı koalisyonun, 'güçlendirilmiş parlamenter sistem' diye başladığı yolculuğun sonu, önce kumar masasına sonra at pazarlığından beter bir cumhurbaşkanı yardımcılığı ve milletvekili paylaşımı kavgasına çıktı. Üstelik öyle bir kavga ki içinde tehditten rüşvete, hakaretten şantaja, aba altından değil alenen sopa göstermekten sürüden ayrılmaya kalkanları bindirilmiş kıtalarla linç ettirmeye kadar her türlü rezillik var.
"Türkiye'nin ışığını söndürmek için bekleyenlere zafer çığlıkları attıramayız"
Depremde yakınlarını kaybeden, yıkılan evleri ve iş yerleriyle birlikte hayalleri de harap olan insanları tekrar hızla hayata bağlamak için yürüttükleri çalışmaların tehlikeye girmesine rıza gösteremeyeceklerini vurgulayan Erdoğan, "Kadınlarımızla ve gençlerimizle paylaştığımız umutların, birlikte geliştirdiğimiz vizyonun, bir avuç muhteris yüzünden elimizden kayıp gitmesine göz yumamayız. Bölgesinde ve dünyada yıldızı parlayan Türkiye'nin ışığını söndürmek, nefesini kesmek, dizlerinin bağını çözmek için ellerini ovuşturarak bekleyenlere zafer çığlıkları attıramayız." dedi.
Duaları aldıkları mazlumların ve mağdurların uzunca bir aradan sonra yeniden birlik ve beraberlik ikliminde kucaklaştıkları dostları ve kardeşlerinin yüreklerine sızı salamayacaklarına işaret eden Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bunun için her seçimde çalıştığımızdan daha çok çalışacağız. Bunun için her seçimde ulaştığımızdan daha çok insana ulaşacağız. Bunun için her seçimde kazandığımızdan daha fazla gönül kazanacağız. Aksi takdirde ülkenin ve milletin yaşayacağı büyük facianın vebali altında kalırız. Biz bugüne kadar Allah'ın takdirinin üzerinde bir kader, milletin ferasetinin üzerinde bir güç, insanımızın basiretinin üzerinde bir terazi görmedik, tanımadık. Gayreti kendimizden tevfiki Allah'tan bilerek 14 Mayıs seçimlerine de aynı samimiyetle hazırlanıyoruz." ifadelerini kullandı.