• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
''Mahşer yeri gibiydi''
Google News'te Doğruhaber'e abone olun.  Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Kahramanmaraş'ta meydana gelen deprem felaketinde 18’inci güne girildi. Sahada çalışmalar devam ediyor.

AFAD, 6 Şubat'ta 04.17'de Kahramanmaraş Pazarcık'ta 7.7 büyüklüğünde deprem olduğunu duyurdu. Aynı gün Elbistan'da da saat 13.24'te 7.6 büyüklüğünde ikinci bir büyük deprem daha meydana geldi. Deprem, 10 ilde birden şiddetli şekilde hissedildi.

Depremin merkezi olan ve büyük yıkımın gerçekleştiği Kahramanmaraş'ta çok sayıda bina yıkıldı. Depremin ilk gününde kentin nerdeyse her il ile bağlantı kesilmiş durumdaydı.

Kentteki neredeyse tüm birimler harekete geçerek arama kurtarma çalışması başlattı, her yerden gelen 'imdat!' çağrısına yetişme gayretindeydiler.

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı da ekipleri ile depremin ilk depremin şokunu atlattıktan sonra sahada çalışmalara başladı.

İtfaiye ekibi personelleri deprem sırasında ve sonrasında yaşadıklarını İLKHA'ya anlattı. Ekipler bir yandan ailelileri ile irtibat kurmaya çalışırken diğer yandan enkaz altındaki insanlara ulaşma gayretine girmiştiler.

Bekir Ahras

Çevredeki illerde büyük yıkım gerçekleştiği için depremin ilk anlarında yardıma kimsenin gelemediğini belirten Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi Dairesi personeli Bekir Ahras, "Depremin olduğu gibi görevdeydim, saat 04.17 sularında yatakhanede deprem oldu. Yatağın yanında emniyetimizi aldık, deprem bitti garajın önüne geldik, araçlarımızı dışarı çıkardık, göçük altında kalmasın diye. Ekip arkadaşlarımız hemen geldi, birinci ekibi oluşturarak en yakın İstasyon Mahallesine giderek arama kurtarma çalışmasına başladık. 1 saatin için 8 kişiyi kurtararak diğer alanlara yöneldik. İlk gün depremin şiddeti büyük olduğu ve çevre illerde etkilendiği için yardıma kimse gelemedi." dedi.

Hacı Murat Özsığınan

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi Dairesi ekip başı Hacı Murat Özsığınan, 6 Şubat günü mesaisinin 08.00'da başlayacağı için depreme evde yakalandığını ve ilk sarsıntının ardından oğlunun eğitim gördüğü Kur'an Kursuna gittiğini, kurtarma çalışmalarına katıldığını belirtti.

"Deprem gününden bu yana çalışıyoruz"

Oğlunun okuduğu kurstaki 35 hafızdan 23'ünün şehit olduğunu belirten Özsığınan, "Depremin ilk günü saat 08.00'da nöbete gelecektik, 04.17'de büyük sarsıntı ile uyandık. Bir çocuğum hafızlık Kur'an Kursu'ndaydı. Evimizde sarsıntının geçmesini bekledik çünkü deprem büyüktü, duvarlar hasar aldı ama binamız yıkılmadı çok şükür. Binadan çıkarak aracımıza bindik, caddelerde bayağı kuyruk vardı. İnsanların hepsi caddeye çıkınca büyük sıkışıklık yaşandı. Yaklaşık 25 dakika içerisinde oğlumun kursuna vardık. Baktık 5 katlı bina yerle bir olmuştu o büyük bir acıydı bizim için. 35 öğrenci vardı ve onların aileleri binanın başına gelmişti. 35 öğrenciden 12 kişiyi yaralı çıkardık, 23 kişi şehit oldu. Oğlumu 7'nci saatte çıkarabildik. Oğlumu ve binadaki diğer öğrencileri çıkardıktan sonra oğlumu araca bindirerek hastaneye götürdük. Tıp fakültesi normalde 8-10 dakika sürer oradan ama biz bir buçuk saatte gidebildik. Deprem gününden bu yana çalışıyoruz, vatandaşlarımızın yardımına koşmaya gayret gösteriyoruz." ifadelerini kullandı.

