Siber zorbalıkla karşılaşıldığında ne yapılmalı?
Uzmanlar, sanal zorbalığın önlenmesinde evebeynlerin çok iyi gözlem yapması gerektiğini vurgulayarak farkındalık oluşturulması açısından bilgilendirmenin önemine işaret etti.
Çocuk Ergen Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, sosyal medyada sıkça görülen sanal zorbalık ve alınması gereken önlemlere ilişkin değerlendirmede bulundu.
Zorbalık sosyal medyada da sıkça yaşanabiliyor
Zorbalığın "Bir kişinin, bir başka kişiyi kasıtlı ve düzenli olarak rahatsız etmesi, zarar verme amacını taşıyan eylemlerde bulunması, incitmesi ya da korkutması" olarak tanımlanabileceğini kaydeden Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, zorbalığın bugün özellikle sosyal medya mecralarında yoğun bir biçimde yaşandığını söyledi.
Siber zorbalığın bilgi iletişim teknolojileri aracılığıyla bireylerin birbirlerine düşmanlık, korkutma, tehdit, sindirme, taciz amaçlı yazılı ve görsel iletileri kasıtlı ve düzenli bir şekilde göndermelerine işaret ettiğine dikkat çeken Kilit, "Dijital platformlar, dijital ortamlar ve sosyal medya mecraları aracılığıyla rahatsızlık verme eylemi olarak tanımlanabilecek olan siber zorbalık, özellikle gençler arasında daha sık gözlemlenmektedir." dedi.
Siber zorbalığın pek çok örneği bulunuyor
Kilit, siber zorbalık örneklerini sosyal medyada bir başkasının rahatsızlık verici görüntülerini yayınlamak, bir başkası hakkında yalan ya da uydurma haberler yaratmak ve bunları yaymak, bir başkasının özel ya da mahrem bilgilerini sızdırmak, tehdit mesajları yollamak, hakarete varan ifadeler kullanmak, anonim hesaplardan taciz etmek, rahatsızlık vermek, bir başkasının hesaplarını ele geçirmek bu hesaplardan uygunsuz yayınlar yapmak, bir kimseyi ısrarla takip etmek ve bir kimsenin paylaşımlarına kasıtlı olarak sürekli olumsuz yorumlar yapmak olarak sıraladı.
Ebeveynlere önemli görevler düşüyor
Siber zorbalığın önlenmesine yönelik alınabilecek tedbirler olduğunu kaydeden Kilit, siber zorbalığın tanımı ve türleri ile ilgili bilgilendirmenin önemine işaret etti.
Bilinçlendirmenin önemine işaret eden Kilit, "Aile ve öğretmenlerin mağdurları erken fark etmelerine yardımcı bilgiler vermesi önemlidir. Çocuk ve ergenlerde siber zorbalığa karşı olumsuz tutum geliştirme ve siber zorbalığın olumsuz sonuçları konusunda farkındalığın arttırılması gereklidir." ifadelerini kullandı. Sanal zorbalığın önlenmesinde anne ve babanı gözlemci olması gerektiğini de işaret eden Kilit, özellikle filtre programlarının kullanılmasını ve internet kullanım süresinin sınırlandırılmasını tavsiye etti.
Siber zorbalıkla karşılaşıldığında ne yapılmalı?
Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, siber zorbalık ile karşılaşıldığında yapılması gerekenleri de şöyle sıraladı:
"Sizi rahatsız eden kişiyle iletişiminize son verin.
Hesaplarınızı korunaklı hale getirin, herkesin erişimine açmayın.
Zorbalık ısrarla devam ediyorsa güvendiğiniz kişilere/ebeveynlerinize durumu anlatın.
Zorbalığa maruz kaldığınız platformlara gerekli şikayetleri yapın, bu hesapları ya da kişileri bildirin.
Zorbalığa maruz kaldığınız platformlardaki hesaplarınızı silin ya da dondurun.
Tehlike altında olduğunuzu hissediyorsanız resmi makamlara gerekli şikayetlerde bulunun.
Zorbalığın sadece sizin başınıza gelen bir sorun olmadığını unutmayın, durumu görmezden gelmeyin ve gerekli önlemleri alın.
Eğer ebeveynseniz çocuklarınızla konuşun, güvenli internet kullanımı hakkında bilgi verin, destek olun, takip edin ve gerekirse erişimlerini kontrollü hale getirin.
Haklarınızı iyi bilin, sosyal mecraların zorbalıkla mücadele politikalarını inceleyin." (İLKHA)