İbrahim Bozkurt

Diğer bir personel İbrahim Bozkurt ise ilk anlarda yaşananlar hakkında şunları söyledi:

"Bize araçta yurdun yıkıldığını ve oraya gitmemizi söylediler, biz oraya doğru giderken vatandaş bizi başak bir enkaza yönlendirdi 3 kişinin enkazdan sarkar vaziyette olduğunu söylediler. 2'si kız 3 kişiye ilk olarak yardım ettik, enkazdan sarkan kişiler. 4'üncü kattaydılar. 3 kişiyi kurtardık, enkazdan 5 kişiyi daha kurtardıktan sonra kuruma döndük, koordinasyon için. Daha sonra diğer bölgelere yöneldik."

"Hangi binaya, hangi yaralıya koşacağımızı ilk anda şaşırdık…"

Depremin ilk olarak küçük bir alanda gerçekleştiğini düşündüklerini anlatan Mehmet Bağcıoğlu ise gerçeği öğrendiklerinde şok geçirdiklerini anlattı.

Sözlerine ilk anları anlatarak başlayan Bağcıoğlu, "Deprem sırasında nöbetteydim, beni sağa sola salladı sonra saniyelik durdu bu defa aşağı yukarı vurmaya başladı. Odadaki asma tavan üstüme çüktü. Ailemi aradım, binamız çökmemişti. Sakince evden çıkmalarını söyledim. İlk anda olayın ne kadar büyüklükte olduğunu bilmiyorduk. Biz zannediyoruz ki küçük bir deprem, yıkılan birkaç tane bina ama çarşıya çıktık mahşer yeri gibiydi. Hangi binaya, hangi yaralıya koşacağımızı ilk anda şaşırdık, aileler perişan. Her taraftan bağırıyorlar 'babam enkazın altında çıkart', 'çocuğum enkazın altında çıkart' yetişebildiğimiz kadar kendimizi parçaladık. İlk açıklamada Kahramanmaraş'ta 9 bin bina yıkılmış. İlk etapta 7 il etkilenmişti daha sonra 10 ile çıktı. Hatay ve çevresi olmak üzere şuanda 11 il depremden etkilenmiş durumda. 10 il ve Kahramanmaraş'taki 9 bin binaya yetişmek insan işi bir durum değildi. Kendi ekibimle 60 insanı enkaz altından sağ olarak çıkarabildik, keşke daha fazla cana ulaşabilseydik." şeklinde konuştu.

Mehmet Bağcıoğlu

"Kahramanmaraş ortada kaldı"

İtfaiye eri Bağcıoğlu, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"Kahramanmaraş'ın kötü bir yanı da şuydu; depremden etkilenen illerin ortasında kaldı. Doğumuzdan gelen yardım ekipleri Gaziantep'e ulaştılar, güneyimizden gelen yardım ekipleri Adana-Hatay bölgesine ulaştılar, kuzeyimizden gelen yardım ekipleri Adıyaman-Malatya bölgesine ulaştılar. Kahramanmaraş ortada kaldı. Kayseri'de çok sıkıntı olmadığı için ilk onlar yardım koştu sonra Tokat'ın Erbaa ilçesi ekipleri. Sonra Türkiye'nin her tarafından ekipler ulaşmaya başladı, mükemmel bir birliktelik yaşandı. Toplamda Kahramanmaraş İtfaiyesi olarak 650 küsur civarı yaralıya ulaştık, enkazlardan sağ olarak çıkardık. Şehrimizde en son açıklanan rakama göre, 12 bin 522 kişi hayatını kaybetti." (İLKHA)

Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Bu haberler de ilginizi çekebilir